Erhan Adem'den Iğdır Şeker Fabrikası'nın satışına tepki: “Sadece fabrikayı değil çiftçiyi de satıyorsunuz"
(ANKARA) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın (ÖİB) Türkiye Şeker Fabrikaları A.Ş.’ye ait Iğdır Şeker Fabrikası’nın satışını onaylamasına "Siz sadece bir fabrikayı değil, aynı zamanda çiftçiyi, hayvancılığı ve kırsal kalkınmayı satıyorsunuz" diye tepki gösterdi.
CHP Tarım ve Orman Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erhan Adem, ÖİB’ninTürkiye Şeker Fabrikaları A.Ş.’ye ait Iğdır Şeker Fabrikası’nın satışını onaylamasına tepki gösterdi. Adem, yaptığı yazılı açıklamada, "Siz sadece bir fabrikayı değil, aynı zamanda çiftçiyi, hayvancılığı ve kırsal kalkınmayı satıyorsunuz. Cumhuriyetin mirası olan şeker fabrikaları, sadece şeker üretmekle kalmamış, bulunduğu bölgenin can damarı olmuştur. Bu özelleştirmelerle tarımı, hayvancılığı ve kırsal ekonomiyi yok sayıyorsunuz. Bu karar, üreticiyi borca, halkı ise sağlıksız gıdalara mahkûm etme kararından başka bir şey değildir" dedi.
"Bu halk size teslim olmayacak. Üretimi, emeği ve sağlıklı bir geleceği savunmaya devam edeceğiz"
Erhan Adem, şeker fabrikalarının yalnızca üretim tesisleri olmadığını vurgulayarak, fabrikaların çevresinde gelişen ekonomik ve sosyal sistemin önemine de dikkat çekti. Adem, şunları kaydetti:
"Şeker fabrikaları, pancar üretimiyle tarımı desteklemiş, küspesiyle hayvancılığı güçlendirmiş, çevresinde kooperatifleşmeyi teşvik ederek kırsal ekonominin bel kemiği olmuştur. Bugün sattığınız sadece bir fabrika değil; çiftçinin emeği, köylünün geçimi ve yerel ekonominin geleceğidir. Bu kararlar, kırsal kesimi işsizliğe ve yoksulluğa sürükleyecek, şehirden köye kadar yaşamı alt üst edecektir.
Türkiye’nin pancar üretiminden adım adım çekildikçe, nişasta bazlı şekerin (NBŞ) yaygınlaşmaya devam ediyor. Bu özelleştirmelerle sadece üreticiyi değil, tüketiciyi de tehlikeye atıyorsunuz. Nişasta bazlı şeker lobisi kazanırken, halk obezite, diyabet ve kanser gibi hastalıklarla yüz yüze bırakılıyor. Türkiye’nin sağlıklı, yerli ve milli bir gıda üretim politikası yerine, sağlıksız ve dışa bağımlı bir sisteme mahkûm ediliyor. Hatırlanacağı üzere, TEKEL içki fabrikaları 290 milyon dolara satılmıştı. Satın alanlar kısa bir süre sonra aynı fabrikaları milyar dolarlık kârlarla elden çıkarmıştı. Aynı kader şeker fabrikaları için de devam ediyor. Cumhuriyet, bu fabrikalarla sadece şeker üretmedi; tarımdan hayvancılığa, kooperatifçilikten bankacılığa kadar bir kalkınma sistemi inşa etti. Bu özelleştirmelerle yok ettiğiniz sadece bir fabrika değil, o sistemin ta kendisidir. Ama unutmayın, bu halk size teslim olmayacak. Üretimi, emeği ve sağlıklı bir geleceği savunmaya devam edeceğiz."