Almanya’da yükselişteki aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi'nin (AfD) yasaklanması tartışmaları alevlendi
Haber: İlhan Baba
(BERLİN)- Almanya’da yükselişteki aşırı sağcı Almanya için Alternatif Partisi’nin (AfD) yasaklanması girişimi, kamuoyunda ve siyasette hararetli tartışmalara yol açıyor. AfD'nin yasaklanmasına ilişkin önerge önümüzdeki hafta Federal Meclis'te görüşülecek. Almanya'da biryandan özgürlükçü demokratik düzenin korunması tartışmalarını yaşanırken, bir yandan da AfD’nin son aylarda yapılan kamuoyu anketlerinde oy oranını artırarak yüzde 21 seviyelerine ulaşması dikkat çekiyor.
Sosyal Demokrat Parti (SPD)’li milletvekili Carmen Wegge’nin öncülüğünde farklı partilerden milletvekillerinin imzasını taşıyan önerge, Bundestag’ın AfD’nin yasaklanması için Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunmasını talep ediyor. Wegge’nin hazırladığı önergede, AfD’nin özgürlükçü demokratik düzeni ortadan kaldırmaya yönelik anayasa karşıtı bir parti olduğu belirtiliyor. AfD’nin, göçmenlerin, engellilerin ve eşcinsellerin insanlık onurunu hedef alan tutumları ve Hitler dönemi NSDAP’nin izlerini taşıyan söylemleriyle demokrasiyi tehlikeye attığı vurgulanıyor.
SPD’den AfD’ye ağır eleştiriler
Carmen Wegge, önergesinde AfD’nin açıkça anayasa karşıtı bir parti olduğunu ve özgür demokratik temel düzeni tehdit ettiğini ifade etti. Partinin, Nazi dönemindeki nasyonal sosyalist hareketin izinden giderek, demokrasiyi araçsallaştırma amacı güttüğünü ileri sürdü. Bu bağlamda AfD’nin faaliyetlerinin, demokratik düzeni "aktif, mücadeleci ve saldırgan bir şekilde" ortadan kaldırmaya çalıştığı yönünde bir inceleme yapılması gerektiği belirtiliyor. Parlamento önergeyi kabul ederse, Almanya’nın Karlsruhe kentindeki Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulunulacak. Mahkemenin davayı kabul etmesi durumunda, AfD’nin aktif olarak demokratik sisteme karşı tehdit oluşturup oluşturmadığı değerlendirilecek.
AfD’nin yasaklanması hukuki engellerle karşı karşıya
Almanya’da bugüne kadar yalnızca iki parti yasaklandı. 1956’da Nazi dönemi sonrası kurulan "Sozialistische Reichspartei" ve Stalinci "Komünist Alman Partisi" kapatılmıştı. Anayasa Mahkemesi’nin kriterlerine göre, bir partinin yasaklanabilmesi için demokratik düzeni doğrudan ve saldırgan bir şekilde tehdit etmesi gerekiyor. Bu yüksek yasal engeller, AfD’nin yasaklanması sürecini oldukça karmaşık hale getiriyor.
Başbakan Scholz ve kamuoyu tartışmaları
Federal Başbakan Olaf Scholz, geçtiğimiz Aralık ayında bir parti yasağı sürecine karşı olduğunu açıklamıştı. Scholz, AfD gibi partilerin yasaklanmasının çözüm olmadığını, demokratik yollarla mücadele edilmesi gerektiğini savunuyor. Buna karşın, SPD’li Wegge’nin sunduğu önergenin Bundestag’da görüşülmesi durumunda, kamuoyunda bu tartışmalar daha da alevlenebilir.
AfD’nin yasaklanması durumunda, aynı kadroların başka bir parti adı altında yeniden örgütlenebileceği de tartışmalar arasında yer alıyor. Uzmanlar, partilerin yasaklanmasının uzun vadede etkisiz kalabileceği görüşünde birleşiyor.
AfD’nin oy oranları ve gelecek hafta kritik süreç
2021 seçimlerinde yüzde 10,3 oy alan AfD, güncel anketlere göre yüzde 21 seviyelerine ulaşmış durumda olan AfD için Parti yasağına ilişkin önerge, gelecek hafta Alman Federal Meclisi’nin gündeminde yer alabilir. AfD’nin yasaklanmasına yönelik sürecin başlatılması, Almanya’nın siyasi gündeminde uzun süre tartışılacak gibi görünüyor.