Arıkan: Eli silah tutanların serbest bırakılmasının konuşulduğu bir dönemde, eli kalem tutanlar içeri atılıyor

ANKARA, (DHA)- SAADET Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, “Son iki yılda yaşadıklarımızın özetini; işte son iki haftada yaşıyoruz. Örgüt liderleri için ‘özgürlüğün’ konuşulduğu bir dönemde, siyasetçiler için ‘yasaklar’, ‘partiler’ için kayyumlar konuşuluyor. Eli silah tutanların serbest bırakılmasının konuşulduğu bir dönemde, eli kalem tutanlar içeri atılıyor” dedi.
DEVA, Gelecek ve Saadet partisinin kurduğu Yeni Yol Partisi'nin iftar programı, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan'ın katılımıyla Ankara'da gerçekleştirildi. Başkent’teki bir otelde gerçekleştirilen iftar programında konuşan Babacan, "Ülkemiz zor dönemler yaşıyor. Demokrasi öyle önemli bir değer ki; bazen sadece seçimden ibaret gibi anlaşıldığında, o kıymetli değere yazık oluyor. Sandık, seçim demokrasinin kutsalı ama demokrasi ancak hukukla beraber değer buluyor. Demokrasi ancak insan onurunun yaşadığı temel hak ve özgürlüklerin gözetildiği bir ülkede gerçek değerini buluyor. İfade özgürlüğünün, basın özgürlüğünün tam yaşandığı bir ülkede gerçek anlamda tam demokrasi oluyor. Demokrasi önemli ama hukuk ve adalet olmadan demokrasi işlemiyor. Sandıktan çıkanlar eğer hukuku tanımazsa, adaletli yönetmezlerse, halkın eliyle seçilenler ülkenin sorunlarına çözüm üretemiyor, tam tersine kendileri yeni sorun üretebiliyor" dedi.
ARIKAN: HAKSIZLIK VE HUKUKSUZLUĞU KİM YAPARSA KARŞISINDA OLURUZ
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan ise "Son iki yılda yaşadıklarımızın özetini; işte son iki haftada yaşıyoruz. Örgüt liderleri için ‘özgürlüğün’ konuşulduğu bir dönemde, siyasetçiler için ‘yasaklar’, ‘partiler’ için kayyumlar konuşuluyor. Eli silah tutanların serbest bırakılmasının konuşulduğu bir dönemde, eli kalem tutanlar içeri atılıyor. Biz kimsenin savunucusu değiliz. Adaletsizlik, hukuksuzluk, zulüm; kimden gelirse gelsin, kime yapılırsa yapılsın, siyasi düşüncesine, rengine, milletine bakmaksızın yanında oluruz. Haksızlık ve Hukuksuzluğu da kim yaparsa yapsın onun karşısında oluruz. Bizim, çabamız; adaletine güvenilir, hukukuna sığınılır, tarafsız bir yargısı olan Türkiye’dir. Biz, bu iktidarın geçmişini ve bugününü, anlayışını ve işleyişini en iyi bilen, en iyi tanıyan grubuz. Dolayısıyla Türkiye Büyük Millet Meclisi başta olmak üzere, bizlere çok büyük görevler düşmektedir. Devleti, sadece ‘kendi otoriteleri’ olarak görenleri; bin yıllık devlet geleneğine oturan Türkiye’mizi, kendi partilerinin bir organı olarak görenleri; mahkemeyi, kadıya mülk görenleri; kaynaklarımızı, sırf birilerine şirin görünmek için peşkeş çekenleri ilk seçimde, tarih sahnesinde hakkettikleri yere göndermek bizim en önemli vazifemizdir" diye konuştu. (DHA)