Marmaris Belediye Başkanı Ünlü: “Kent vergisi olması gereken ama yerel yönetimlerin faydalanmadığı bir şey"
Haber: Esma Turan
(MUĞLA) - Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü, 2024 yılı turizm sezonunu değerlendirerek, her yıl binlerce turisti ağırlayan ilçe için kent vergisi alınması gerektiğini söyledi. Ünlü, “Marmaris'te 96 bin kayıtlı nüfus var. Yazın ortalama 800 bin, yıl geneli ortalama 500 bin. Bugün 96 bin olduğu halde kışın bile neredeyse 150-200 bin insan yaşıyor. Biz 96 bine göre planlama ve bütçe alırken, yıl boyunca hizmet verdiğimiz ortalama 500-550 bin” dedi.
Marmaris Belediye Başkanı Acar Ünlü, ANKA Haber Ajansı’na gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kent vergisinden yerel yönetimlerin faydalanamadığını belirten Ünlü, şöyle konuştu:
"Kent vergisi olması gereken ama yerel yönetimlerin faydalanmadığı bir şey. Marmaris'te 96 bin kayıtlı nüfus var. Yazın ortalama 800 bin, yıl geneli ortalama 500 bin. Bugün 96 bin olduğu halde kışın bile neredeyse 150-200 bin insan yaşıyor. Biz 96 bine göre planlama ve bütçe alırken, yıl boyunca hizmet verdiğimiz ortalama 500-550 bin. Bu tabii sürdürülebilir ve altından kalkılabilir bir şey değil. O yüzden burada günlük hatta gecelik nüfus deniyor buna, gecelik nüfusa göre katkı almamız lazım. Bunun yöntemleri var baz istasyonlarından, kredi kartı kullanımlarından vesaire bunları artık çözüyorlar. Bu 96 bine göre devlet alınan kaynak, 96 bin vatandaşın hakkı ama buna hiç katkısı olmayan turist ne yapıyor? Belediye hizmetlerinden faydalanıyor. Evet, döviz bırakıyor, istihdam sağlanmasına dolaylı olarak katkı sağlıyor ama belediye hizmetleri ile ilgili faydalandığı şeyden bize katkı verilmesi gerekiyor diye düşünüyorum. Bu MTV için de böyle. Yolların bakımı bizde ama içinden geçen arabalardan alınan vergi devlette. Bunun paylaşılması lazım. Çünkü yol bozuluyor biz yapıyoruz ama hiçbir katkı alamıyoruz o yüzden bunlara çalışılması lazım diye düşünüyoruz.''
“Üçüncü yaş turizmi bizim için önemli”
Üçüncü yaş turizmi ile ilgili bilgi veren Ünlü, şöyle konuştu:
''Avrupa yaşlanıyor ama insanların en rahat olduğu dönem yaş olarak. Neden? Artık belirli bir işi yok, bakmak zorunda olduğu çocuk yok, ekonomik olarak kendini geliştirmiş ve artık yaş itibariyle de hareket kabiliyeti seyahat için yavaş yavaş zorlanma dönemine yakın. O yüzden bu insanlar yeni yerler görmek istiyor. Kendilerini iyi hissedebilecekleri, günlük aktivitelerini tam anlamıyla yapabilecekleri yerler istiyorlar. Marmaris'te buna uygun bir yer. Çünkü düz ayak bir yer. Dağı tepesi olmayan bir yer. Sahilinde 12 kilometre yürüyüş bandı olan bir kent. Havası, iklimi kış boyunca, sene boyunca güzel ve Avrupa tarafından tercih görebilecek bir yer. O yüzden bu üçüncü yaş turizmi bizim için önemli. Avrupa için büyük bir Pazar. O yüzden biz buradan bir pay almak istiyoruz. Bununla ilgili geçtiğimiz aylarda bir çalıştay yaptık. Çalışmalara da devam ediyoruz.
“Ülkemiz her geçen gün pahalılaşıyor”
Turizme hedef koymak çok kolay bir şey değil, çok zor bir şey. Çünkü sizin dışınızda gelişen bir sürü etken var. Bu politik, stratejik, siyasi, askeri olabiliyor. Komşularla olan ilişkileriniz, devlet yöneticilerinin, kademelerinin diğer devletlerle olan ilişkilerindeki inişler, çıkışlar, her şey etkiliyor. O yüzden hedef koymak çok kolay değil. Ülkemiz maalesef her geçen gün pahalılaşıyor. Avrupalı maalesef Türkiye'yi artık pahalı buluyor ve yaşadığı deneyim verdiği paraya göre istediğinden daha düşük. Aynı paraya daha iyi deneyim elde ettiği, kendini daha iyi hissettiği destinasyonlar var. O yüzden burada birçok şey yapılması lazım. Ülkenin ekonomik olarak şu anki mevcut pozisyona göre değer noktasına çekilmesi ve sunduğumuz ürünün hizmetinin de kalitesinin artırılması lazım. Çünkü bu insanlar dünyanın her yerini geziyorlar, her yerinde istediği kalitede ürüne ulaşabiliyorlar. Buradan bir deneyim elde edebiliyorlar. Bu deneyimden sonra karar verme mekanizmaları çalışıyor. O yüzden kendinin sahip olduğu fikre, deneyime göre dahasını verebilen yerler tercih ediliyor. O yüzden bizim de kendi ürün ve hizmet kalitemizi geliştirmemiz lazım.”
İlçede sayıları gittikçe artan domuzlara ilişkin Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne çağrı yapan Başkan Ünlü, domuz konusunun ciddi bir konu olduğunu söyledi. Ünlü, şöyle konuştu:
“Domuzlar çok ciddi bir konu. İşin romantik kısmını bir kenara bırakmanız lazım. Bunlar evcil hayvan değil, bunlar vahşi hayvanlar, vahşi dürtüleri olan hayvanlar. Biz bugün beslediğimiz için evet hiçbir şey yapmıyorlar. Yarın aç kaldırdıklarında, yiyecek bulamadıklarında daha saldırgan hale gelebilirler ve saldırıya geçebilirler. Geçtiğimiz dönemlerde gördük, kediyi yediklerini, köpeğe saldırdığını. Bu yarın bir bebek olabilir, yaşlı biri olabilir, bir sarhoş olabilir. Kendi iradesinin vücudunda toparlayamayan birisi olabilir. O yüzden bu tehlikeli bir iş. Onun dışında da bu hayvanlar üzerlerinde bizim vücudumuzun tanımadığı farklı hastalıklara sebep olabilecek virüs, bakteri taşıyorlar. Bunlar ‘bugün bir şey olmuyor’ diye var sayılmamalı. Bundan 10 yıl sonra farklı farklı hastalıklarla mücadele etmek zorunda kalabiliriz. Çünkü bunların yerleşme ve kuluçka süreleri uzun hastalıklar oluşturabilir. İşin başka boyutu, bu hayvanlar kuduz barındırıyor. Yarın öbür gün Marmaris'te olası bir kuduz vakasında kuduzlarda bölgenin karantinaya alınca alınacağı hepimiz tarafından biliniyor. Marmaris karantinaya alındığında turizm ve ekonomi olarak buranın da çok büyük ve yıllar boyunca geri dönülmesi zor yaralar alabileceğini de bilmemiz gerekiyor. O yüzden bu konu çok ciddi. Yıllar öncesinde buralara bu hayvanlar inmiyordu, şehir yoluyla orman arasında tel örgü vardı. Bunu yeniden yapabilirler. Bu bizim görevimiz değil. Biz bunu yaptığımız anda bununla ilgili soruşturma geçiririz, yargılanabiliriz. Bunu yapması gereken kurumlar yapmayacaksa, yapmak istemiyorsa bıraksınlar, bize yetki versinler, biz yapalım. Biz bu yoklukta bunu da yaparız. Yarın öbür gün olası bir durumda ‘ah vah’ dememek lazım. Şimdiden görevi olan kurumları göreve davet edelim. Yarın bir kuduz vakası olursa, burada bir çocuk ölürse, bir yaşlıyı yerse bu domuzlar, biz sadece bu olasılıkları ortaya seriyoruz ve insanları yapması gerektiği şeye davet ediyoruz. Milli parkların görevinin Marmaris için şu olduğunu düşünüyorum, yani ne yapar milli parklar, yaban hayatı ile şehir hayatı arasındaki ilişkiyi düzenler. Bu sorunun çözülmesi lazım. Bunun noktası biz değiliz ama eğer ki bizim yapabileceğimiz bir şey varsa, bize bir yetki veriyorlarsa ‘Bu işi de sen yap’ diyorlarsa onu da yaparız sorun yok bizim için.''