CHP İl Belediye Başkanları Toplantısı... Gökan Zeybek'ten Bakan Işıkhan'a: "SGK pirim borçları ödemeyen yandaş müteahhitlerini, şirketlerini açıklamayı neden düşünmüyorsun?"
Haber: İleyda ÖZMEN / Kamera: Dursun ALKAYA
(KİLİS) - CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, partisinin İl Belediye Başkanları toplantısında belediyelerin SGK borçlarını gündemde tutan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'a, "CHP'li belediyelerin geçmiş dönemden kaynaklanan borçlarının listesini yayınlıyorsunuz da o 960 milyarın 60 milyarını açıkladın geriye kalan 900 milyar devlete SGK prim borçlarını ödemeyen yandaş müteahhitlerini, şirketlerini açıklamayı neden bir dakika bile düşünmüyorsun? Amaç belli. Göreve gelen CHP'li belediyelerin İller Bankası ve Hazine paylarından bu borçları tahsil edip yandaşları için uzun vadeli yapılandırmayı çıkarmak" çağrısında bulundu.
CHP'li İl Belediye Başkanları Kilis'te Canpolat Paşa Gençlik Merkezi'nde bir araya geldi. Toplantının açılış konuşmalarını Kilis Belediye Başkanı Hakan Bilecen ile CHP Yerel Yönetimler ve Dirençli Kentlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek yaptı.
Kilis'in 31 Mart'tan bu yana Atatürk'ün ve Cumhuriyetin izinde yönetildiğini belirten Bilecen, "Bu şehir bir kısım siyasilerin yapmaya çalıştığı gibi tampon bölge asla değil. Bu şehir bir kısım siyasilerin yapmaya çalıştığı gibi mülteci kampı asla olmayacak. Biz buradayken böyle bir şey mümkün değil. Göreve geldiğimiz andan itibaren biz hizmet vermek için birileri biz hizmet vermeyelim diye çabalayıp duruyor. Kilis'in deyimiyle 'bakalım el mi yaman bey mi yaman göreceğiz.' Sekiz aydır elimizden gelen her şeyi yapıyoruz. 2011 senesinden beri Suriyeliler şehrimize gelmekteler. Bu insanlar savaştan kaçmışlar. Önceleri kadınlar, çocuklar, daha sonra gençler gelmeye başladılar. Buradaki doğum oranları dengesizleşmeye başlandı. Bizim insan yapımız değişmeye başladı, eğitim seviyemiz düşmeye başladı. Ekonomik olarak refahımız azalmaya başladı. Artık bu şehirde anlamsızca ev kiralarının artmasından sebze meyve fiyatlarının artmasına kadar her türlü artış söz konusu oldu. Kilis halkı misafirperverdir sofrasını da, evini de paylaşır. Çünkü bu bölgeler savaş görmüş bölgeler. Savaş görmüş şehirler, esaret altında kalmış şehirler bunun kıymetini çok daha iyi bilirler. Ben genel siyasete girmeyeceğim. Benim konum belediye. Ben belediye başkanıyım. Bu şehir misafirperver olduğu kadar, alçak gönüllü olduğu kadar hakkını aramada da o kadar hırçındır. Ben Kilis'in hakkını aramaya kararlıyım. 2011'den beri nüfusundan daha fazla Suriyelilere bakan hatta geçtiğimiz dönemki Belediye Başkanının Kilis'in girişine 'nüfusundan daha çok Suriyeli'ye bakan ensar şehre hoş geldiniz' yazısı yazdığı bir şehirdir burası. Bu şehir bunlarla övünmeyecek. Bunların karşılığını alacak. 2011'den beri nüfusumuzdan daha fazla Suriyeli'ye baktığımız dönemler olmuş. Bugün geldiğimiz itibarla AFAD'ın kayıtlarına göre 60-70 bin civarı Suriyeli varmış Kilis'te. TÜİK'in kayıtlarına göre 109 bin Kilisli yaşıyormuş. Ben belediye başkanıyım. Bu şehirdeki hangi mahallede kaç Suriyeli var kaç Türk var bunların hepsinden haberdarım. Sekiz aydır ruhsat denetimi yapıyorum. Dün itibarıyla 164 Türk 95 Suriyeli ruhsat aldı. Ben her encümende en az 20-30 esnafımızın dükkanını kapatıyorum. İhtar çekiyorum. Biz ayda en az 150-200 dükkan denetliyoruz. Kimin ne iş yaptığını biliyorum. Bana 109 bin kişilik ödenek gönderip 250-300 bin kişilik hizmet isteyemezsiniz. Yıllardır bizden istediğiniz budur. Göreve geldiğimden beri yaklaşık 2 bin İŞKUR'dan TYP'den Kilis'e istihdam sağlandı. Bunların sadece ilk ay gelen 45 tanesi belediyeye verildi. 2 bin kişiden 45 kişi bize veriliyor. Oysaki bize İŞKUR'dan iş gücü göndermeyen kişilerin kapısının önünü de bahçesini de belediye temizliyor. Suyunu da belediye veriyor. Her türlü hizmeti belediyeye veriyor. Bugün kurumlara yüzlerce hatta 500 tane Milli Eğitime toplamda geçici istihdam sağlıyorsunuz. Ama okulların bahçesine kadar Kilis Belediyesi giriyor. Sizin için değil çocukların, öğretmenlerin hatrı için giriyoruz. Biz kin tutmayız sizler gibi" ifadesini kullandı. Bilecen, şunları kaydetti:
"Gösteriyor ki TÜİK yalan söylüyor ben doğru söylüyorum"
"Ama vatandaştan intikam almaktan vazgeçiniz. Bu şehrin her hakkını son damlasına kadar alacağım. İdari dava açmaya hazırız. Dilekçelerimiz hazır. Ancak görüşmelerimizde sonuç alabilirsek alacağız. Kilis Belediyesi olarak 109 bin kişilik ödenekle 300 bin kişiye hizmet vermek zorunda değiliz. Bize TYP'den, İŞKUR'dan gelen istihdamdan pay vermeyerek vatandaşın sokaklarının kirli kalmasını sağlamaya çalışıyorsunuz. 252 kişiyle ben ayda 300 bin ton çöp topluyorum. Ben 39 kişiyle Kilis'teki 800'e yakın parkı temizliyorum. Ben günde 35-40 bin ton su veriyorum. TÜİK'in raporuna göre 109 bin kişiye hizmet veriyormuşum. 109 bin kişi yaşadığımızı varsayarsa bu şehirde her biri yaşayan Kilisli günde 370 litre su kullanıyor. Eğer TÜİK'in raporuna göre doğruysa topladığımız çöpe bakarsak her birimiz ayda bir ton 190 kilo çöp atıyoruz. TÜİK'in raporlarına göre bu şehirde 109 bin kişi yaşıyor. Bizim içme suyu artıma tesisimiz 130 bin kişilik kapasiteli. O zaman İller Bankası 2040 yılında yapacağı altyapı ve içme suyu arıtma tesisini katı atık depolama tesisini neden alelacele şimdi yapmak istiyor? Madem 130 bin kişilik içme suyu tesisimiz var o zaman neden tekrar 150 bin kişilik tesis yapıldı? Halen o bile yetmiyor. Bugün 300 bin kişilik arıtma testimiz Kilis'te suları yeteri kadar arıtamıyor. Bu da gösteriyor ki TÜİK yalan söylüyor ben doğru söylüyorum. Biz bu şehrin hakkını alacağız.
"Siz bu şehirdeki insanlara ne yaptınız da 500 milyon TL borç ettiniz?"
Ben sizlerin huzurunda vatandaşıma sesleniyorum; bu adam 500 milyon borçla aldığı belediyenin bu imkanlarıyla 200 metrekare asfalt sererken, altı tane bu bölgede ses getiren konser verirken bir yandan da sizin vergi borçlarınız olan 26 milyon 600 bin TL'yi sizin önceki dönemden vadesi geçmiş borçlarınız ve istenmeyen borçlar bugün benden istendi, 37 milyon 300 bin TL'yi öderken siz bu kadar parayla ne yaptınız diye benden öncekilere sormanızı istiyorum. Biz hizmet de verdik. Konser de verdik. Tarıma destek de verdik. Bunların içerisinde geçen hafta 2 milyon TL'lik tohum aldık. İl Tarım Müdürlüğü aracılığıyla çiftçimize dağıttık. Çocuklarımıza bin 200 tane kırtasiye malzemesi aldık. Yardım kolilerimiz veriliyor. Halk Kart çıkartmak üzereyiz. Biz bunları yaparken siz bu şehirdeki insanlara ne yaptınız da 500 milyon TL borç ettiniz? Ben bunun cevabını çok merak ediyorum. Zira ben geldim belediye binası dışında kalıcı bir eser göremedim. Belediye kaynaklarıyla yapılan. Belediye binasının da belediye kaynaklarıyla yapıldığına inanmıyorum. Onu da araştırırsak muhtemelen yine başka birileri yapmıştır. Demek istediğim odur ki genel başkanımızın dediği gibi biz korkmuyoruz. Yılmayacağız. Yorulmayacağız. Elimizden geleni yapacağız."
Gökan Zeybek: "Suriye'nin toprak bütünlüğünün mutlak suretle korunması gerektiğine yürekten inanıyoruz"
Zeybek de, Suriye'nin içinde bulunduğu siyasal çatışma durumundan en fazla etkilenen illerin başında Kilis'in geldiğini belirterek, "Kilis'imize ve ilçelerine düşen bombaların yarattığı bütün bu endişeli ortam içinde öncelikle vakur davranan Kilis halkını yürekten kutluyorum. Ülkeyi yöneten siyasal iktidarın başından beri yanlış kurduğu Suriye ve Orta Doğu politikalarının doğal sonucu olarak bölgedeki yaşanan gelişmeler güvenlik endişesini taşıyan çok sayıdaki Suriyeli sığınmacının ülkemize girişine ve ülkemizin değişik coğrafyalarına ama en çok da Kilis, Gaziantep, Hatay, Adana, Mersin, İstanbul gibi kentlerde yönetilemeyecek bir nüfus sayısına ulaşmasına yol açmıştır. İçinden geçtiğimiz süreç içinde CHP olarak biz sadece Suriye'de değil bütün coğrafyada Orta Doğu coğrafyasında halkların kardeşliğine ve barış içinde yaşamasını ve Suriye'nin toprak bütünlüğünün mutlak suretle korunması gerektiğine yürekten inanıyoruz" dedi. Zeybek, şunları kaydetti:
"Buluşmamızdan bölgeye vereceğimiz en güçlü mesaj halkın iradesine saygılı, demokratik yöntemleri uygulayan seçimle gelenin seçimle gittiği meşruiyetini halkın iradesine dayanan yönetimleri barış içinde bütün coğrafyaya egemen olmasıdır. Yine Belediye Başkanımızın şahsında bu yeni dönemde 250'ye yakın devraldığımız belediyelerle ilgili temel bir durumu ifade etmek istiyorum ki burada bulunan il belediye başkanlarımızın büyük çoğunluğu Gaziantep'ten gelen iki belediye başkanımız onlar da görevi bu seçimde devraldılar.
"Amaç yandaşları için uzun vadeli yapılandırmayı çıkarmak"
10-20 yıl boyunca bir kez bile akıllarına gelmeyen Sosyal Güvenlik Kurumu prim aidatları ve vergi borçları nedeniyle hiçbir işlem yapmayan iktidar içinden geçtiğimiz süreç içinde ekonomiyi sürüklediği çıkmazdan belediyelerin geçmiş döneme ilişkin yani AK Partili belediye başkanlarının bırakmış olduğu borçları halkın iradesiyle göreve gelen ve ekonomik sıkıntı içinde olan ülkemizde gelirleri giderek azalan belediyelerden önce icra yoluyla almaya kalkışmış, bu da yeterli olmayınca Hazine ve İller Bankası'ndan gelen payları yüzde 40'lara bazen daha da yüksek oranlarda kesinti yaparak belediyelerin elini kolunu bağlamaya çalışmaktadırlar. Peki gerçekten bu alacakları Sosyal Güvenlik Kurumu primi ülkenin içinde bulunduğu ekonomik açmazı çözecek büyüklükte mi? Türkiye'de ekim ayı itibariyle SGK'nın prim alacaklarının toplamı 960 milyar lira. Bunu sadece yüzde 6 kadarı CHP'li belediyeler tarafından gecikmiş ya da ödenmemiş. Bu belediyelerimizin yüzde 60'ını da bu seçim döneminde kazandığımızı düşünürseniz nasıl bir algıyla ülkeyi yalanla iftirayla kandırdıkları ortaya çıkıyor. Kilis'ten sesleniyorum Sosyal Güvenlikten Sorumlu Bakan'a, CHP'li belediyelerin geçmiş dönemden kaynaklanan borçlarının listesini yayınlıyorsunuz da o 960 milyarın 60 milyarını açıkladın geriye kalan 900 milyar devlete bu SGK prim borçlarını ödemeyen yandaş müteahhitlerini, şirketlerini açıklamayı neden bir dakika bile düşünmüyorsun. Amaç belli. Göreve gelen CHP'li belediyelerin İller Bankası ve Hazine paylarından bu borçları tahsil edip yandaşları için uzun vadeli yapılandırmayı çıkarmak.
"Aralık ayı içinde seçim olsa CHP'nin kazanacağı belediye sayısı 412 değil 654'e çıkıyor"
Bir kez daha gördük ki aslında kamucu ve toplumcu yönetim anlayışımızın temel bir sonucu olarak zor şart altında kıt olanaklar içinde bile sosyal belediyeciliği en geniş biçimiyle hayata geçiriyoruz. Kreşler, sosyal lokaller, emekliler lokali, altyapı yatırımları, üst yapı yatırımları, kamunun kaynakları etkin ve verimli kullanıldığında gelirleri arttırmak için yandaşlara peşkeş çekilmiş olan yerler tek tek kamuya kazandırıldığında ihaleler açık ve saydam, üç kuruşun hesabını milletine her an vermeye hazır olan siz belediye başkanlarımızın, Türkiye'nin bütün coğrafyalarında ne büyük hikayeler yazdığınızı tek tek biliyoruz. Memnuniyetle ifade etmek isterim ki Türk milleti CHP'nin bu kapsayıcı halkını kucaklayan, hesap veren toplumun bütün kesimleri arasında ayrışma yapmayan yönetim anlayışına 31 Mart'ın üzerine dokuz puan daha koyarak daha güçlü bir desteğini ifade etmiştir. Bugün seçim olsa, Aralık ayı içinde seçim olsa CHP'nin kazanacağı belediye sayısı 412 değil 654'e çıkıyor. Bunu biliyor iktidar. Bunu bildiği için de toplumun gerçek sorunlarını engellemek için sanal gündemler oluşturuyor."
İl Belediye Başkanları toplantısı Müfettiş Taner Eraslan’ın sunumu ve il belediye başkanlarının basına kapalı toplantısıyla devam etti. Ardından şehir turu yapılacak.