TBMM Genel Kurulu... Sevilay Çelenk: "Türkiye, bu ülkenin askerlerini canlı canlı yakmış cihatçı örgütlerde tehdit görmüyor"
(TBMM) - TBMM Genel Kurulu bütçe görüşmelerinde konuşan DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Sevilay Çelenk, "Öyle konjonktürün gereğine uygun bir siyaset falan yok. Bir sürüklenme hali var. Bu sürüklenme hali içinde Türkiye bu yüzyılın gördüğü en barbar suç örgütlenmesi IŞID artığı HTŞ'si, SMO'su, ÖSO'su buralarda bir tehdit görmüyor, bu siyasetsizleşme içinde orada bu kafa kesmelerle, en barbarca işkencelerle gündemimize gelmiş, bu ülkenin askerlerini canlı canlı yakmış cihatçı örgütlerde tehdit görmüyor ancak kuzey ve doğu Suriye özerk yönetimindeki bütün halkaların demokratikliği için çaba gösteren ve 13 yıllık savaşta dünyaya bir tek vahşet fotoğrafı vermeyen güçlerle mücadele ediyor" dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor. DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Sevilay Çelenk, konuşmasında şunları söyledi:
"Yanı başımızda bir savaş sürerken bir ülkede rejim çöker ve her şey el değiştirirken hızla hiç öngörmediğimiz gelişmeler olurken gelip burada sanki bilim alanı bunlardan bütünüyle bağımsızmış gibi konuşmak mümkün değil. Suriye ile ilgili iktidara getirilen eleştirilerde şu söylendi; 'biz günün gereklerine uygun olarak hızla her türlü politikayı geliştiriyoruz' denildi. İletişim Başkanlığı web sayfasında 13 Kasım 2024 tarihli bir haber var, henüz bir ay olmamış. Bu haberde Cumhurbaşkanı Erdoğan Arabistan ve Azerbaycan ziyaretlerinin ardından bir açıklama yapıyor ve 'Esad'la Suriye'nin geleceği konusundaki görüşmeyi yapma umudumuzu koruyoruz' diyor.
"Bütün bu hamasi dış siyasette Rojova hedefte"
Buradan anlaşılıyor ki Suriye'de bugün yaşanan gelişmelere bakıldığında bunların bir ayın konusu olmadığını görüyoruz, aylarca evveliyatı var. Türkiye ise burada sadece istenildiği kadar haberdar edilmiş ve Türkiye'nin burayla ilgili bir siyaseti yok. Öyle konjonktürün gereğine uygun bir siyaset falan yok. Bir sürüklenme hali var. Bu sürüklenme hali içinde Türkiye bu yüzyılın gördüğü en barbar suç örgütlenmesi IŞID artığı HTŞ'si, SMO'su, ÖSO'su buralarda bir tehdit görmüyor, bu siyasetsizleşme içinde orada bu kafa kesmelerle, en barbarca işkencelerle gündemimize gelmiş, bu ülkenin askerlerini canlı canlı yakmış cihatçı örgütlerde tehdit görmüyor ancak kuzey ve doğu Suriye özerk yönetimindeki bütün halkaların demokratikliği için çaba gösteren ve 13 yıllık savaşta dünyaya bir tek vahşet fotoğrafı vermeyen güçlerle mücadele ediyor.
Bu vahşet ortamında orada bir üniversite kuruldu. Rojova üniversitesi bu ortamda varlığını sürdürmüş ve bir kadın devrimi gerçekleştirilmiştir. Bütün bu hamasi dış siyasette ise burası hedefte. Bu direnişin yanında olacağız.
"Bilim karşıtı bir anlayış bugün bizim geleceğimize yön vermeye çalışıyor"
Türkiye'de ise eğitim kurumlarından eser yok çünkü Türkiye'yi yöneten anlayış bilimin, üniversitenin, medyanın sonunu getirmeden kendi davasını sürdüremeyeceğini çok iyi biliyor. Sadece TÜBİTAK'ın 2003'ten bugüne kadar başkan değişiklikleri ile nasıl bütün özerkliğini sona erdirecek müdahalelere açık hale geldiğini görüyoruz. Bilim karşıtı bir anlayış bugün bizim geleceğimize yön vermeye çalışıyor. "