Eğitim-İş Samsun Şube Eğitim Sekreteri Çöpoğlu: Bugün kadınlarımızın fiili olarak eşit yurttaş olamadıkları açıktır
Mehmet Rebii Öözdemir
(SAMSUN)- Kadına seçme ve seçilme hakkının verilişinin 90. yıl dönümü dolayısıyla Samsun Eğitim-İş’li kadınlar sendika binasında açıklama yaptı. Eğitim- İş Eğitim Sekreteri Çiğdem Çöpoğlu, "Bugün nüfusumuzun yarısını kadınlar oluşturmasına rağmen kadınlarımızın fiili olarak eşit yurttaş olamadıkları açıktır" dedi.
Eğitim-İş Samsun Şube Başkanlığı ve Eğitim-İş’li kadınlar bir araya gelerek sendika binasında Kadınlara verilen seçme ve seçilme hakkının 90. yılı dolayısıyla basın açıklaması yaptı. Sendikalı kadınlar adına Eğitim- İş Eğitim Sekreteri Çiğdem Çöpoğlu, yaptığı konuşmasında şunları söyledi:
“1930 yılından itibaren çıkartılan bir dizi yasa ile önce belediye seçimlerine katılma, sonra köylerde muhtar olma, ihtiyar meclisine seçilme hakkını elde eden kadınlarımız 5 Aralık 1934'te TBMM'ye sunulan anayasa ve seçim kanununda yapılan değişiklik ile 317 üyeli mecliste oylamaya katılan 258 milletvekilinin tümünün oyuyla değişiklik önerisi kabul edilmiş ve kadınlar seçme ve seçilme hakkını elde etmiştir. Nitekim kadınlarımızın katıldığı ilk genel seçim olan 8 Şubat 1935 yılında yapılan TBMM 5. dönem seçimlerinde 17 kadın milletvekili TBMM'ye girmiştir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ilk kadın muhtarı Aydın'ın Çine ilçesine bağlı Demirdere Köyü'nde bugünkü Karpuzlu ilçesi yaklaşık 500 oy alarak seçimi kazanan Gül Esin Hanım olmuştur.
Cumhuriyet'in ilanı ile birlikte kadınlarımız çok önemli siyasi, hukuki ve sosyal haklar elde etmişlerdir. Çağdaş medeniyet seviyesine ulaşmak için kadını ve erkeğe eşit yurttaş yaratmanın gerekli olduğuna inanan Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran irade ve bu iradenin önderi Mustafa Kemal Atatürk sayesinde kadınlarımız birçok gelişmiş ülkeden önce bu haklarını elde etmişlerdir. Türkiye'de kadınlara seçme ve seçimli hakkı Fransa ve İtalya'dan on bir yıl, Romanya'dan on iki yıl, Bulgaristan'dan on üç yıl, Belçika'dan on dört yıl, İsviçre'den otuz altı yıl önce tanınmıştır. Bugün ise nüfusumuzun yarısını kadınlar oluşturmasına rağmen kadınlarımızın fiili olarak eşit yurttaş olamadıkları açıktır. Fırsat eşitliğinin sağlanamaması, kadın istihdamının arttırılmaması, siyasi karar alma mekanizmalarının içinde kadının yeterince yer alamaması, kadının insan haklarının ihlalini devam etmesine neden olmaktadır. Biz de dün olduğu gibi bugün de yolumuzu aydınlatan Mustafa Kemal Atatürk'ün yolundan giderek kadın erkek eşitliğinin sağlanması, kız çocuklarının kesintisiz eğitim alması, kadın istihdamının arttırılması, yine erken yaşta evlenmelerin kadının şiddet taciz görmesine engel olunması ve kadınlarımızın hak ettikleri yere gelmeleri için mücadele etmeye devam edeceğiz.”