Orta Doğu Öğretim Elemanları Derneği: Ülkemizin geleceğini zorla baskı altına alan siyasi karar ve uygulamalardan bir an önce vazgeçilmelidir

Orta Doğu Öğretim Elemanları Derneği: Ülkemizin geleceğini zorla baskı altına alan siyasi karar ve uygulamalardan bir an önce vazgeçilmelidir

(ANKARA) - Ortadoğu Öğretim Elemanları Derneği Yönetim Kurulu üyeleri, boykot eden öğrencilere destek için iş bıraktı. Öğretim üyeleri, öğrencilerle birlikte gerçekleştirilen yürüyüşün ardından "Ülkemizin geleceğini zorla baskı altına alan siyasi karar ve uygulamalardan bir an önce vazgeçilmesini, demokratik hukuk devletinin gerekliliği olan kurumların acilen işler hale getirilmesini talep ediyoruz. Orta Doğu Öğretim Elemanları Derneği olarak, demokratik özerk üniversiteyi, her koşulda bize yol gösteren bilimsel bilgiyi, diplomalarımızı ve diploma itibarını savunmaya devam edeceğiz" açıklamasını yaptı.

Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) öğrencilerinin 24 Mart Pazartesi günü başlattığı boykot 3. gününde devam ediyor. Ortadoğu Öğretim Elemanları Derneği Yönetim Kurulu üyeleri de boykot kararı alan öğrencilerine destek için iş bıraktı. Öğretim üyeleri, öğrencilerle birlikte yürüdükten sonra şu açıklamayı yaptı.

"Ülkemizde uzun süredir muhalefetin farklı odakları üzerine yapılan baskılar kaygı verici boyutun ötesine geçmiştir. Aynı şekilde iktidarın üniversiteler üzerinde yıllardır süren baskısı, son yaşanan gelişmelerle birlikte daha da ağırlaşmış durumdadır. İstanbul Üniversitesi'ndeki diploma iptalleri, Anayasal özerkliğe sahip üniversitelerin özgürlüklerinin siyasal iktidar tarafından nasıl boğulmakta olduğuna yalnızca bir örnektir. 28 kişinin lisans diplomasının iptali ile sonuçlanan süreç yalnızca bireylerin hukuki güvenliğine ve haklarına değil, üniversitelerin demokratik ve özerk yapılarına da müdahale anlamı taşımaktadır. Üniversiteler siyasi baskının bir unsuru ya da aracı olamaz, olmamalıdır.

Öte yandan diploma iptali ile başlayan ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve yakın çalışma arkadaşlarının tutuklanması ve görevden uzaklaştırılmalarıyla devam eden siyasi olaylar, öğrenciler başta olmak üzere halkın büyük bir bölümünün geleceksizlik ve güvencesizlik endişesini büyütmektedir. Ülkenin farklı kentlerinde, toplumun farklı kesimlerinin günlerdir yan yana sokağa çıkıyor olması, rutinleşen tutuklu yargılamaların ve itibarsızlaştırma kampanyalarının artık halkın büyük bir kesimi nezdinde karşılık bulmadığını göstermektedir.

"Toplantı ve gösteri yürüyüşü, Anayasal bir haktır"

Yapılanlar hukuki zemine taşınmaya çalışılsa da hukukçular ve meslek örgütleri bu zeminin kayganlığını her fırsatta dile getirmektedir. Kamu gücünün bu şekilde kullanılması endişe vericidir, kabul edilemez. Hatırlatalım. Toplantı ve gösteri yürüyüşü anayasal bir haktır. Ancak, görüldügü üzere yasaklama kararlarıyla bu hakların kullanımı engellenmeye ve fiilen olağanüstü hal koşulları uygulanmaya çalışılmaktadır. Oluşturulan fiili koşullarla öğrencilerimizin anayasal haklarını kullanmalarının da engellenmesi, bunu yaparken de orantısız güç kullanımı hak ihlalidir ve bizler bunu kabul etmiyoruz.

"Bilimsel bilgiyi, diplomalarımızı ve diploma itibarını savunmaya devam edeceğiz"

Sonuç olarak, ülkemizin geleceğini zorla baskı altına alan siyasi karar ve uygulamalardan bir an önce vazgeçilmesini, demokratik hukuk devletinin gerekliliği olan kurumların acilen işler hale getirilmesini talep ediyoruz. Orta Doğu Öğretim Elemanları Derneği olarak, demokratik özerk üniversiteyi, her koşulda bize yol gösteren bilimsel bilgiyi, diplomalarımızı ve diploma itibarını savunmaya devam edeceğiz."