Aksaray Damızlık Koyun Keçi Yetiştiriciler Birliği Başkanı Aktürk, "Bin 500 dolara çoban bulamıyoruz"
Haber: Kemal Onur ATALAY
(AKSARAY) - Aksaray Damızlık Koyun Keçi Yetiştiriciler Birliği (DKKYB) Başkanı Mahmut Aktürk, "Yurt dışından ülkemizde çalıştırılmak üzere 50 bin çoban getirmeye çalışıyoruz, bin 500 dolara çoban bulamıyoruz” dedi.
Aksaray Damızlık Koyun Keçi Yetiştiriciler Birliği (DKKYB) Başkanı Mahmut Aktürk, yüksek et fiyatlarına ilişkin açıklamalarda bulunarak, yüksek et fiyatlarının sorumlusunun üreticiden ziyade sanayi sektöründen kaynaklı olduğunu belirtti. Üreticinin yaşadığı sorunlara değinen Aktürk, bin 500 dolara çoban bulamadıklarını söyleyerek, yurt dışından 50 bin çoban getirmeye çalıştıklarını açıkladı.
Başkan Aktürk, "Et fiyatlarının yükselişinde vatandaşımız üreticiyi suçlasa da eti işleyen sanayi sektörünün et fiyatlarının yükselmesinin en önemli nedenlerinden biri olduğunu düşünüyoruz. TÜİK verilerine göre 2024 yılında ülkemizde yüzde 50 ile 60 arası bir enflasyon artışı açıklandı. Geçen sene ile bu sene arasında hayvan fiyatları arasında veya et fiyatlarında üretici bazında çok ciddi bir artış bulunmuyor. 2024 yılında kuzunun kilogram fiyatı 210 TL'ye satılmıştı şu anda 220 bandında dolaşmakta. Dolayısıyla üreticinin fiyatlarında herhangi bir değişiklik yok. Zaman zaman bir 20-30 lira yükseliyor çıkıyor ama genel olarak ülkemizde dışarıdan yapılan kesimlik ya da damızlık hayvanların sayısı ile birlikte üreticiyi korumak için et fiyatları dengede tutulmaya çalışılıyor” diye konuştu.
“Bugün etin kilosu bin lira ve üzeri ise bunun suçlusu üretici değil”
320 liraya hayvan kestirdiklerini söyleyen Aktürk, “Kestirdiğimiz hayvanlarımızı sanayi sektörüne girdiği zaman 800 liraya sucuk, bin 200 liraya kavurma, bin 500 liraya pastırma olarak görebiliyoruz. Lokantalarda 100 gram adana 300 liraya satılıyor. Bakıldığı zaman kilosunu etin 2-3 bin liradan satıldığını görüyoruz. Mesele et işlemede. Üreticinin elinden et çıktıktan sonra fiyatların yükseldiğini görüyoruz. Ulusal basında sürekli et fiyatlarının yüksek olduğu ile ilgili haberleri izliyoruz. Ama İstanbul Şişli'deki bir kasaptaki et fiyatı ile Aksaray'daki, Konya'daki, Karaman'daki et fiyatlarını bir arada tutamazsınız. Anadolu'da istediğiniz kasaptan 500 - 550 bandında kuşbaşını, 400 - 450 TL bandında kıymayı alabilirsiniz. Bugün etin kilosu 1000 lira ve üzeri ise bunun suçu üretici değil esnaf ile ilgili ya da bu eti işleyen sanayi ve diğer etkenlerde aramak lazım” şeklinde konuştu.
“200- 400 dolara çalışan Afgan çobanlarımızı, şimdi bin 500 dolara çalıştıramıyoruz”
Et fiyatlarının artmasında üreticinin sorumlu tutulmasının, üreticiyi zora soktuğunu söyleyen Aktürk, “Zaten üretici, başta enflasyon olmak yüksek yem fiyatları, girdi maliyetlerinin artması ve birçok dış etkenden dolayı kazanamıyor. Bir de bu tür baskılarla üreticinin zaten moral ve motivasyonu kötü etkileniyor. Üretici, çoban problemini bir türlü çözemiyor. Genelde ülkemizde Afgan çobanlar ile çalışıyoruz. Afgan çobanlar da sürekli fiyat yükseltiyor. 2 - 3 senedir 200 ila 400 dolar arası çalışan Afgan çobanlarımızı, şimdilerde bin 500 dolara çalıştıramıyoruz. Ülkemizdeki üreticiler çobanların bütün ihtiyaçlarını karşılamalarına rağmen artık çoban bulmakta zorlanıyor. Bunun en önemli nedeni ise çoban olarak çalışan Afganlar maalesef başka sektörlerde çalışmaya yöneldiler” dedi.
“Yurt dışından 50 bin kişiyi bu sektörde istihdam etmek için ülkemize getirmeyi planlıyoruz”
Türkiye’deki göçmenlerin, Türklerin çalışmadığı sektörlerde çalışması için teşvik edilmesi gerektiğini savunan Aktürk, “Afgan mülteciler artık lokantalarda, kafelerde, fabrikalarda bir şekilde çalıştırılıyor. Buna acil bir önlem almamız gerekmekte. Bu insanlar farklı sektörlere yönelince bizim sektörümüzde çalışan sayısı azalıyor, o çalışanlar da fiyat artışı yapıyorlar. Genel merkezimiz bu konuda bir çalışma yapmakta. Küçükbaş hayvancılığın ayakta kalabilmesi için yurt dışından 50 bin kişiyi bu sektörde istihdam etmek için ülkemize getirmeyi planlıyoruz. Tarım ve hayvancılık sektöründe çalışan insanlarımızın yaş ortalaması ülkemizde 55- 60 civarına gelmekte. Maalesef hepimiz çocuğumuzu okutup bir devlet kadrosuna yerleştirmek için uğraşıyoruz, üniversite okumuş çocuk da haklı olarak gelip hayvancılıkla uğraşmıyor. Genç nesil bu işi yapmak istemeyince sektör mutlaka yurt dışından, başka ülkelerden mültecidir göçmendir kaçaktır bir şekilde bu sektörde çalışan bularak çözmek durumunda kalıyoruz” ifadesini kullandı.
Sorunun çözümü için çalışmalara devam ettiklerini söyleyen Aktürk, "Tarım ve Orman Bakanlığı ve genel merkezimizin ortak resmi bir çalışma yaparak bugün 1960'lı 70'li yıllarda Avrupa'ya giden insanlarımız gibi sözleşmeli işi belli, yeri belli bir çalışma modeli ile çoban getirmek için çalışmalarımız sürüyor" ifadelerine yer verdi.