İstanbul- Pendik'te mühendis Ecem Sultan'ın ölümüne neden olan sanık 2'nci kez hakim karşısında
Leyla YILDIZ / İSTANBUL, (DHA)- PENDİK'te, skuter ile seyir halinde olan mühendis Ecem Sultan Çamlı'ya (28), kullandığı TIR'la çarptıktan sonra yaklaşık 50 metre sürükleyerek ölümüne neden olan Hasan Furkan Çolak'ın, 'Taksirle ölüme neden olma' suçundan 6 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın 2'nci duruşması görüldü. Hasan Furkan Çolak savunmasında "Kazazede çarpma sırasında benim önümde değildi. Benim aracımın önünde olsa onu fark ederdim. Kaza önlenebilirdi. Benim aracımda kamera sistemi yoktu. Bilirkişi raporunda aracın kör nokta sisteminin olmadığı belirtilmiştir. Olayı bu anlattığım şekliyle sınırlı olarak kabul ediyorum. Tahliyeme karar verilmesini talep ediyorum" dedi. Ecem Sultan Çamlı'nın babası Mahmut Çamlı ise, "Kızımın vefatına sebebiyet olan sanığın trafiğe girmemesi gereken saate trafiğe girdiği, durmaması gereken şeritte durduğu ve mevcut hız limitini aştığı, ayrıca arkadan yaklaşma mesafesini ihlal ederek çarptığı, mevcut bilirkişi raporunda sabittir. Sanığın bütün bu kuralları bilmesine rağmen kuralları çiğneyerek birinin ölümüne sebep olmasının taksirli bir suç olmasını kabul etmiyorum. Bu kadar kural çiğneyen birinin taksirli bir suçtan yargılanmasını kabul etmiyorum" ifadelerini kullandı. Mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına ve eksikliklerin giderilmesi için duruşmanın 14 Nisan 2025'e ertelenmesine karar verdi.
Pendik'teki bir şirkette sistem mühendisi olarak çalışan 28 yaşındaki Ecem Sultan Çamlı'ya, 06 Kasım 2024 saat 08.45 sıralarında Kurtköy'deki evinden çıkıp sukuteriyle işe giderken Yenişehir Mahallesi, Osmanlı Bulvarı'nda TIR çarptı. Hasan Furkan Çolak'ın (24) yönetimindeki dorsesiz TIR'la çarptığı Çamlı, 150 metre sürüklendikten sonra TIR'ın altında kaldı. Ağır yaralanan Çamlı, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybederken gözaltına alınan TIR şoförü Çolak, 'taksirle öldürme' suçlamasıyla tutuklandı. Hasan Furkan Çolak bugün 2'nci kez hakim karşısına çıktı. Anadolu 69. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, sanık Hasan Furkan Çolak tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Müşteki baba Mahmut Çamlı ve taraf avukatları ise duruşma salonunda hazır bulundu.
'YERDEKİ KADINI GÖRDÜM YANINA GİTTİM YAŞIYORDU'
Tutuklu sanık Furkan Çolak savunmasında, "Ben bir lojistik firmasında TIR şoförü olarak çalışmaktaydım. Olay tarihinde sabah saat: 08.30 sularında evimden işe gitmek için dorse çekicisi ile yola çıktım. Cumhuriyet Bulvarı üzerinden 400- 450 metre kadar sağ şeritten seyrimi sürdürürken, sol şeride geçerek Osmanlı Bulvarı'na giriş yaptım. Osmanlı Bulvarı 3 şeritten oluşan bir yoldur. En sağ şeritte park halinde araçlar vardı. Orta şeritte ise seyir halinde araçlar vardı. Ben en soldan göbekten dönüş sağladım. Orta şeritte seyreden araçların üzerine gelmemek için sol şeritten Osmanlı Bulvarı'na giriş yaptım. Seyrimi sürdürürken birkaç kez sağ seride geçmek istedim. Sağ şeritteki araçlar hareket halinde olduğu için boşluk bulamıyordum. Seyrimi sol şeritte sürdürmeye devam ettim. Kısa bir süre sonra otoban yoluna döneceğim için seyrimi sol şeritte sürdürdüm. Atlantis Kavşağı denilen yerde birkaç yolcu minibüsüne ve araca yol verdikten sonra önümdeki araçların hareket etmesiyle bende yoluma devam ettim. Döner kavşaktan çıktıktan 40-50 metre sonra sola dönecektim. Önümde trafik lambaları vardı. Kırmızı yanıyordu. Kırmızı ışıkta bekleyen araçlarda vardı. Ben kırmızı ışıkta bekleyen araçların arkasında durdum. Kısa bir süre sonra yeşil yanınca ayna kontrolümü yaptıktan sonra önümdeki araçlarla birlikte hareket ettim. Takip mesafemi korudum. O sırada arkamdan seyreden araç bana korna çaldı. Sağ aynaya baktım, bir cisim gördüm. Elektrikli skuter olduğunu öncelikle fark edemedim. Ancak hemen durdum. Aracımdan indim. Yerdeki kadını gördüm. Yanına gittim. Yasıyordu. İyi olup olmadığını sordum. Nefes almakta zorlandığını söyledi. Orada bulunan kişilere ambulans çağrılıp çağrılmadığını sordum. 'Çağrıldı' dediler. Bir süre sonra ambulans geldi. Ambulans şoförü kazazedenin yakında bulunan bir özel hastaneye götürüleceğini söyledi. Ambulans yola çıktı. Ben ise polisi bekledim. Kazazede çarpma sırasında benim önümde değildi. Benim aracımın önünde olsa onu fark ederdim. Kaza önlenebilirdi. Ben sola döneceğim için kaza öncesi sol şeritteydim. Benim aracımda kamera sistemi yoktu. Bilirkişi raporunda aracın kör nokta sisteminin olmadığı belirtilmiştir. Olayı bu anlattığım şekliyle sınırlı olarak kabul ediyorum. Tahliyeme karar verilmesini talep ediyorum" dedi.
'KIZIMLA KONUŞMASI MÜMKÜN DEĞİLDİR'
Ecem Sultan Çamlı'nın babası Mahmut Çamlı, "Kızımın vefatına sebebiyet olan sanığın trafiğe girmemesi gereken saate trafiğe girdiği, durmaması gereken şeritte durduğu ve mevcut hız limitini aştığı, ayrıca arkadan yaklaşma mesafesini ihlal ederek çarptığı, mevcut bilirkişi raporunda sabittir. Dolayısıyla raporun sonunda asli kusurlu olarak addedilmiştir. Kızım Ecem Sultan Çamlı'nın olay yerine nasıl gelmek zorunda kaldığı tam olarak bilinmediği halde, kızım olay sonucu bedelini hayatı ile ödemiş ve başlangıç noktasını göremediğimiz bu olayda tali kusurlu olarak suçlanmıştır. Kızım Ecem Sultan'a yüklenen tali kusuru da kabul etmiyoruz. Aynı zamanda sanığın bütün bu kuralları bilmesine rağmen kuralları çiğneyerek birinin ölümüne sebep olmasının taksirli bir suç olmasını kabul etmiyorum. Bu kadar kural çiğneyen birinin taksirli bir suçtan yargılanmasını kabul etmiyorum. Kızımın vefat ettiği hastanede kan tahlili yapıldığında alkol ve uyarıcı madde kullanmadığı tespiti yapılmış. Sanığın aynı testlere tabi tutulmadığı, dolayısıyla uyuşturucu ve uyarıcı maddenin geriye dönük olarak 3 ay içerisinde tespit olanağı varken emniyet ve savcılık bu durumu göz ardı etmiştir. Kızımın son görüntüsü, TIR'ın arkasında yerde yatarken çekilen görüntüdür. Ayrıca olayda yarım metre mesafe ile takip ederken mesafeyi kapattığı, kızımın sarsıldığı, sonra kızımı sürüklediği bilirkişi raporunda da ifade edildiği gibi 43 metre sürüklendiği ve direndiği, sonrasında TIR'ın ısrarla ezmek istemesi karşısında dayanamamıştır. Bu kanıya varma sebebim, sürekli karşıdaki ve yandaki araçların korna çalması, arkasındaki ve yanındaki araçların 20-25 metre mesafe geride kalarak kazanın olacağını anlamaları ve algılamalarıdır. Aynı zamanda Hasan Furkan Çolak'ın kazadan önceki kavşakta ışıkta durduğu yönündeki ifadesi doğru değildir. Zira orada akıllı kavşak vardır ve bilirkişi raporunda sürekli sol şeritte olduğu belirtilmektedir. Sanık, olaydan sonra yerde yatan kızıma durumu sorduğunu, kızımın da sanığa yanıt verdiğini ve konuştuğunu iddia etmiştir. Oysa hastane kayıtlarına göre kızımın olay sonrasında soluk borusu patlamıştır. Kızımın, sanığın sorusuna yanıt vermesi, onunla konuşması mümkün değildir" ifadelerini kullandı.
'TIR SÜRÜCÜSÜNÜN AGRASİF SÜRÜŞ TARZI VARDI'
Tanık Tolga Düzgün Beyanında, "Ben kaza anını görmedim. Ben kaza anında TIR'ın 2-3 araç arkasında aracım ile seyir halindeydim. Aslında bir önceki ada da TIR ile yan yana gelmiştik. Ben o zaman sağ şeritteydim. TIR da sol şeritteydi. TIR sürücüsünün agresif bir sürüş tarzı vardı. Diğer araçların üzerine hızlı hızlı gidip duruyordu. Bende bu durumu görünce TIR'dan uzak kalmak için aracımı biraz sağa çekip araya başka araçların girmesine müsaade ettim. 2-3 araç araya girince ben de aracım ile kuyruğa girdim. TIR sağdan gelen cip tipi aracın üzerine doğru kırdı. O araçta TIR'a korna çaldı. TIR'ın önü açıldığı için bastı gitti. Aradan 10-15 saniye sonra korna sesi duydum. TIR'ın bir araca çarptığını zannettim. İleriye bakarken TIR'ın gitmeye devam ettiğini gördüm. O sırada 4-5 araç 10-15 saniye korna çaldı. Ben TIR'ın başka bir araca dokunup vurup kaçtığını düşündüm. 50 metre kadar ileride TIR durdu. Ondan sonra baktığımda yerde yatan bir insanı gördüm. Sağdan bir şoför indi. Panikle ne oluyor diye o tarafa doğru koştu. Sol taraftan 15-20 saniye sonra yelekli biri geldi. Hemen dubalar ile sol şeridi kapattı. Arka sırada bekleyen araçlara da geçin diye bağırdı. Biz de yavaş yavaş geçiş yaptık. Bu kazayı gördükten sonra sosyal medyada kaza paylaşımını gördüm. Ve bu paylaşımın altına yorum yaptım. Bu yorumum da mahkemenize beyan ettiğim hususları içermektedir. Ayrıca kaza sırasında kendi kişisel düşüncemi de yazdım. Olay hakkında bildiklerim gördüklerim bunlardır" dedi.
ERTELENDİ
Mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı 14 Nisan 2025 Tarihine erteledi.
İDDİANAME
Hazırlanan iddianamede, sanığın bir lojistik şirketine ait TIR'la seyir halindeyken, aynı şeritte seyreden skuter sürücüsü kadına aracının sağ ön kısmıyla çarpıp sürüklediği ifade edildi. Sanık ve hayatını kaybeden kadından alınan kan örneklerinde alkol veya uyuşturucu, uyarıcı madde bulunmadığı tespit edildi. Sanık Çolak'ın, asli kusurlu olacak şekilde genç kadının ölümüne sebebiyet verdiği ifade edilen iddianamede 'taksirle öldürme' suçundan 6 yıla kadar hapsi talep edildi.