TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu... CHP'li Türeli: "En düşük emekli maaşının arttırılmasının bütçeye getirdiği yük binde 3,2. 'Bütçede yerimiz yok' hikaye"

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu... CHP'li Türeli: "En düşük emekli maaşının arttırılmasının bütçeye getirdiği yük binde 3,2. 'Bütçede yerimiz yok' hikaye"

(TBMM) - CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, en düşük emekli aylığının Ocak 2025 ödeme döneminden geçerli olmak üzere 12 bin 500 liradan 14 bin 469 liraya yükseltilmesinin de yer aldığı kanun teklifinin görüşmelerinde, "Burada oturup enflasyonu indireyim; işçinin, memurun, asgari ücretlinin durumu iyileşir demek son derece yanlıştır. En düşük emekli maaşının arttırılmasının bütçeye etkisi 47,7 milyar lira. Bütçe büyüklüğü 14 trilyon 731 milyar. Bütçeye getirdiği yük binde 3,2. 'Bütçede yerimiz yok, olsa daha fazla verirdik' bunların hepsi hikaye. İstisna muafiyet nedeniyle alınmayan 3 trilyon lira vergi var. Bunlara hiç dokunmuyorsunuz" ifadesini kullandı.

TBMM Plan ve Bütçe komisyonunda Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin görüşmeleri başladı. Teklifle, en düşük emekli aylığının, Ocak 2025 ödeme döneminden geçerli olmak üzere 12 bin 500 liradan 14 bin 469 liraya yükseltilmesi, İşverene, ocak-aralık döneminde günlük 33,33 lira, aylık 1000 lira asgari ücret desteği verilmesi öngörülüyor. CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

"Ülkedeki tüm reel ücretlerin artması gerekiyor"

"En düşük emekli maaşının arttırılmasına ilişkin bir madde var. Her zaman şunu söylüyoruz; sonuçta bütçe kaynakların yeniden dağıtım mekanizmasıdır. Bütçe aynı zamanda politik bir metindir. Bütçeyle vergileme yoluyla bir kısmına el koyarsınız sonra onları belli harcama türlerine dağıtırsınız. Buradaki soru şudur; vergiyi kimden alıyorsun, harcamaları hangi alanlara yapıyorsun ve bundan kimler faydalanıyor. Böyle baktığınız zaman ekonomi politik bir metindir. Burada açık ve net olarak bir tercih yapılmıştır. Ülkenin pandemiden bu yana yaşadığı kriz, yanlış bir politikayla faizin düşürülmesi tezi bugün Türkiye'yi içinde bulunduğu sıkıntılı enflasyonist ortama getirdi. Sonrasında sanki enflasyonu bu hükümet yaratmamış gibi bir Hazine ve Maliye Bakanı gelip 'bundan sonra rasyonel politikalara dönmekten başka yapacağımız bir şey yok' diyor ve ters politikalar uygulamaya başlıyor. Zaten uygulanan bu yanlış politikalar Türkiye'de gelir dağılımını bozmuş aynı zamanda servetteki adaletsizliği artttırmıştır. Bu varken burada oturup enflasyonu indireyim; işçinin, memurun, asgari ücretlinin durumu iyileşir demek son derece yanlıştır.

En düşük emekli maaşının arttırılmasının bütçeye etkisi 47,7 milyar lira. Bütçe büyüklüğü 14 trilyon 731 milyar. Bütçeye getirdiği yük binde 3,2. 'Bütçede yerimiz yok, olsa daha fazla verirdik' bunların hepsi hikaye. İstisna muafiyet nedeniyle alınmayan 3 trilyon lira vergi var. Bunlara hiç dokunmuyorsunuz. Türkiye'de yoksulluk öyle bir noktaya geldi ki hem yaygınlaşıyor hem derinleşiyor. Alay eder gibi 12 bin 500 liralık en düşük emekli aylığını 14 bin 460 lira yapmak anlamlı değil. En düşük emekli aylığı asgari ücret kadar olmalıdır. Asgari ücret en düşük ücret, emekli ise yıllarca çalışmış bir kişi. Böyle bir adaletsizlik varken bu getirilenler hiçbir adaletsizliği ortadan kaldırmıyor. Ülkedeki tüm reel ücretlerin artması gerekiyor."