İzmir’de Türk Medeni Kanunu’nun 99. yılı anıldı

İzmir’de Türk Medeni Kanunu’nun 99. yılı anıldı

(İZMİR) - İzmir Büyükşehir Belediyesi, Türk Medeni Kanunu’nun kabulünün 99’uncu yıl dönümü dolayısıyla, Türk Kadınlar Birliği iş birliğiyle bir panel düzenledi.

“Medeni Kanun’un Türk Kadınının Statüsüne Katkısı ve Kadın Örgütlenmesinin Önemi” başlıklı etkinlik, Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası’nda gerçekleştirildi. Panele İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, eşi Öznur Tugay, Türk Kadınlar Birliği Genel Başkanı Sema Kendirci Uğurman, birçok sivil toplum kuruluşunun temsilcileri ve kadınlar katıldı. Konuşmacılar, Medeni Kanun’un Türkiye’de kadın hakları açısından yarattığı devrimi vurgularken, kadınların toplumsal hayatta daha fazla yer alması için mücadelenin devam etmesi gerektiğinin altını çizdi.

“Kadınlar özgürleşmeden toplum kalkınamaz”

Etkinlikte konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Türk Medeni Kanunu’nun sadece kadınlar için değil, erkekler ve toplumun tamamı için büyük bir kazanım olduğunu vurguladı. Tugay, Medeni Kanun’un kabulünün Cumhuriyet’in en köklü devrimlerinden biri olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:

"Çağdaş ve laik Türkiye Cumhuriyeti’nin en önemli temel taşlarından biri, kadınlara eşit haklar tanınmasıyla yerine oturmuştur. Kadınlar özgürleşmedikçe, toplum kalkınamaz. Erkeklerin tek başına bu ülkeyi yüceltmesi, geliştirmesi mümkün değildir. Kafasında tutsaklık yaşayan, özgürlüklerinden mahrum bırakılan bir annenin yetiştirdiği evlatlardan beklenen olgunluğu, cesareti, aklı ve bilgiyi beklemek de mantıklı değildir."

“Türk Medeni Kanunu, kadınlar için bir milattır”

Başkan Tugay, 17 Şubat 1926’da kabul edilen Türk Medeni Kanunu’nun, Mustafa Kemal Atatürk’ün dehası ve ilericiliği sayesinde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin yaptığı en köklü değişikliklerden biri olduğunu belirtti. Bu kanunun yalnızca hukuki bir düzenleme değil, Türk kadını için bir milat ve laikliğin belgesi olduğunu vurgulayan Tugay, şu sözleri kaydetti:

“Türk Medeni Kanunu, aile yapısına eşitlik ve adalet getiren bir devrimdir. Atatürk, toplumun çağdaşlaşması için önce kadını ikinci sınıf vatandaş olmaktan çıkarıp ona hak ettiği değeri vermiştir. Kadın-erkek eşitliğini sağlayan bu devrim, Atatürk’ün 1 Mart 1924’te TBMM kürsüsünden yaptığı konuşmada açıkça ifade edilmiştir: ‘Hukuk işlerini oluruna bırakmak ve hurafelere bağlılık, milletlerin uyanmasını engelleyen en ağır kâbustur. Türk milleti, üzerinde kâbus bulunduramaz.’”

"Kadın hakları mücadelesi bitmedi, biz asla vazgeçmeyeceğiz"

Türk Medeni Kanunu’nun kabulüyle kadınların mahkemelerde tanıklık yapma, miras ve boşanma haklarının erkeklerle eşitlendiğini, tek eşle evlilik esasının benimsendiğini ve resmi nikahın zorunlu hale getirildiğini belirten Tugay, “Bugün hala kadınların iş gücüne katılım oranı yüzde 50’ye bile ulaşmamış durumda. Kadınlar, erkeklere göre daha düşük maaş alıyor, siyasal temsiliyette geri planda bırakılıyor. Kadın cinayetleri ve şiddet vakaları sürüyor. İstanbul Sözleşmesi’ne geri dönülmesi ve 6284 sayılı yasanın eksiksiz uygulanması gerekiyor. Kadın hakları mücadelesi bitmedi, biz asla vazgeçmeyeceğiz” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden kadınlara destek

İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak kadınların toplumsal hayatta daha fazla söz sahibi olması, ekonomik bağımsızlığını kazanması ve her alanda daha güçlü bireyler olması için projeler ürettiklerini söyleyen Tugay, kadına yönelik şiddeti önlemek amacıyla bilinçlendirme çalışmaları yaptıklarını, şiddet gören kadınlara hukuki ve psikolojik destek sağladıklarını ve kadın kooperatiflerini desteklediklerini dile getirdi.

Tugay, konuşmasını Cumhuriyet’in hukuk alanındaki öncülerinden biri olan Mahmut Esat Bozkurt’u anarak tamamladı:

“Bu büyük hukukçu, Kurtuluş Savaşı’nda Kuva-yi Milliye mücadelesini örgütlemiş, Atatürk’ün güvenini kazanmış ve Medeni Kanun’un çıkmasında en büyük rolü üstlenmiştir. Onun ve Atatürk’ün mücadelesini unutmamak, bu kazanımları korumak ve ilerletmek hepimizin görevidir. Yaşasın laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti! Yaşasın eşitlik ve adalet!”

"Bu mücadeleyi sonsuza kadar sürdüreceğiz"

Türk Kadınlar Birliği Genel Başkanı Sema Kendirci Uğurman ise şu ifadeleri kullandı:

"Cumhuriyet, büyük bir dönüşüm sürecidir. Ancak unutulmamalıdır ki, Türk Medeni Kanunu, kadın devriminin temel taşıdır. Kadınların özgürlüğünün, kimliğinin ve haklarının yasal güvencesidir. Medeni Kanun’un kabulüyle birlikte, kadınlar eğitimden iş hayatına, siyasetten sosyal hayata kadar pek çok alanda söz sahibi olmuş ve bu haklarını korumak için mücadele etmeye devam etmiştir. Bugün bizler de aynı ruhla, Medeni Kanun’un kadın hakları açısından daha da ileri taşınması için mücadelemizi sürdürüyoruz. Tarihten aldığımız ilhamla taleplerimizi dile getiriyor, haklarımız için mücadele ediyor ve başarıya ulaşıyoruz. Bugünkü başarılarımızı, neler yaptığımızı ve bundan sonra neler yapacağımızı konuşacağız. Bu mücadeleyi sonsuza kadar sürdüreceğiz ve bu uygar ülkenin geleceği için hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz."