Genel-İş, "Dünya Kadınlar Günü" paneli düzenledi: “Hep birlikte mücadeleyi büyütme zamanı"

Genel-İş, "Dünya Kadınlar Günü" paneli düzenledi: “Hep birlikte mücadeleyi büyütme zamanı"

(ANKARA) – DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, DİSK’in 7 Mart’ta yapacağı Kadın Grevini hatırlatarak, "Kadın durursa hayat durur, bunu hep beraber gösterelim” ifadelerini kullandı. DİSK/Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan ise "Kadınların tarih boyunca verdiği mücadeleler, sadece kadınlar için değil, tüm insanlık için büyük bir ilham kaynağı olmuştur" dedi.

DİSK/Genel-İş, 8 Mart’a giderken kadın belediye işçilerinin katıldığı ve akademisyenlerin konuk olduğu bir panel düzenledi. Panel, DİSK İç Anadolu Bölge Temsilcisi Birgül Kaya’nın açış konuşmasıyla başladı. Kaya konuşmasında, "Kadın mücadelesinin sadece bir gün değil, her gün süren bir direniş olduğunu söyledi. Kadınlar, sendikal mücadelede her zaman en ön safta yer aldı. Bugün de eşit işe eşit ücret, güvenceli çalışma, kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığa son verilmesi için mücadelemiz sürüyor" ifadelerini kullandı.

"Kadınların tarih boyunca verdiği mücadeleler, tüm insanlık için büyük bir ilham kaynağı olmuştur"

Birgül Kaya’nın ardından kürsüye çıkan DİSK/Genel-İş Genel Başkanı Remzi Çalışkan, toplu iş sözleşmelerinde kız çocuklarının eğitimine destek verilmesine ve kadına yönelik şiddetin önlenmesine dair ilk düzenlemeleri hayata geçiren sendikanın Genel-İş olduğunu ifade etti. Çalışkan sendikanın tüzük değişikliğinin ardından kadın komisyonlarının kurulduğunu ve kadın mücadelesini büyümesi için sonuna kadar destekleyeceklerini aktardı. Çalışkan, kadın emeğinin ucuz işgücü haline getirildiğini, kadınların yoksulluğa mahkum edildiğini ve kadın emeğinin yok sayıldığını vurguladı.

"Bu geleceğin en büyük gücü kadınlardır"

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, "Bugün çalışan, emekli ve kadın yoksulluğunu konuşuyoruz. Kadınlar, daha işe alım sürecinde ayrımcılığa maruz kalıyor ve çalışma hayatında eşitsizliklerle karşılaşıyor. Ancak artık hep birlikte mücadeleyi büyütme zamanı. Görünmeyen emeğimizin yükünün daha da arttığı bir dönemden geçiyoruz. Bu nedenle, emek mücadelesiyle kadın mücadelesinin kesiştiği noktada kadın grevi çağrısı yaptık. Bu çağrımız, sosyal politikaların hayata geçirilmesi ve görünmeyen emeğin görünür hale gelmesi içindir. Attığımız bu adım, önemli bir karşılık buluyor. Bu ülkenin aydınlık geleceği; sendikal hak ve özgürlüklerin var olduğu, adaletin, barışın ve eşitliğin sağlandığı bir ülkedir. Ve bu geleceğin en büyük gücü kadınlardır. Daha fazla kadın işçi sendikalı olmalı, DİSK’li olmalıdır" ifadesini kullandı.