Van’da 32 yıl önce öldürülen gazeteci Karaağar, mezarı başında anıldı

Van’da 32 yıl önce öldürülen gazeteci Karaağar, mezarı başında anıldı

(VAN) - Özgür Gündem gazetesi Van dağıtımcısı Orhan Karaağar, ölümünün 32’nci yılında Van Hacıbekir Mahallesi’ndeki mezarı başında anıldı. Dicle Fırat Gazeteciler Derneği Van Temsilcisi Adnan Bilen, "Gazeteci katliamlarının durması için önceki katliamların aydınlatılması gerekiyor" dedi.

32 yıl önce, 19 Ocak 1993 tarihinde demir çubuklarla işkence edilerek ve silahla vurularak öldürülen Özgür Gündem gazetesi Van dağıtımcısı Orhan Karaağar, ölüm yıldönümünde mezarı başında anıldı.

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG) ve Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG) tarafından düzenlenen anmaya, Orhan Karaağar'ın ailesi ve Van Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Abdullah Zeydan, İlçe belediye eş başkanları, DEM Parti yöneticileri ve Barış Anneleri Katıldı.

Ağabey Nizam Karaağar, “Bizim Kürtlerin ölüm ile ilişkisi sıra dışıdır. Biz bu anlamıyla farklı bir toplum ve halkız. Her şeyimizi nefes almamızı, yürümemizi, kimliğimizi, yaşamımızı, ölülerle sağlayan bir ulusuz. Bu bizim tercihimiz değildi. Biz bunu istemedik. Ama bize öyle bir kader dayatıldı ki, bir hayvanın, ağacın, sahip olduğu şeylere bile sahip değildik. Bir hayvan ben hayvanım diyebilirdi. Ağaç ben ağacım diyebilirdi. Bunu bile bize çok gördüler. Biz Kürdüz bile diyemedik. Biz öldüğümüz zaman dediler ki 'bunlar öldüler bu iş bitecek', ölüm orda biz Kürtlere başka bir anlama geldi. Bizi öldürdükçe çoğaldık. Biz buraya 33 yıl önce mezarlığa 15 kişiyle geldik. 'Her şey bitti' dediler. 'Onu öldürdük her şeye boğun eğecek' dediler. 'Bu şehirde bu gazete satılmayacak gazeteciler olmayacak', bak ne kadar çoğalmışız. 6 yaşındaki çocuk ile 80 yaşındaki anne var."

“Karaağar katillerini çıkarmazsanız Hrant ya da başka gazeteciler katledilir”

DFG Van Temsilcisi Adnan Bilen ise şunları söyledi:

“Arkadaşımız Orhan Karaağar, 1993’te İki Nisan Caddesi'nde Hizbulkontra tarafından katledildi. Öldürülmeden önce onlarca kez tehdit edildi. Çok kez tehdide rağmen gazete dağıtmaya devam etti. En sonda da şişlerle delik deşik edip sonra silahla arkadaşımızı öldürdüler. Bugüne kadar hiçbir şekilde katliamı yapanlar ortaya çıkmadı. Basın ve ailenin üzerine durmasına rağmen 32 yıldır faili meçhul olarak kaldı. Faili belli ama faili meçhul bir şekilde raflarda dosyası çürütüldü. Birkaç kez Van Valiliği'ne o dönem gidilip bu durum söylenmesine rağmen, Valilikçe söz verilmesine rağmen maalesef katiller ortaya çıkmadı. Devlet bu katilleri biliyordu bilinçli bir şekilde ortaya çıkarmadılar.

Orhan’ın katillerini çıkarmazsanız gün gelir Agos’un önünde Hrant ya da başka gazeteciler katledilir. Bu açıdan gazeteci katliamlarının durması için önceki katliamların aydınlatılması gerekiyor. Onlar aydınlatılmadığı sürece gazeteciler öldürülmeye, gazeteciler hırpalanmaya işkence görmeye devam edecektir. Bu vesileyle hem Hrant'ı hem Orhan Karaağar ve tüm basın şehitlerini saygıyla anıyorum."