İYİ Partili Ofluoğlu'dan 2025 yılının ''Aile Yılı'' ilan edilmesine tepki: “Emekli Yılı, emeklinin kabusu oldu. İnşallah bu yıl ailenin kabusu olmaz”
Muhabir: Halil YATAR - Kamemaran: Cemal Aytekin
(ANKARA) - İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Kevser Ofluoğlu, 2025 yılının 'Aile Yılı' ilan edilmesine ilişkin, "Aile kavramı, bütüncül olarak ele alınmalı. Bütün sivil toplum kuruluşlarıyla, bütün partilerin temsilcileriyle, bilim insanlarıyla bir araya gelip ortak bir sonuç ortaya koymalılar. Gerçekçi olmalı, toplum işin içine katılmalı ve bu işin ihtisasına sahip insanlar da katılmalı. 'Biz yaptık oldu' dediler, bir daha söylüyorum, Emekli Yılı, emeklinin kabusu oldu, inşallah bu yıl ailenin kabusu olmaz" dedi.
İYİ Parti Aile ve Sosyal Hizmetler Başkanı Kevser Ofluoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın "Toplumun tüm kesimlerinde bir farkındalık oluşturmak amacıyla 2025 senesini 'Aile Yılı' ilan etmeyi kararlaştırdık" açıklamasına ilikin ANKA Haber Ajansı'na açıklamalarda bulundu. Ofluoğlu, şunları söyledi:
'''Emekli Yılı emeklilerin kabusu oldu. Aile yapısı ve işlevi açısından alternatifi olmayan bir konudur. Türk toplumlarında da toplumun temel yapı taşıdır. Ayrıca aile çocuklarının bakımını, yetiştirilmesini, sorumluluğunun yanı sıra eee toplumun bütün değerlerinin, kültürel birikimlerinin, birey ve toplum arasında bu aktarımın sağlandığı da bir kurumdur.
"Açlık sınırının 21 bin lira, asgari ücretin 22 bin lira olduğu bir ortamda bu aile ne yapabilir"
Aile kurmak için gençlerin yeterli maddi gücü yok. 2023 Türkiye'de 570 bin ellilik gerçekleşmiş. Ve yine aynı yıl 670 bine yakın boşanma olmuş. Bu boşanmalardan da 170 bin küsur çocuk velavete verilmiş. Ana veya babanın velayetine. Türkiye'de 22 bin liralık bir asgari ücret açıklandı. Açlık sınırı da Türk-İş verilerine göre 21 bin lira. Dört kişilik bir ailenin 22 bin liralık bir maaş aldığını, asgari ücret aldığını, evin babasının veya annesinin düşünelim. 2 çocuğun da okulda okuduğunu düşünelim. Sırf açlık sınırının 21 bin lira olduğu bir ortamda bu aile ne yapabilir? Çocuğu mu okutacak, temel ihtiyaçlarını mı karşılayacak? Bir çocuğun okul başlangıcındaki temel giderleri 2024 yılının başında yaklaşık 3 bin lira civarındaydı."
"Gençlerin evlilik kurumuna olan inancı ortadan kalktı"
''Evlilik kurumuna gençlerin inancı kalmadı'' diyen Ofluoğlu, şöyle devam etti:
''Yeni evlenen çiftlere Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı 150 bin lira civarında bir yardım yapıyor. Asgari ücret şartı arıyor yeni evlenecek kişilerde. Bir asgari ücretten fazla olursa eve girecek olan bu 150 bin lirayı da yardım olarak gerçekleştirmiyor. Ortalama bir evliliğin bedeli de bir milyon liraya yakın. Buzdolabı, televizyon, çamaşır makinası, temel ihtiyaçların yatak odası... Bunu 48 ay vadeyle veriyor. 2 yıl geri ödemesiz ama o parayı daha sonra geri alıyor. Biz bütün bu gerçeklerin ışığında ülkenin içinde bulunduğu bu yüksek enflasyon, hayat pahalılığında gençleri evlenmeye bile yönlendiremiyoruz. Gençlerin evlilik kurumuna olan inancı ortadan kalktı. Bu yüzden nüfusumuz giderek yaşlanıyor. Benim hükümete tavsiyem öncelikle aile kurumuna olan güveni ve inancı yeniden tesis etsin.
"İktidar, 22 yıldır dokunduğu her şeyi küle çevirdi”
22 yıldır dokundukları her şeyi küle çevirdiler. Aile kurumu gerçekten toplumun temeli. Bunun için önce ailenin ekonomik gücünü yükseltsinler. Hem kadın çalıştığını istihdama dahil olsun hem erkek çalışsın. Kadının çalışabilmesi için de ailede çocuklarının bakımına destek sağlasın. Maddi destek sağlayabilir, ücretsiz kreşler olabilir, okul dönemi etüt merkezleri olabilir. Önce bu gerçekleri ortaya koysunlar. Aile yardımı yapıyorlar, muhtaç ailelere en yükseği bin 280 lira, en düşüğü 460 lira. Bin 280 lira. Bir aileye yardım yapıyor Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı. Bu gerçekleri nasıl düzeltecekler? Nasıl müjdeler verecekler hep birlikte göreceğiz."
"Öncelikle kadının statüsü güçlendirilmeli"
Kadının aile içindeki statüsünün güçlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Ofluoğlu, şunları kaydetti:
''Türkiye'de aile yapısı ataerkin bir oluşunun içinde yer alıyor. Yani maalesef kadını ötekileştiren, kadını ikinci sınıf vatandaş gibi gören bir yapımız var. Ayaklarının üstünde duran, dirayetli olarak, toplumun bir parçası olarak ekonomik, siyasi alanın yaşamın merkezinde olan kadınları tenzih ediyorum. Ama kadının çoğunluğunun durumu bu. Aile yapısının içinde hükümet öncelikle kadının statüsünün güçlendirilmesin koymalı. Kadının güçlü olmadığı, eğitim olarak belli bir seviyede olmadığı bir aile yapısında çocukların istendiği şekilde yetişmesi, topluma faydalı olması, milli birlik, şuur, değerler ve kültürlerin aktarılmasını beklemek de hayal olur. Dolayısı ile benim hükümete ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına tavsiyem aileyi güçlendirecekse önce kadını güçlendirecek statüsünü önce kadını bir yere getirecek aileye yön veren, şekil veren, çocukları eğiten neticede kadın, kadına değer vermeli. İlk madde bu olmalı."
"Bu şartlarda gençler evlenemiyor"
Daha sonra ekonomik olarak güçlendirmeli aileyi her yönden destek sağlaması gerektiğini belirten Ofluoğlu, "Gelecek nesillere sürdürülebilir bir ekonomik kalkınma içinde, doğurganlık sayısının artmasını da istiyorsa, her manada destek olmalı. Doğum sonrası ücretli izin ülkemizde 16 hafta. Bulgaristan'da 52 hafta. Slovakya'da 72 hafta ücretli izin veriliyor. Ne yapıyor kadın? Çalışma hayatından uzaklaşıyor. Ailenin geliri düşüyor aile içi gelin geçimsizlikler, iletişimsizlik meydana geliyor. Her şeyin temelinde temel ihtiyaçlar var. Netice şu eğer yemesini, içmesini, gıdasını, barınmasını sağlayamazsa bir aile, sonraki ikinci aşamayı düşünemiyor. Neslin devamını diyor ya sayın Cumhurbaşkanı, 'En az 3 çocuk' dedi. Bu şartlarda gençler evlenemiyor. Bir çocuğu bile zor yapıyorlar" dedi.
Aile kavramının bütüncül olarak ele alınması gerektiğini söyleyen İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Kevser Ofluoğlu, "Tek başlarına çıkıp bir açıklama yapmamalılar. Bütün sivil toplum kuruluşlarıyla, bütün partilerin temsilcileriyle bir araya gelip bir ortak konsensusla, bilim insanlarıyla bir araya gelip ortak bir sonuç ortaya koymalılar. Gerçekçi olmalı, toplum işin içine katılmalı ve bu işin ihtisasına sahip insanlar da katılmalı. 'Biz yaptık' oldu dediler, bir daha söylüyorum; Emekli Yılı, emeklinin kabusu oldu, inşallah bu yıl ailenin kabusu olmaz" diye konuştu.