Uzmanlar Merkez Bankasının faiz kararını değerlendirdi: TCMB enflasyon ile durgunluk tehlikesi arasında sıkışmış durumda

Uzmanlar Merkez Bankasının faiz kararını değerlendirdi: TCMB enflasyon ile durgunluk tehlikesi arasında sıkışmış durumda

Haber: Erva Gün

(ANKARA) - Uzmanlar Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 47,5’ten yüzde 45’e indirmesini ANKA Haber Ajansına değerlendirdi. Abant İzzet Baysal Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Serap Durusoy, ''Faiz indirimlerinin devam edeceği ihtimali de yüksek. Ola ki bir faiz indirimi olmasa bile makro ihtiyati tedbirlerle yola devam edilecektir'' değerlendirmesinde bulunurken, eski Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı Başkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şenol Babuşçu, ''Aylık enflasyonda yükseliş görülebilir. Geçen yılki yüzde 6,75 oranındaki aylık enflasyonuna ocak ayından baktığımızda baz etkisi gösterecek ve 3 puan kadar enflasyon ocak ayında düşüş gösterecek'' dedi. Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, ''TCMB enflasyon ile durgunluk tehlikesi arasında sıkışmış durumda. Son iki ayda politika faizi 5 puan düşürülse de hala çok yüksek bir düzeyde'' ifadelerini kullandı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan'ın başkanlığında toplanan Para Politikası Kurulu (PPK), ocak ayı politika faizini 250 baz puan indirerek yüzde 45 olarak belirledi. Ekonomist Abant İzzet Baysal Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Serap Durusoy, Eski Ziraat Bankası Genel Müdür Yardımcısı Başkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şenol Babuşçu, Güldem Atabay ve Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, Merkez Bankası'nın ocak ayı faiz kararını ANKA Haber Ajansı'na değerlendirdi.

''Faiz indirimlerinin devam edeceği ihtimali yüksek''

Prof. Dr. Serap Durusoy, Fatih Karahan’ın Londra’daki konuşmasından sonra faiz indirimin daha düşük olabileceği yönünde değerlendirme yaptığını kaydederek, şöyle konuştu:

''Fatih Karahan'ın aralık ayındaki enflasyon düşüşüne rağmen ocaktan sonra bir artış olabileceği yönündeki ifadesinden dolayı ben 150 baz puan indirim olabilir mi ihtimalini de cepte bulundurmuştum. Fakat şubat ayında bir toplantı olmayacak olmasının Merkez Bankasının böyle bir karara yöneltti denilebilir. Özellikle ocak ve şubat ayında baz etkisine rağmen enflasyonun yüksek olabileceği bugünkü karar metnindeki ifade oldukça önem taşıyor. Şunu da söylemek gerekiyor: Özellikle perakende satışlarda çok ciddi bir azalma var. Yine tüketici güven endeksinde bir azalma var. Kredi kartı kullanımında ciddi bir azalma var. Bunları düşündüğümüz zaman talep tarafının önümüzdeki aylarda baskılanmasına bağlı olarak bu faiz indirimlerinin devam edeceği ihtimali de yüksek. Ola ki bir faiz indirimi olmasa bile makro ihtiyati tedbirlerle yola devam edilecektir. Nitekim metinde de buna yer verildiğini gözlemliyoruz.''

''Ocak ayında enflasyon 3 puan kadar düşecek''

Enflasyonun aralık ayında yüzde 1 civarında geldiğini hatırlatan Prof. Dr. Şenol Babuşçu, şu değerlendirmeyi yaptı:

''Ocak ayında tahminlerim yüzde 3-4 civarında olacağı yönünde. Aylık enflasyonda yükseliş görülebilir. Geçen yılki yüzde 6,75 oranındaki aylık enflasyonuna ocak ayından baktığımızda baz etkisi gösterecek ve 3 puan kadar enflasyon ocak ayında düşüş gösterecek. Merkez Bankası da ocak ayındaki aylık enflasyonuna ilişkin elinde bilgiler mevcut şu an. O bilgilere dayanarak 250 baz puan indirim yapıldı.''

''Maliye politikasından geçen sene boyunca destek gelmedi''

Ekonomist Güldem Atabay, Merkez Bankasının aylık enflasyon verilerinde ana eğilime baktığını söyleyerek, faiz indirimine ilişkin şunları söyledi:

''Aralık ayında faiz indirimin yapıldığı metinde kasım ayında ana eğilimin yatay gittiğini söylüyor. Bugünkü faiz indiriminde de aralık ayında ana eğilimin gerilediğini söylüyor. Aynı zamanda ocak ayı enflasyonunun da beklendiği gibi yüksek olacağını ilan ediyor. Piyasanın beklentisi ya da en azından benim beklentim yüzde 4,5- aralığında bir şey olacak aylık olarak. Deniliyor ki, ‘Bunun sebebi kamu fiyat ayarlamaları, yönetilen fiyat ayarlamaları, kira ve eğitim gibi kalemlerde geriye yönelik endeksleme’. Merkez Bankasının ocak ayında enflasyonu yüksek demesine rağmen geçen sene ocak ayında yüzde 6,7 olduğu için manşet enflasyon yüzde 44’ten 41-42 aralığına indiğini göreceğiz. İlk çeyrek aylık olarak çok yüksek gelecek. Oradaki ana eğilim Merkez Bankasının faiz indirimlerine bir ara vermesine neden olacak. Israrla bu metinde de vurguluyor. Maliye politikasından geçen sene boyunca destek gelmedi ve biliyorsunuz bütçe açığı artmaya devam etti. Para politikasıyla maliye politikasının uyumsuz olduğu yani birinin enflasyona düşürmeye çalıştığı, sıklaştığı yerde diğeri çok gevşek olursa hedeflerde üç defa revizyon olması gerektiği gibi sonuçlar çıkıyor ortaya. Merkez Bankası'nın buradaki beklentisi bu sene bu desteğin geleceği. Bu desteğin gelip gelmeyeceği ne kadar geleceği bütün bunlar belirleyici olacak. Benim kafamdaki senaryo yüzde 30’un altı enflasyon görsek bile kalıcı olmayacak. Dolayısıyla Merkez Bankası beklendiği kadar bu şekilde faiz indirimine devam edemeyecek ilerleyen zamanlarda.''

''Ücretlerin çok düşük artırılmasının zaten yavaş seyreden talebi daha da zayıflatması riski var''

Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu, Merkez Bankasının faiz indirim kararını şöyle değerlendirdi:

''Enflasyon yüksek seyretmekle birlikte, 2024’ün ocak ve şubat aylarındaki yüzde 6,70 ve yüzde 4,53’ün devreden çıkmasıyla 2025 Şubat sonunda büyük olasılıkla yüzde 40’ın altına inecek. Böylelikle yüzde 45 politika faizi 5 puanın üzerinde bir reel faiz anlamına gelecek. Ücretlerin çok düşük artırılmasının zaten yavaş seyreden talebi daha da zayıflatması riski var. İhtiyaç kredileri yüzde 70 ,ticari krediler ise yüzde 55 gibi çok yüksek düzeylerde seyrediyor. Kredi kartı takibe giren borç oranı bir yılda yüzde 1,3’ten yüzde 3,1’ye yükseldi.Düşen reel gelirlerin de etkisiyle yakında yüzde 5’i geçer. Kısaca TCMB enflasyon ile durgunluk tehlikesi arasında sıkışmış durumda. Son iki ayda politika faizi 5 puan düşürülse de hala çok yüksek bir düzeyde. Hele TCMB’nin 2025 yıl sonu yüzde 21 enflasyon tahminini hatırlarsak aşırı yüksek bir oranda.''