Eğitimciler Birliği Sendikası: Akademisyenler ve üniversite idari personeline haklarının verilmesi için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz

 Eğitimciler Birliği Sendikası: Akademisyenler ve üniversite idari personeline haklarının verilmesi için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz

(BİLECİK- KARABÜK- ARTVİN) - Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim-Bir-Sen) üyeleri, yurt genelinde açıklama yaparak, toplu sözleşme kararının uygulanması ve üniversite idari personeline haklarının tanınması çağrısında bulundu. Sendika Bilecik Temsilcisi Yasin Acar, “Akademisyenlerin ücretlerinin iyileştirilmesi, üniversite daire başkanlarına makam tazminatı verilmesi, araştırma görevlilerine yeşil pasaport hakkı tanınması, 3600 ek gösterge vaadinin yerine getirilmesi, idari personele eğitim-öğretim ve geliştirme ödeneği sağlanması, yardımcı hizmetler sınıfının kaldırılması ve üniversite idari personelinin kurumlar arası geçiş hakkı kazanması için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz” dedi.

Yurt genelinde toplu sözleşme kararının uygulanması ve üniversite idari personeline haklarının verilmesi talebiyle basın açıklaması yapan Eğitim-Bir-Sen üyeleri, Bilecik'te Şeyh Edebali Üniversitesi merkez yerleşkesinden, Karabük'te Karabük Üniversitesi önünden, Artvin'de ise Çoruh Üniversitesi önünde bir araya gelerek, yetkililere çağrıda bulundu.

Şeyh Edebali Üniversitesi merkez yerleşkesinde bir araya gelen sendika üyeleri adına açıklama yapan Bilecik Üniversite Temsilcisi Doç. Dr. Yasin Acar, şunları ifade etti:

“657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi olarak istihdam edilen üniversite idari personeli, kadro ve pozisyon unvanları itibarıyla her üniversitede aynı yeterliliğe sahip olup aynı işi yapmaktadır. Ancak bakanlık ve taşra teşkilatı bulunan diğer merkezi kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan idari personel gibi iller veya kurumlar arası merkezi yer değişikliği hakkına sahip değildir. Üniversite idari personelinin başka bir üniversiteye geçişi, kadrosunun bulunduğu üniversitenin muvafakatine bağlıdır. Ancak muvafakatin verilmemesi uzun dava süreçlerine yol açmakta; çoğu durumda yer değişikliği talep edilen üniversitenin personel ihtiyacı bulunmadığından, lehe sonuçlanan muvafakat davaları dahi fiili bir sonuç doğurmamaktadır. Halihazırda birçok üniversite, idari personelinin başka üniversitelere geçişini yönergelerle düzenlemektedir. Bu yönergelerde asgari görev süresi, kadro unvanı/hizmet sınıfı bazında kontenjan ve geçerli mazeret gibi çeşitli şartlar aranmaktadır. Ancak bu yönergeler arasında uygulama birliği sağlanamadığı gibi diğer üniversiteler açısından bağlayıcılığı da bulunmamaktadır.

Eğitim-Bir-Sen’in gayretleri sonucunda, Eğitim, Öğretim ve Bilim Hizmet Kolu 6. ve 7. Dönem Kamu Görevlileri Toplu Sözleşmesi'nde idari personelin yükseköğretim kurumları arasında yer değişikliği konusunda taraflarca çalışma yapılması kararlaştırılmıştır. Bu kapsamda YÖK ve Cumhurbaşkanlığı nezdinde çalışmalar yürütülmüş olsa da henüz işleyen bir sistem oluşturulamamıştır. Bu nedenle, üniversite idari personelinin üniversiteler arası yer değişikliği işlemleri, toplu sözleşme hükmüne dayanarak YÖK Başkanlığı tarafından düzenlenmelidir. Bu düzenleme, üniversiteler arası merkezi yer değişikliğine imkân tanıyacak şekilde hukuki ve fiili bir çerçeveye oturtulmalıdır

"Akademik personel için adil bir ücret politikasının oluşturulması elzemdir"

Öğretim elemanları, ‘eşit işe eşit ücret’ uygulaması olarak bilinen 666 sayılı KHK düzenlemesinde en fazla ihmal edilen kesimlerden biri olmuş; diğer meslek gruplarıyla orantılı bir ücret artışı alamayan nadir meslek gruplarından biri olarak kalmıştır. Bu durum, üniversite camiasında ve kamuoyunda kamu yönetimine ve adalet ilkesine olan güveni ciddi ölçüde zedelemektedir. Son yıllardaki enflasyonist ortamda mali haklarında reel bir artış yaşamayan, aksine gelir kaybına uğrayan öğretim elemanları/akademisyenler, mesleki itibar açısından da büyük kayıplar yaşamaktadır. Akademik personelin maaşları, hem kendi içinde hem de diğer meslek gruplarıyla kıyaslandığında mağduriyet yaratan bir düzeydedir. Üniversitelerde görev yapan akademik personel için adil bir ücret politikasının oluşturulması elzemdir. Ancak bu sürecin zaman alacağı göz önüne alındığında, akademik personelin kısa vadede maaş iyileştirme beklentilerinin karşılanması gerekmektedir. Bu doğrultuda, geçmiş dönem kayıplarının telafisi ve kıyaslanabilir meslek gruplarıyla eşit ve adil bir maaş seviyesine ulaşılması için gerekli düzenlemeler ivedilikle hayata geçirilmelidir.

“Araştırma görevlilerine yeşil pasaport hakkı tanınmalıdır"

Daire başkanı kadro unvanına sahip kamu personeli, görev yaptığı kuruma bağlı olarak farklı ücretler almaktadır. Bu durum, Anayasa’nın 10. ve 55. maddelerine aykırıdır. Aynı işi yapan çalışanların farklı ücret alması, motivasyonlarını ve verimliliklerini olumsuz etkileyerek Anayasa’nın 49. maddesinde öngörülen çalışma barışını bozmakta, ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 23/2. maddesindeki “eşit işe eşit ücret” ilkesine de aykırılık teşkil etmektedir. Üniversite daire başkanları, harcama sorumlusu olarak hukuki ve mali yükümlülük altındadır. Ancak özlük hakları, görev, yetki ve sorumluluklarıyla orantılı değildir. Bu nedenle, merkezi idare daire başkanlarına sağlanan makam tazminatı hakkı, üniversite daire başkanlarına da tanınmalıdır. Araştırma görevlileri, en fazla üçüncü dereceye kadar yükselebildikleri için yeşil pasaport alma hakkına sahip değildir. Bu durum, araştırma görevlilerinin yurt dışındaki araştırma, çalışma, uluslararası çalıştay, sempozyum ve benzeri bilimsel toplantılara katılımını zorlaştırmaktadır. Yeşil pasaporttan yararlanamamaları, bilimsel çalışmalarını olumsuz etkileyerek uluslararası akademik faaliyetlerini sekteye uğratmaktadır. Bu nedenle, araştırma görevlilerine yeşil pasaport hakkı tanınmalıdır.

3600 ek gösterge düzenlemesi, yıllardır kamu çalışanlarına verilen bir söz olup, milyonlarca memurun maaşını ve emeklilik haklarını doğrudan etkilemektedir. Adalet ve hakkaniyetin gereği olarak, çalışanların refahını artıracak bu düzenleme tam ve eksiksiz şekilde bir an önce hayata geçirilmelidir. Üniversitelerde görev yapan idari personel, eğitimin ayrılmaz bir parçası olup, eğitim-öğretim sürecine önemli katkılar sunmaktadır. Ancak idari personel, eğitim-öğretim ödeneği ve geliştirme ödeneğinden faydalanamamaktadır. Eğitimde eşitlik ve adaletin sağlanması adına, bu ödeneklerin idari personele de verilmesi gerekmektedir.

“Mücadeleye devam edeceğiz”

Eğitim-Bir-Sen olarak, üniversite çalışanlarının haklarını iyileştirmek için önemli adımlar attık ve atmaya devam ediyoruz. Öğretim elemanlarının ek ödemelerinin artırılması, geliştirme ödeneğinin süresinin uzatılması, sendika temsilcilerinin disiplin kurullarına katılımı, jüri üyeliklerine ücret ödenmesi, lojman tahsisinde idari personele yüzde 15 kontenjan ayrılması, lojman komisyonuna sendika temsilcisinin katılması, 50/d’li araştırma görevlilerinin 33/a’ya geçişi ve sözleşmeli çalışanların kadroya geçirilmesi gibi birçok düzenlemenin hayata geçirilmesini sağladık. Akademisyenlerin ücretlerinin iyileştirilmesi, üniversite daire başkanlarına makam tazminatı verilmesi, araştırma görevlilerine yeşil pasaport hakkı tanınması, 3600 ek gösterge vaadinin yerine getirilmesi, idari personele eğitim-öğretim ve geliştirme ödeneği sağlanması, yardımcı hizmetler sınıfının kaldırılması ve üniversite idari personelinin kurumlar arası geçiş hakkı kazanması için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz.”