10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü... Burhanettin Bulut: İktidarın yanlışlarını eleştiren medya kuruluşları cezalarla susturulmak istenmektedir
(ANKARA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü mesajında; "Meclis kürsülerinden, medya kuruluşlarının, gazetecilerin isim verilerek tehdit edildiği ülkemizde, iktidar eliyle halkın haber alma özgürlüğü engellenmekte, gerçekleri yazan medya kuruluşlarına ağır sansürler uygulanmaktadır. İktidarın sopası haline gelen İletişim Başkanlığı, RTÜK ve Basın İlan Kurumu aracılığıyla iktidarın yanlışlarını eleştiren medya kuruluşları cezalarla susturulmak istenmektedir" dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla yayınladığı mesajında medyanın ve gazetecilerin yaşadıkları baskılara dikkati çekti. Bulut, yaptığı yazılı açıklamada, şunları kaydetti:
"Demokrasinin geliştirilmesinin en önemli unsurlarından biri düşünce ve ifade özgürlüğüdür. Halkın doğru haber almasını sağlayan, kamuoyunun vicdanı olan medya ne kadar özgürse, o ülkenin demokrasisi de o kadar güçlüdür. Eğer bir ülkede medya üzerinde baskı ve sansür varsa, gazeteciler kendi kendine otosansür uyguluyorsa, gazeteciler gerçekleri yazmaktan korkar hale gelmişse demokrasiden bahsedemeyiz.
Dünya Basın Özgürlüğü sıralamasında 'çok vahim ülkeler' kategorisinde bulunan Türkiye’de gazetecilik yapmak 'ateşten gömlek' giymekle eşdeğer hale gelmiştir.
Meclis kürsülerinden, medya kuruluşlarının, gazetecilerin isim verilerek tehdit edildiği ülkemizde, iktidar eliyle halkın haber alma özgürlüğü engellenmekte, gerçekleri yazan medya kuruluşlarına ağır sansürler uygulanmaktadır. İktidarın sopası haline gelen İletişim Başkanlığı, RTÜK ve Basın İlan Kurumu aracılığıyla iktidarın yanlışlarını eleştiren medya kuruluşları cezalarla susturulmak istenmektedir. Bu kurumlar yetersiz kaldığında yargı devreye girmekte, hedef gösterilen gazeteciler gözaltı ve hapis cezalarıyla sindirilmeye çalışılmaktadır. Gazeteciler adliyeye haber yapmaya değil, kendilerini, yazdıkları haberleri savunmaya gitmektedir. Eleştirel habere ulaşmada elde avuçta kalan kalan tek mecra olan sosyal medya ve Youtube da iktidarın kapatma baskısı altındadır. İktidara yönelik en küçük bir eleştirel habere önce içerik engelleme getirilmekte, yazan gazeteciye de gözaltı uygulanmaktadır. Medyanın baskı altına alındığı, gazetecilerin gerçekleri yazdıkları için hedef gösterildiği, tutuklandığı bu kara dönem gerçek demokrasi işlemeye başladığında utançla hatırlanacaktır.
Basını özgür, medyası bağımsız olmayan bir ülkenin eninde sonunda bir suskunlar toplumuna dönüşecektir. Susmayan, gerçekleri yazan, doğrunun peşinde koşan, ateşten gömleği sırtından çıkarmayan gazetecilere selam olsun…Bu zor şartlarda kalemini halk için, toplumu doğru bilgilendirmek, gerçekleri duyurmak için kullanan, zaman mevhumu olmadan güvencesiz çalışan, emeğinin karşılığını alamayan, sendikal hakların engellenmesiyle toplu sözleşme bile yapamaz hale getirilen basın emekçilerimizin özlük haklarının düzeltilmesi umuduyla 10 Ocak Çalışan/Çalışamayan Gazeteciler Günü’nü kutluyorum. Gazeteciliğin suç olmadığı bir ülke dileğiyle…"