CHP grup toplantısı... Özgür Özel: Gökçek dönemine dair 97 büyük yolsuzluk dosyasının kapağını açan, hesabını soran var mı? Yolsuzluk dosyaları üzerinden bir kelime konuşan var mı"

(TBMM) - CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığını CHP'nin kazanmasını ardından ortaya çıkarılan 37 yolsuzluk dosyasının 33'ünün dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu tarafından alındığını ve yolsuzlukların üzerinin kapatıldığını açıkladı. Ankara'da Melih Gökçek döneminde 97 yolsuzluk dosyası olduğunu ve dosyaların açılmadığını kaydeden Özel, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş döneminde AK Parti, MHP, BBP, DSP, HÜDA-PAR, TÜGVA ve kendi seçim kampanyası için 15.5 milyon lira para ödendiğini vurguladı. Yapılan harcamaları kalem kalem açıklayan Özel, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı'nı ve HSK'yı göreve çağırdı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM’de partisinin grup toplantısında, Beykoz Belediye Başkanı Alaattin Köseler'in tutuklanmasına tepki gösterdi. Köseler'in suçlanmasına sebep olan dosyalarda onay imzasının olmadığını vurgulayan Özel, "Dört gün boyunca 65 yaşında seçilmiş belediye başkanını nezarethanede tutan, dört günün son saatinde ifadesini alan, ondan sonra götürüp adliyede tutuklayan zihniyete soruyorum; bunu yapmakla iktidarda kalabileceğini düşünüyorsan avucunu yalarsın kardeşim" dedi. Öze, şunları söyledi:
"Kim ki bu iktidarı rahatsız ediyor karşısına yargı sopasıyla dikiliyorlar. Bugünden itibaren istanbul’un seçilmiş üç belediye başkanı Esenyurt Belediye Başkanımız Ahmet Özer, Beşiktaş Belediye Başkanımız Rıza Akpolat’ın yanına maalesef Beykoz Belediye Başkanımız Alaattin Köseler’i de yolladılar. Alaattin başkanın suçu, Beykoz gibi bir ilçeyi daha önce belediye başkanlığı yaptığı ilçeyi bu kez AK Parti’nin elinden alıp, CHP’li bir belediye yapmak. Dün çok sayıda yerel yönetici Alaattin başkanın muhatap olduğu sorular ve verilen kararı görünce şunu söylediler, ‘Bu soruların sorulup alınan cevaplarla eğer bu memlekette hukuk devleti olsa bir tane AK Partili bir tane MHP’li belediye başkanı sokakta olamaz hepsi birden Silivri’de yatacak yer kalmaz, Silivri’de olurlar.' Alaattin başkana 65 yaşındaki başkana kendisi sorumlu olmadığı, imzasının olmadığı, talimatının olmadığı işlerden her belediyenin iş ve işleyişinde olan hesap sorulacaksa da yapandan sorulacak olduğu ve yüzde 99’unda da normal işleyiş dışında bir şey olmadığı meselelerden Alaattin başkanı hapse atmaya bir algı yaratmaya niyetli olan o kötü niyet şöyle bir süreç yürttü.
"Sabahın dördünde evini bastılar, evinde arama yaptılar"
Sabahın dördünde evini bastılar, evinde arama yaptılar. Oradan güya delil topladılar. Ne kadar hukuksuz olduklarını söylüyoruz, biliyoruz herkes biliyor ama ne kadar hukuksuz olduklarını anlatmak için çok basit bir örnek. TCK değişirken oradaydım, dördüncü yargı paketi çok net biliyordum, hukukçu arkadaşlara sordum 'elbette' dediler. Burayı tartışmıştım. Övüne, övüne dördüncü yargı paketinde 'artık şafak operasyonları yok, artık gece yarısı baskınları yok. Türkiye’de aramalar gündüz gözüyle yapılacaktır' dediler. 'Konutta, iş yerinde veya diğer kapalı yerlerde gece vaktinde arama yapılamaz' bunu yazdılar. Altına da ‘gece vakti nedir? Maddenin e fıkrasına ‘Gece vakti deyiminden güneşin batmasından bir saat sonra başlayan doğmasından 1 saat önce evvele kadar devam eden zamana gece vakti denir’ dediler. Bu hesaba göre İstanbul’da gün doğumu o gün 7.34 aramanın yapıldığı saat 04.00 ‘Avrupa’ya benziyoruz, gece aramalarını bitiriyoruz. Kanun çıkarıyoruz’ diye övünen bunlar. Bu kanuna el kaldıranlar bunlar, oraya o savcıyı atayanlar bunlar, bu aramayı yapanlar yine bunlar. Böyle yapılan bir arama ile başlayan dört gün boyunca 65 yaşında seçilmiş belediye başkanını nezarethanede tutan, dört günün son saatinde ifadesini alan, ondan sonra götürüp adliyede tutuklayan zihniyete soruyorum; bunu yapmakla iktidarda kalabileceğini düşünüyorsan avucunu yalarsın kardeşim.''
''İstanbul'da 37 büyük yolsuzluk dosyasının 33'üne Soylu el koydu. Nerede o dosyalar?''
İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediyelerinin AK Partiden, CHP'ye geçmesinden sonra ortaya çıkarılan yolsuzluk dosyalarının nerede olduğunu soran Özel, konuşmasında her hafta farklı belediyelerin yolsuzluklarını kürsüden aktaracağını belirtti. Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Diğer taraftan Adalet Bakanı her uzatılan teybe aynı cevabı veriyor. ‘Türkiye hukuk devletidir, yasalar karşısında herkes eşittir. Herkes yasaların dediğine mahkemenin kararına uymakla yükümlüdür.’ Öyle mi Adalet Bakanı? İstanbul’u AK Parti’den aldık. 37 dosya dört başı mamur 37 büyük yolsuzluk dosyası, Süleyman Soylu denen zat o gün İçişleri Bakanı geldi, 37 dosyanın 33’üne el koydu. ‘Bu yolsuzluk dosyaları bundan sonra İçişleri Bakanlığı tarafından soruşturulacak’, nerede o dosyalar? Nerede o dosyalar, birine işlem yapılmış mı? Dört başı mamur yolsuzluk dosyalarını aldı, üstüne oturdu adaletin kanını kuruttu şimdi de ortada yok. Bu rakam Ankara’da, Ankara’nın kimden alındığının ve hangi dönemin sorgulandığının da farkında olalım Melih Gökçek dönemine dair tam 97 dosya, 97 büyük yolsuzluk dosyası var kapağını açan, hesabını soran var mı? Bu yolsuzluk dosyaları üzerinden bir kelime konuşan var mı? Bundan sonra buradan konuşacağız. Ben kendimi hakim, savcı yerine koyacak değilim ama o makamda oturanlara soruyorum şöyle bir bakalım dedik belediyelerimiz, savcılıklara ne yollamışlar ne işlem yapılmış. Bir Denizli var aman Allah’ım, bir Balıkesir var utançtan yüzüne bakamazsan bu nasıl iş diye. Bir Manisa var, aman aman aman.''
"154 kalemde 15.5 milyon TL’lik harcama Alinur Aktaş tarafından ödenmiş"
Özel, AK Partili eski Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş tarafından, AKP, MHP, BBP, DSP, HÜDA-PAR, TÜGVA ve kendi seçim kampanyası için 15.5 milyon TL ödendiğini açıkladı. Savcıları göreve çağıran Özel, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a "Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı'nın kendi imzası ile ödedikleri. Bunlara soruşturma başlatacak mısın yoksa bu millet gelip senin alnını mı karışlasın hadi bakalım" sözleriyle çağrıda bulunarak, şunları kaydetti:
''Hepsi teker teker buraya gelecek ama şimdi Bursa’dan başlayayım ve sadece özel kalem harcamalarından başlayayım. Depremde Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin yaptığı işi bile takdir ettik deyince, birisi demişti ki ‘yok bozuk saat yok iki’. Bakın bozuk saatin, bozuk ahlakın, bozuk vicdanın ne yaptığına bakın Bursa’nın parasıyla. Dosyadan okuyorum, harcama kalemleri altında dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı'nın onay imzası var. Alaattin Köseler’in dün sorulan soruların birinde onay imzası yok. AK Parti özel buluşma harcaması, AK Parti İl Başkanlığı’na giden paketler kalemi imzalamış, AK Parti İl binasında kokteyl gideri imzalamış, AK Parti temayül yoklaması masrafları imzalamış, AK Parti Ankara’nın istediği promosyonlar imzalamış, seçim çalışması yemek gideri imzalamış, AK Parti Kadın Kolları’na yemek imzalamış, Alinur Aktaş seçim çalışması kendi kendini imzalamış. Yetmemiş HÜDA-PAR il kongresi yemek bedeli özel kalemden ödenmiş, Ülkü Ocakları yemek bedeli özel kalemden ödenmiş. Büyük Birlik Partisi yemek bedeli Bursa özel kalemden ödenmiş. Demokratik Sol Parti lansman gideri Bursa özel kalemden ödenmiş. DSP yemek gideri Bursa özel kalemden ödenmiş. TÜGVA yemek bedeli Bursa özel kalemden ödenmiş. MHP Kemalpaşa ilçe örgütü harcamaları Bursa özel kalemden ödenmiş.
''Ey Bursa Cumhuriyet Başsavcısı...''
Bursa’ya gelen 10 bakanın tek tek isim isim yazılı, Bursa’daki seçim çalışma masrafları Bursa özel kalemden imza ile resmen ödenmiş. 154 kalemde 15.5 milyon TL’lik harcama Alinur Aktaş tarafından, AKP, MHP, BBP, DSP, HÜDA-PAR, TÜGVA ve kendi seçim kampanyası için 15.5 milyon lira para ödenmiş. Haram zıkkım olsun demekle haram zıkkım olmuyor. Senin adına bu işi yapacak biri var Bursa’da. Ey Adalet Bakanı, Ey Bursa Cumhuriyet Başsavcısı, ey harekete geçmeyen savcıları 'neden harekete geçmiyorsun' diye sorgulayacak HSK. Onun başkanı Adalet Bakanı, onu atayan Recep Tayyip Erdoğan, bu sadece Bursa Büyükşehir Belediye Başkanının kendi imzası ile ödedikleri. Bunlara soruşturma başlatacak mısın yoksa bu millet gelip senin alnını mı karışlasın hadi bakalım."
(Sürecek)