Yeniden Refah Partili Bekin: "Öcalan'ın hedef kitlesine rahatça ulaşabilecek bir ortamın sağlanması düşünülmekte"
(TBMM) - Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Doğan Bekin, "Bize verilen bilgiler ışığında, Öcalan’ın serbest kalmayla ilgili bir iradesinin olmadığını ifade etmek istiyoruz. Zaten oradan kendisi ayrılmak istemiyor. Yalnız bu konuyla ilgili verilen mesaj, Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması değil de orada istediği zaman istediği şekilde fikirlerini beyan edebilmesidir serbestçe. Bunun sağlanması ve başta medya unsurları olmak üzere istediği hedef kitlesine rahatça ulaşabilecek bir ortamın sağlanması düşünülmektedir" dedi.
Yeniden Refah Partisi İstanbul Milletvekili Doğan Bekin, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında ABD Başkanı Donald Trump'ın Gazzelilere ilişkin açıklamaları, Trump ile Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski arasında Beyaz Saray'da yaşanan tartışma ve İsrail'in Suriye'deki yayılmacı politikalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bekin'in konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
"ABD Başkanı Trump’ın Beyaz Saray’da Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski’ye Rusya-Ukrayna savaşının sona ermesi konusunda baskı kurarken özellikle George Orwell’ın ‘Bir fili vurmak’ kitabında betimlediği, ‘Beyaz adam tirana dönüştüğünde yok ettiği şey kendi özgürlüğüdür’ ifadesinden hareketle Beyaz Saray’ın Oval Ofisi’nde Trump’un Zelenski’ye ‘Biz dünyayı yönetiyoruz, bu Amerika’nın dünyası. Savaş, biz istediğimizde bitecek’ açıklamasıyla tamamen örtüşmektedir.
ABD Başkanı Donald Trump’ın, yeni gücü üstün tutan bir anlayışla dünyaya yön vermeye çalışması akıl tutulmasından öteye gidemeyen 'Yeni Dünya Düzeni'nin bir yansımasıdır. Gazze konusunda da Trump’ın kural tanımaz bir anlayışla Filistinlileri yerinden etme planlarıyla uluslararası hukuka göre yasadışı yöntemlerle adeta ikircikli bir tutum ortaya koyması ve Siyonist İsrail’in istediği silahları acilen göndermesi konusunda irade ortaya koyması işgal altındaki Gazze Şeridi konusundaki kaygıları daha da artırmaktadır.
"Suriye’de ilerisi için İsrail, en büyük tehlike olarak Türkiye’yi görmektedir"
Siyonist İsrail’in işgal altındaki Filistin toprakları üzerinde yayılmacı politikası sürerken diğer yandan Suriye’de de benzer işgal politikalarını sürdürmesi kabul edilebilir bir durum değildir. İsrail yönetimi, bunla da yetinmeyerek, Türkiye-Suriye yakınlaşmasının ileride İsrail çıkarlarıyla örtüşmeyeceğini ve bu hususta Suriye’de dengelerin muhafaza edilebilmesi adına Rus askeri üslerinin tahkim edilmesi hususunu ABD yetkililerine empoze etmeye çalıştığı bir gerçektir. Suriye’de bölünmüş bir yapının sürdürülebilmesi amacıyla 'Davut Koridoru'nun hayata geçirilebilmesinin çalışmaları yürütülürken, özellikle Suriye’nin Kuzeydoğusunda Suriye merkezi hükümetinin dışında bir yapılanmanın oluşturulması da Siyonist İsrail’in öncelikli hedefidir. Siyonist İsrail yönetimi tarafından yeni Suriye ile ilgili İsrail planlarını ortaya koyan 'Beyaz Kitap'ı, İsrail yanlısı ABD kongre üyeleri ve bakanlara ilettiği birçok kaynak tarafından dile getirilmektedir.
Abdullah Öcalan’ın yaptığı açıklamadan sonra PKK’nın silah bırakma iradesini ortaya koymaya çalışması ve bu konuda PKK’nın yaptığı açıklama her ne kadar Türkiye’de büyük bir ses buluyor olsa da asıl bunun arka planında çok irdelemek gerektiğini ifade etmek istiyorum. ABD’nin desteğiyle oluşturulan yapının kırılıp kırılmayacağını ve TIR’larla getirilen tonlarca silahın bırakılıp bırakılmayacağı konusunda hala açıklama bekleyen birçok muammanın ortada olduğunu görmek mümkündür. ABD ve İsrail, Türkiye’nin Suriye’de olası nüfuzunu kırabilmek adına mutlak suretle SDG’nin silah bırakma ve barış planının dışında tutulması gerektiğini vurguladıklarını çok iyi anlıyoruz. Kendileri federal bir Suriye’nin çıkarlarına daha uygun olacağını ifade etmekte. Suriye’de ilerisi için İsrail, en büyük tehlike olarak Türkiye’yi görmektedir."
"Öcalan'ın serbest bırakılması değil de istediği zaman, istediği şekilde fikirlerini beyan edebilmesi isteniyor"
Toplantının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Bekin, PKK'nın "Öcalan’ın fiziki özgür yaşar ve çalışır koşullara kavuşması" çağrısıyla ilgili olarak şunları kaydetti:
"Bizimle de bazı görüşmeler yapıldı, bize verilen bilgiler ışığında, Öcalan’ın serbest kalmayla ilgili bir iradesinin olmadığını ifade etmek istiyoruz. Zaten oradan kendisi ayrılmak istemiyor. Yalnız bu konuyla ilgili verilen mesaj, Abdullah Öcalan'ın serbest bırakılması değil de orada istediği zaman istediği şekilde fikirlerini beyan edebilmesidir serbestçe. Bunun sağlanması ve başta medya unsurları olmak üzere istediği hedef kitlesine rahatça ulaşabilecek bir ortamın sağlanması düşünülmektedir. Anladığımız budur."
Bekin, hazırlıkları süren yargı paketi taslağında LGBT ile ilgili de öngörülen düzenlemelerle ilgili soru üzerine, "Bunun Genel Kurul'a gelmesini bekliyoruz. Geldiği zaman da bizim politikamız bellidir. Bu konuda da politikamızdan hiçbir şekilde geri adım atmayacağını ifade etmek istiyoruz. Türkiye’nin manevi değerleri ve aile yapısının korunması konusunuda her zaman biz güçlü irade ortaya koyuyoruz ve koymaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu.
