Van'da sivil toplum kuruluşlarından açıklama: "Ülkede demokratik değerler aşındırılarak adalet duygusu zedelenmiştir"
Haber: İshak Kara
(VAN) - Van’da sivil toplum kuruluşları İnsan Hakları Haftası nedeniyle bir araya geldi. Yapılan açıklamada, "Ne yazık ki ülkede demokratik değerler aşındırılarak adalet duygusu zedelenmiştir. Geldiğimiz noktada ülkede birçok kesim ülkedeki siyasi kırımlardan etkilenmiştir. Yerel yönetimlerde kayyum uygulaması OHAL artığı KHK’ler ile keyfi bir şekilde sürdürülmeye devam etmektedir" denildi.
Van’da sivil toplum kuruluşları, İnsan Hakları Haftası nedeniyle Sanat Sokağı’nda bir araya geldi. Açıklamaya, İnsan Hakları Derneği (İHD), Özgürlük için Hukukçular Derneği (ÖHD) Van şubeleri, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) Van Temsilciliği, Van Barosu, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Şubeler Platformu, Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) İl Koordinasyon Kurulu ile Van-Hakkari Tabip Odası da destek verdi.
"Özgürlüklere dayalı uluslararası bir düzen Türkiye’de hala kurulamamıştır"
Van Barosu İnsan Hakları Merkezi Koordinatörü Necdet Ceyhan şunları söyledi:
"10 Aralık 2024 günü Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin kabul ve ilanının 76. yıl dönümüdür. Türkiye’nin demokrasi ve hukuk taahhüdünden giderek uzaklaşması, insanlığın en önemli kazanımlarından birisi olan insan haklarının hem bir referans sistemi hem de bir denetim mekanizması olarak zayıflamasına yol açmıştır. Geldiğimiz noktada Evrensel Bildirge’de yer alan hak ve özgürlüklere dayalı uluslararası bir düzen Türkiye’de hala kurulamamıştır. Hukuk devleti olmanın temeli, toplumun demokratik değerlerini bir arada, eşit ve özgür yaşamı, adaleti tesis etmesinden geçer. Ne yazık ki ülkede demokratik değerler aşındırılarak adalet duygusu zedelenmiştir. Geldiğimiz noktada ülkede birçok kesim ülkedeki siyasi kırımlardan etkilenmiştir. Yerel yönetimlerde kayyum uygulaması OHAL artığı KHK’ler ile keyfi bir şekilde sürdürülmeye devam etmektedir.
"İnsan Hakları Haftasını Bahçesaray halkına adıyoruz"
674 sayılı KHK ile Belediye Kanunu’na 2016 yılında eklenen düzenleme kaldırılmalı ve seçme ve seçilme hakkında müdahale niteliğindeki uygulamalardan derhal vazgeçilmelidir. Bizler Van ilinde hak savunuculuğu alanında çalışan 7 kurum olarak bu seneki İnsan Hakları Haftasını seçilmiş belediye eş başkanları görevden alınan Bahçesaray halkına adıyoruz. Devletlerin insan haklarına yönelik saygısının dolaysız göstergesi olan hapishaneler, bugün Türkiye’de siyasal iktidarın hukuku bir baskı ve sindirme aracı olarak kullanmasının sonucunda tıka basa dolu durumdadır. Son dönemde bütün muhalif kesim, ifade özgürlüğünü kullanan herkes, iktidar tarafından hedef alınarak susturulmaya çalışılmaktadır. Muhaliflerin siyaset yapması imkansız hale getirilerek birçok eylemi ve organizasyonu kriminalize edilerek bunlardan suç unsurları çıkarılmaktadır.
"Van Valiliği hukuksuz ve keyfi olarak yasak getirmektedir"
Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı Anayasa’nın 34. Maddesinde teminat altına alınmış ve 'herkes, önceden izin almadan, silahsız ve saldırısız toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkına sahiptir' denilmektedir. Anayasal ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı, Van valiliği tarafından hukuksuz ve keyfi olarak alınan yasaklama kararları ile kullanılması engellenmektedir. Van ilinde bulunan STK'lar olarak ne zaman bu hakkımızı kullanmaya kalktıysak valilik kararı gerekçe gösterilerek kolluk marifetiyle engellenmekteyiz. Valilik, bazı yapılara bilinçli ve destek vererek, açtığı alanları bizlere yasaklayarak bir siyasi parti temsilciliği gibi davranmaktadır. Buradan Van Valiliği’ne sesleniyoruz; Van ilinde yıllardır uygulanan bu OHAL ardılı yasaklamanın derhal kaldırılmasını ve Van halkının toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının korunması çağrısı yapıyoruz.
"Herkes için insan hakları"
Son söz olarak; var oluş nedenleri hak ihlallerinin son bulduğu, adalet, barış ve demokrasinin tesis edildiği bir ülke ve dünyaya ulaşmak olan bizler daha fazla hak ihlallerinin yaşanmaması için yönetenlere kamusal sorumluluklarını hatırlatıyor ve bir kez daha çağrı yapıyoruz. İnsan hakları herkese karşı ileri sürülebilen bir haktır, insan hakları evrenseldir, insan hakları devredilemez, insan hakları vazgeçilmez ve şartta bağlanamaz. Hak savunucuları olarak buradan itirazımızı yüksek sesle dile getiriyoruz; haklılığın verdiği güçle herkes için insan hakları diyoruz. Korkmuyoruz, susmuyoruz, haklarımızdan vazgeçmiyoruz."