Uzman isimler, yangın facialarının nasıl önleneceğini anlattı... Prof. Dr. Kaya: "Yapısal tedbirler almak gerekiyor"

Uzman isimler, yangın facialarının nasıl önleneceğini anlattı... Prof. Dr. Kaya: "Yapısal tedbirler almak gerekiyor"

(ANKARA) - Bolu Kartalkaya Kayak Merkezi'nde çıkan ve 10 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan yangın sonrası, afet öncesi ve sırasında alınacak tedbirleri akıllara getirdi. Yangın öncesinde alınacak önlemlerle birlikte yangın sırasında ve sonrasında yapılacakları konunun uzmanları anlattı. Binaların yangından korunması için işletmelerin üzerine sorumluluklara ilişkin olarak Ondokuz Mayıs Üniversitesi Afet Eğitim ve Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Üyesi Profesör Doktor Afşin Ahmet Kaya, Yangın Eğitici Eğitmeni Muhammet Ortaç ve A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Seçkin Sevencan'dan önemli uyarılar geldi.

Bolu'da Kartalkaya Kayak Merkezi'ndeki Grand Kartal Otel'de çıkan yangında 237 kişinin konakladığı otelde 66 kişi hayatını kaybederken 1'i ağır 51 kişi yaralandı. Yangın facialarının yaşanmaması yapılabileceklere ilişkin uzmanlar ANKA Haber Ajansı'na konuştu.

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Afet Eğitim ve Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi Üyesi Profesör Doktor Afşin Ahmet Kaya, "Güvenlik Kültürü" noktasında eksikliklerin olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:

"Böyle olayların temelinde bizim bir güvenlik kültürü eksikliğimiz var. Yaşamımızın her anında bu alanında sağlıklı ve güvenli nasıl yaşarız? Bunun temelinde güvensiz durum ve güvensiz davranış dediğimiz 2 temel var. Bunlar kazaların kök nedeninde yer alır. İnsanların neden olabileceği durumlarla, mekanın fiziksel koşullarının neden olabileceği sıkıntılar var. Bu sıkıntılar özelinde baktığımızda kazalar olası afetler sıralanabilir. Bunları yaşadığımız olay çerçevesinde düşündüğümüz zaman ne olabilir? Oteller insanların sezonluk olarak gittiği, sezonluk düşünüldüğünde yoğunluğun çok fazla olduğu çok fazla insanın ikamet ettiği eğlendiği ve dinlendiği alanlar. Bu alanların içerisindeki insanlar bir sirkülasyon içinde hızla değişiyor. Dolayısıyla buralarda meydana gelecek olaylar içinde güvensiz davranış çok ön planda. O halde güvensiz durumun önüne geçmemiz lazım. Yapısal tedbirler almak gerekiyor.

"Sezon gelmeden kontrol yapıldığından emin olmamız lazım"

Binaların yangından korunması hakkında yönetmeliğimiz var. Yönetmelik otel gibi yerler için bazı şartlar ortaya koymuş. Diyor ki yönetmelik 'Özellikle yatak odalarının duvarları en az 60 dakika yanmaya dayanıklı malzemeyle kaplansın'. Yan odada yangın varken sizin odada herhangi bir ateş kaynağı olmasa bile yeterli derecede ısı ve oksijen varsa tülleriniz tutuşmaya başlar, mobilyalar tutuşmaya başlar. 'İç koridora açılan kapılar da en az 30 dakika yangına karşı dayanıklı malzemeden üretilmiş olacak' diyor. '2 katlı ve 20’den fazla yataklı bir alanda her katta en az 2 tane yangın merdiveni olması gerekiyor' diyor. 'Yangından çıkış alanlarının kapıları yanmaya karşı dirençli olsun, kapıların contaları hava geçirmez olsun' diyor. Yönetmelik, 'Yangın esnasında devreye girecek lokal olarak o bölgede yangının söndürülmesinde yardımcı olacak yangın söndürme sistemleri olsun' diyor. Bu sistemlerin tek başına olması yeterli değil. Diyor ki 'Bunlar varsa bile bunların kontrolünün sağlanması lazım.' Tek başına bir erken uyarı sistemi duman, yangın dedektörü veya sadece bir sprinkler sistemi değil bütün bu sistemin tamamının sorunsuz çalışıyor olduğunu denetleyerek yapacağız. Sezon gelmeden, yaşadığımız teleferik kazası gibi kontrol yapıldığından emin olmamız lazım. Kağıt üzerinde bir kontrolden bahsetmiyoruz. Bunun dışında yönetimsel bir sürece ihtiyacımız var böyle büyük tesislerin, konaklama merkezlerinin yönetilmesinde o bölgede o alanda çalışan kişilerin sadece hizmet sektöründe yapacakları işlerle ilgili değil aynı zamanda bu arama kurtarma, tahliye, müdahale gibi alanlarla ilgili kısımlarda yetkin olmaları gibi özelliklerini istiyoruz. Diyoruz ki bunları yapabilen tesis acil durumlarla, afetlerle, kriz anlarıyla baş edebilir. Bu noktada sistemlerin çalışmasının farkında değilsek, çalışalarımızın bu tarz eğitimleri alıp almadığı bu tarz yeteneklerinin olup olmadığını bilmiyorsak bu sefer biz kırılgan, zayıf işletme haline geliyoruz."

Sadece işletmelere değil vatandaşlara uyarılarda bulunan Kaya, vatandaşların gittikleri noktalardan kendi güvenlikleri için yapması gerekenlere ilişkin olarak şunları kaydetti:

"İşletme eğer bize benzeri süreçleri yönetecek kişilerle yardımcı olursa bu ekipler bize yönlendirme yaparsa sonrasında ekiplerin hızlı ve etkin müdahalesiyle bu bahsettiğimiz olayların önüne geçmek kolay olacaktır. Bizim bunları yapabilmemiz için gerekli olan en önemli unsurun alınacak tedbirlerin bizim için önemli olduğunun farkına varmamız. Güvenlik kültürü kişinin kendinde böyle bir olayı yeteneği gerekli görmesi. Gideceği bir tesiste böyle bir kroki var mı bunu isteyecek, acil durum eylem planları yapılıyor mu? Bunlar dönemlik çalışan tesisler, kış yoğunluğu ile belirli dönemlerde çalışanların sayısını artırabiliyor. Çalışanların sayısı artarken çalışanların güvenlik özelinde sertifikaları veya bu davranışları doğru sergileyebileceğinden emin olabiliyor mu? Bütün bunları üst üste koyduğumuzda bunların yapılıp yapılmadığını denetleyen bir mekanizma var mı, yok mu soru işaretini ortadan kaldırdığımızda istediğimiz rahatlığı yaşayabiliriz. Vatandaş bunu istemeli, bunun olduğu yeri tercih etmeli. İşletmeler bunu dediğimizde bu sefer güvenlik kalitesi yarışına girecekler. Bugün yaşadığımız olay bize şunu gösteriyor dinlenmek için tatil için gittiğimiz bir yerde çok feci bir olayla karşılaşabiliriz."

"Yönetmelik gereği yılda 1 kez yangın ve tahliye tatbikatı yapılmalı"

Yangın tatbikatlarının yapılması gerektiğini vurgulayan Yangın Eğitici Eğitmeni Muhammet Ortaç, şöyle konuştu:

"Yangın, ciddi bir felakete neden oldu. Fakat bu felaketin ilk olmadığını ve son olmayacağını da artık biliyoruz çünkü Türkiye’de yaşanan bir kazadan sonra birkaç ay boyunca hemen o kazayla ilgili önlemler alınır, daha sonra unutulur gider. Tıpkı asansör kazaları, maden kazaları veya buna benzer diğer yangınlarla alakalı önlem alındığı gibi. Bizim için önemli olan burada yangının çıkmasına engel olabilmektir. Eğer yangın, aldığınız bütün önlemlere karşı çıkıyorsa, yani ummadık bir yerden bir yangın çıkmışsa yangına müdahale de son derece önemlidir. Yangına müdahale etmek istediğiniz zaman, müdahale edemiyorsanız yangın büyümüş bir yangınsa, profesyonel ekiplerin işiyse veya profesyonel ekiplerin dahi müdahale etmekte zorluk yaşayacağı bir yangınsa yapmamız gereken tek şey can güvenliği olacaktır. Yani tahliye olmamız gerekecektir. Yangınlarla alakalı eksikliğimiz var, yönetmelik gereği yılda 1 kez bütün işletmelerin yangın ve tahliye tatbikatı yapması zorunludur. Bunu yaparken çok ciddiye almadığımızı görüyoruz. Fakat bu tatbikatlarda özellikle büyük eksiklikleri görürsünüz, eksiklik görmezseniz yangın anında zorluk yaşarsınız."

İşletmelere çalışanlarının yangın konusunda eğitilmesi noktasında önerilerde bulunan Ortaç, profesyonel ekipmanların önemine dikkati çekerek açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Bir yangın, tahliye ve kriz masasının oluşturulması nasıl müdahale edilmesi gerektiği noktasında bilgi verilmesi gerekiyor. Bütün işyerlerinde acil durum ekipleri hazırlanıyor. Oysa otel veya benzeri yerlerde insanların çok fazla bulunduğu alanlarda acil durum ekiplerinin neredeyse profesyonel ekiplerle aynı eğitimi alması, ekipmanlarının bulunması ve bütün binaya hakim olmaları gerekmektedir. En büyük problem bu yangını dikkate almamak, yangın başlangıç aşamasında söndürememek ve tahliye olamamaktır. Alarm sisteminin çalışmaması büyük bir hatadır. İnsanların ihmalkarlığı ve denetim yetersizliği, denetim yapılmaması veya orada gözardı edilen konular olabiliyor. Ruhsat aldıktan sonra uygulanmayan kurallar sürekli olarak denetlenmeyen yerler bizim için yangının felakete dönüşmesinde en büyük rol oynayan durumlardan biridir. Yangın söndürme cihazlarının otomatik olmasını tavsiye ediyoruz. Personellerin eğitilmesi, acil durum ekip listesinde olanların takbikat yapması, eksiklerin not edilmesi ve kısa sürede eksikliklerin giderilmesini tavsiye ediyoruz. İş yerlerinde ayda 1 çalışan tarafından yangın söndürme cihazlarını kontrol edilebilirsiniz önerisi yapıyoruz."

"Sık denetimlere, ciddi cezalara, otel kapatmalara kadar giden ciddi yaptırımlara gitmemiz gerekecektir"

Ortaç, "Oteller ne kadar bu standartlara uyum sağlıyor bununla alakalı ciddi bir boşluk, eksiklik, ihmalkarlık var. Biz otellerin daha çok müşteri çekmek amacıyla birçok alanda yayıldığını görebiliyoruz. Fakat müşterilerin can güvenliği ne kadar alındı veya çalışanların can güvenliği ne kadar alındı bu konuda ciddi bir boşluğumuz var. Bunu doldurabilmemiz için sık denetimlere, ciddi cezalara, otel kapatmalara kadar giden ciddi yaptırımlara gitmemiz gerekecektir. Bu yangın ilk değil son olmayacak biliyoruz. Bunların tamamı denetimle giderilecek şekilde tekrar yapılabilir. Ne kadar iyi personeliniz olursa olsun ekipmanınız yoksa yine bir hiç olursunuz bunlar organizasyon işidir. Ekip listesinin oluşturulması, kriz masalarının oluşturulması, herkesin kendi görevini bilmesi, görevi yapacakların eğitim alması, yangın söndürme cihazlarıyla yangın söndürme tatbikatlarının yapılması noksanlıkların giderilmesi son derece önemlidir" diye konuştu.

"Bu tür önlemlerin alınması yangın sırasında en az zararla olayın atlatılmasını sağlayacaktır"

A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Seçkin Sevencan ise yangının en az zararla atlatılması için alınması gereken önlemleri şu ifadelerle aktardı:

"Otel bir işletme ve metrekare alanı yükseldikçe binaların yangından korunma şartları var. Ruhsatı da ona göre alıyorlar. Bu otel turizm işletme raporu aldıysa, itfaiye raporlarından da geçmiş olması gerekiyor. Yangın merdivenleri olması lazım. Yangına dayanıklı kapıları olmalı. Her katta yönlendirici levhaların ışıklı ve sesli olması, acil çıkış kapılarını gösteren işaretlerin levhaların olması gerekiyor. Otelin büyüklüğüne göre otomatik söndürme sistemlerinin otoparktan tüm katlara kadar olması gerekiyor. Yangın dolabı yönetmelikte olması gereken en önemli önlemler arasında. İşletmenin de yapması gereken şeyler var. Yangın anında kullanılacak malzemelerin en az 6 ayda bir kontrollerinin yapılması gerekiyor. Yangının çıkabileceği alanlarda, risk analizine göre otomatik yangın sistemlerinin çalışması çok önemli. Personel sayısına göre yangın eğitimi verilmeli, acil durum ekiplerinin oluşturulması gerekiyor. Normalde acil durum yönetmeliğine göre ekip listeleri oluşturulmalı. Söndürme ekibi, kurtarma ekibi gibi. Burada en önemli nokta tahliye. Misafirlerin yönlendirilmesi, acil çıkış noktalarından çıkarılması için bir ekip kurulmalı. Bolu'daki yangını müfettişler inceleyecektir. Müfettişlerin raporu sonrası oradaki yangınla ilgili her şeyi belirlenecektir. Bu tür önlemlerin alınması yangın sırasında en az zararla olayın atlatılmasını sağlayacaktır."