İnsan hakları savunucularından '10 Aralık' açıklaması: Adalet Bakanlığı bütçesi yeni cezaevleri vadederken, adalet ve insan hakları adına tek bir şey yok

İnsan hakları savunucularından '10 Aralık' açıklaması: Adalet Bakanlığı bütçesi yeni cezaevleri vadederken, adalet ve insan hakları adına tek bir şey yok

(ANKARA) - DEM Parti Ekmek ve Adalet Çalışma Grubu ile tutuklu aileleri, insan hakları savunucuları, KHK’lılar ve Barış Akademisyenlerinin, 10 Aralık İnsan Hakları Günü'nde Adalet Bakanlığı bütçesinin görüşmeleri sürerken TBMM Çankaya Kapısı önünde yapmak istediği açıklamaya izin verilmedi. Çankaya Kapısı'nın karşısında bulunan Türkiye Belediyeler Birliği önünde yapılan açıklamada konuşan DEM Parti Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal "Bütçe Adalet Bakanlığı yönüyle diğer bakanlıklar yönüyle de maalesef yeni cezaevleri, yeni adliye sarayları vadederken; hukuk, adalet, insan hakları, hukuk güvenliği adına tek bir şey yok” dedi.

DEM Parti Ekmek ve Adalet Çalışma Grubu ile tutuklu aileleri, insan hakları savunucuları, KHK’lılar ve Barış Akademisyenleri, 10 Aralık İnsan Hakları Günü'nde dolayısıyla TBMM Genel Kurulu’nda Adalet Bakanlığı bütçesinin görüşülürken Meclis Çankaya Kapısı önünde açıklama yapmak istedi. Ancak açıklamaya izin verilmedi. Katılımcılar, bunun üzerine Türkiye Belediyeler Birliği’nin önünde açıklamayı yaptı.

DEM Parti Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal, Adalet Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçesini eleştirerek şöyle konuştu:

"Bütçenin Adalet Bakanlığı yönüyle diğer bakanlıklar yönüyle de maalesef yeni cezaevleri, yeni adliye sarayları vadederken; hukuk, adalet, insan hakları, hukuk güvenliği adına tek bir şey yok. KHK'lıların zulmüne son vermeye dönük tek bir düzenleme yok. İmralı'da başlayıp tüm cezaevlerine yayılan tecrit sistemine dönük tek bir uygulama yok. Bugün 10 Ekim Davası'ndan, Kobani yargılamalarına kadar yürütülen adaletsiz kararlara dönük cezasızlığa dönük tek bir vaat, tek bir söz yok. Kobani'den Gezi'ye tutsak edilen özgür bırakılması gerekenlere dair tek bir adım yok. Barış Akademisyenlerinin yıllar önce söylediği bugün tekrar farklı tartışmalarla gündeme getirilen savaşa karşı barış bütçesi, adaletsizlik ve hukuksuzluğa karşı adalete dönük tek bir söz ve uygulama yok. Gerçek bir bütçe, adalete demokrasiye yol açan bir bütçe ortaya çıkana kadar her alanda mücadelemizi yükselteceğimizin sözünü veriyorum."

İdare ve Gözlem Kuruları tarafından cezasını çekmiş kişilerin tahliye edilmediğini belirten İnsan Hakları Derneği Eş Başkanı Hüseyin Küçükbalan da şöyle konuştu:

"Bugün İnsan Hakları Günü 10 Aralık. Evrensel Beyanname'nin kabul edilişinin 76. yılı. Bugün burada toplanmamızın sebebi Adalet Bakanlığı'nın bütçesi görüşülmekte bir bütün olarak bütçenin savaş bütçesi olduğunu zaten biliyoruz ve buna itirazlarımızı ediyoruz. Sevgili Adalet Bakanı bugün size yine bütçede aslan payı ayrıldı ama siz bu bütçeyi hapishane yapmak için kullandınız ve daha çok hapishane yapacaksınız. Hapishanelerde işkence, kötü muamele sürecek. Hukuk dışı bir kurum kurdunuz, İdare ve Gözlem Kuruları. Bu kurullar normal kanunlarda yargılamalarda cezası çekilmiş olan insanları salıvermiyor. Hukukun temel ilkelerine aykırı davranarak insanların infazlarını altı ay, 1 yıl, 3 yıla kadar uzatmaya çalışıyor. İnsan Hakları Derneği'nin verilerine göre 51 siyasi mahpus hapishaneden tabutları çıktı. Hapishaneler ölüm evlerine dönüşmüş durumda. Son aldığımız veriye göre 709 insan hapishanelerde ilk 11 ayda öldüğünü Adalet Bakanlığı ifade etmiş durumda.

"Bu bütçe görüşmesinde siyasi mahpuslara derhal bir genel affın çıkartılacağına ilişkin bir söylemde bulunun"

Bu ülkenin temel meselesi Kürt meselesi. Sizin bütün yargı süreçleriniz Kürt meselesi üzerinden topluma baskı olarak geri dönmektedir. Terör yasasını derhal kaldıracağınızı ifade edin. Bu bütçe görüşmelerinde terör yasasını kaldıracağınızı söyleyin. 1 Ekim'den itibaren söylem düzeyinde başlamış olan Kürt meselesinde yeni bir süreç başlangıcı ya da yeni bir çözüm süreci adı altındaki bir söylemin bugüne kadar altı doldurulamamıştır. İmralı Adası'nda tutulan ve Kürt meselesinin çözümünde temel bir aktör olan Abdullah Öcalan'ın üzerindeki tecrit halen devam ediyor. Bu tecrit 4 bine yakın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası almış olan insanlar için de geçerlidir. Biz buradan Adalet Bakanlığı'na tekrar çağrı yapmak istiyoruz. Bu bütçe görüşmesinde siyasi mahpuslara derhal bir genel affın çıkartılacağına ilişkin bir söylemde bulunun. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin ilk maddesi 'Tüm insanlar özgür, değer ve hak bakımından eşit olarak doğarlar'. Dolayısıyla Türkiye'de bütün yurttaşların eşit haklara sahip olması için gerekeni yapın."