Zafer Partili Aslan’dan İçişleri Bakanı Yerlikaya’ya tepki: “32 kadını koruyamadınız, şimdi sırayla cinayetlere gerekçe mi üretiyorsunuz”

(ANKARA) - Zafer Partisi Genel Başkan Yardımcısı Esmaül Hüsna Aslan, koruma altındayken öldürülen kadınları ‘ikazlara uymamakla’ suçlayan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya tepki gösterdi. Aslan, “32 kadını koruyamadınız, şimdi sırayla cinayetlere gerekçe mi üretiyorsunuz? Ne kapıyı açan kadın suçludur, ne istismara uğrayan çocuk! Cinayetleri engellemek, şiddeti azaltmak ancak iktidarın sorumluluğudur” dedi.

Zafer Partili Aslan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda kadın cinayetlerine yönelik eleştiri ve sorularını yanıtlayan İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın “Koruma kararı olmasına rağmen geçen sene 32 hanımefendi şuradaki ikazımıza uymadan, kapıya adam gelince açmış, içeride vurmuş onu” sözlerine tepki gösterdi.

“32 kadının ölümünü mü akladınız” sorusuyla Yerlikaya’ya tepki gösteren Aslan, şunları kaydetti:

“Cinayeti savunmaktan başka ne yapıyor iktidar, soruyorum size ne yapıyor? Bugün yeni bir sayfa daha açtılar cinayetleri savunmak için. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya bu sözleri söylerken hiç utanmadı: ‘Koruma kararı olmasına rağmen geçen sene 32 hanımefendi ikazımıza uymadan, kapıya adam gelince açmış, içeride vurmuş onu.’ Sizin göreviniz o adamların kapıya gelmelerini engellemekti Sayın Bakan. Bunları engelleyecek tedbirleri almaktı. 32 kadını koruyamadınız, şimdi sırayla cinayetlere gerekçe mi üretiyorsunuz?

Yasaları etkin uygulamayan AKP iktidarı, bulduğu bütün indirimleri kadın katillerine, istismarcılara veren Saray rejimi ama suçlu olan öldürülen kadınlar öyle mi? Kadın cinayetlerine ‘sıfır tolerans’ uyguladığını iddia eden iktidarın tek sıfır toleransı Türk milletinin sokaklarda güvenle gezmesine, refah içinde yaşamasınadır. Ne kapıyı açan kadın suçludur, ne istismara uğrayan çocuk! Cinayetleri engellemek, şiddeti azaltmak ancak iktidarın sorumluluğudur. Bu cinayetlerden iktidarın destekleyici politikaları suçludur. İşte bu konuşma, öldürülen kadınlara atılmış bu iftira da bunun en açık örneği olarak kaydedilmiştir.”