6 Şubat depreminde yıkılan Hakimbey Apartmanı davası...Yaşamını yitiren milli basketbolcu Nilay Aydoğan’ın annesi: ''Birileri hesap vermeli"

Haber: Mehmet Duran ÖZKAN
(MALATYA) - Malatya'da 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 78 kişinin hayatını kaybettiği Hakim Bey Apartmanı'yla ilgili davanın görülmesine devam edildi. Mahkeme heyeti, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'nden istenen belgenin gelmemesi nedeniyle müdürlüğe tenkit yazılmasına, cevap verilmemesi halinde suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi.
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde, Malatya'da yıkılan Hakim Bey Apartmanı'nda ING Kadınlar Basketbol Süper Ligi ekiplerinden Çankaya Üniversitesi formasını giyen milli basketbolcu Nilay Aydoğan'ın da aralarında olduğu 78 kişi yaşamını yitirdi. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın altıncı duruşmasına depremde yakınlarını kaybedenler ve taraf avukatları katıldı.
Duruşmada, 2020 Elazığ depreminde Malatya'da hasar tespit çalışmalarına katılan Cansel Özbey tanık olarak dinlendi. Özbey, 24 Ocak 2020'de meydana gelen Elazığ Sivrice merkezli 6.8 büyüklüğündeki depremin ardından Malatya'da hasar tespit çalışmalarına katıldığını ifade ederek, "Malatya'da hasar tespit çalışmalarına katıldım ama Hakimbey Apartmanı'nı hatırlamıyorum. Yapmış olduğumuz hasar tespitlerini Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nın sistemine yüklüyor, alınan çıktıkları da imzalıyorduk. Biz o dönemde az ya da ağır hasarlı olsun bütün binaların fotoğraflarını çekip, sisteme yüklüyorduk. Bize verilen mahallelerde genel hasar tespit çalışması taraması yaptık" dedi.
"Eksikler giderilmelidir"
Müşteki avukatlarından Kerem Kaptanoğlu, Hakimbey Apartmanı davasına başlanmasının üzerinden bir yıl geçtiğini hatırlatarak, "2020 Elazığ depremi sonrası süreç tam gün yüzüne çıkarılmadı. Mahkeme, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'nden evrak istiyor ama hala göndermiyorlar. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Bu noktada daha detaylı bir araştırma yapılıp, eksikler giderilmelidir" diye konuştu.
Mahkeme heyeti, bir önceki celse Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü'nden istenen 6 Şubat'taki ilk depremde apartmanın yıkılması sonucu hayatını kaybeden Gülen Öner'in 26 Ocak 2020'de yazılmış dilekçesinin müdürlük bünyesinde bulunup bulunmadığı, bu dilekçeye istinaden herhangi bir işlem yapılıp yapılmadığı hususuna ilişkin belgenin gönderilmemesi nedeniyle il müdürlüğüne tekit yazılmasına, cevap verilmemesi halinde suç duyurusunda bulunulmasına karar vererek, mahkemeyi 6 Mayıs'a tarihe erteledi.
"Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nde görev yapan kişiler hakkında suç duyurusunda bulunacağız"
Duruşma sonrası ANKA Haber Ajansı'na açıklamalarda bulunan avukat Kerem Kaptanoğlu, şöyle konuştu:
"Öncelikle, bu yargılamada Karadeniz Teknik Üniversitesi'ne bir rapor talebi vardı. Rapor geldi. Bizim açımızdan olumlu bir rapor, çünkü binanın statik ve betonarme hesaplarındaki usulsüzlükleri, yapı ruhsat aşamasındaki usulsüzlükleri tespit eden bir rapor. Ancak, bizim yargılamada en başından beri araştırılmasını istediğimiz bir husus var. Bu hususu da şu: 2020 Elazığ depreminden sonra Hakimbey Apartmanı'ndan hasar oluştuğu ve bu hasara yönelik binada oturan sakinlerin Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'ne başvurularda bulundu. Bu başvurulara ilişkin de yargılama aşamasında Yunus Bey'in kardeşi, merhum Gülen Öner'in bir dilekçe sunduğu tespit edildi. Bu dilekçe dosyaya girdi. Biz bunu Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nden de talep ettik, mahkeme aracılığıyla. Ancak, bu dilekçenin akıbeti ile ilgili hiçbir bilgi, belge, mahkemeye defalarca sormamıza rağmen mahkemeye gönderilmedi. Bu konuda Çevre ve Şehircilik yetkililerinin çelişkili beyanlar verdiği de mahkeme dosyasına yansıyan şeylerdendir. Özellikle 2020 Elazığ depreminde görev yapan İl Müdürü Cengiz Başar'ın ifadesiyle, 6 Şubat depremlerinde görev yapan İl Müdürü Katip Çiçek'in beyanlarının çelişkili olduğu mahkeme dosyasına yansıdı. Biz de bu konuda artık mahkemeden, mahkemeye ilettiğimiz taleplerin yerine getirilmediğinden dolayı, o dönem 2020 Elazığ depremi döneminde Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü'nde görev yapan kişiler hakkında bir suç duyurusunda bulunacağız. O konuda bir gelişme olursa da, bu mahkeme dosyasına yansırsa, en azından akılda kalan soru işaretleri varsa, bunların giderilmesi noktasında, iddialarımızın doğruluğu noktasında çalışmalarda bulunacağız. Müvekkillerimizin talebi de o yönde. Mahkeme, Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi, artık belli bir noktaya geldi. Yakında bir karar çıkacağını ve bu ölümlerde, vefat edenlerde kusuru bulunanların da hak ettikleri cezaları alacaklarını ümit ediyoruz."
"Kız kardeşim Gülen'in dilekçesi için resmi olarak 'yok' dediler"
Binada kardeşini kaybeden Yunus Öner, mahkeme sürecine ilişkin şunları kaydetti:
"Kız kardeşim Gülen, 24 Ocak Elazığ depreminden sonra, 2020 depreminden 22 gün sonra, Çevre ve Şehircilik'e dilekçe yazıyor: 'Binaya girmeye korkuyoruz, her tarafında çatlaklar, patlak var. Binamız kontrol edilsin' diye bir dilekçe veriyor. Ve bizim duyduğumuz, 'hasarsız' raporu verildiği. Bizim elimizde olan belge o. Ancak, 6 Şubat 2023 depremlerinde bina altıncı saniyede yıkıldı. Yıkılmaya zaten çok yakınmış. Deprem başlar başlamaz yıkılınca, enkaz yerinde binanın daha önce ağır hasarlı olduğu ve hasarsıza dönüştürüldüğü ile ilgili ifadeler duyduk. Bunları araştırınca, öyle bir gerçeklik olduğunu biliyoruz. Artık buna eminiz. İlk iki ekip geldiğini biliyoruz. İlk ekibin ağır hasar verdiğini, ancak bir şekilde buna müdahale edildiğini, kimseye duyurmadan, bina sakinlerine buranın hasarsız olarak tespit edildiğini öğrendik. Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne o dönem bakan birimin sorumlusu, depremden sonra terfi ettirildi. Şu an İl Müdürü pozisyonunda bulunduğu pozisyonda kullanarak, mahkemeye herhangi bir evrak göndermiyor. Kız kardeşim Gülen’in dilekçesi için resmi olarak 'yok' dediler. Daha sonrasında, kurum içerisinden nasıl çıktıysa, bulundu bu dilekçe. Ama ıslak imzalısına ulaşamıyoruz. Bina ile ilgili hiçbir evrak ulaşamıyoruz. Yani Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, burada mahkemenin, halkın iradesine karşı bir direnç gösteriyor. Mahkemeye hiçbir evrak göndermiyor, yok sayıyor. Ve merak ettiğimiz, mahkeme süreci yürüyor ama kurumlar olduğu için, idari olarak herhangi bir soruşturma yapılıp yapılmadığını, iddialarla ilgili ya da 2020 Elazığ depreminden sonra 5 bin civarında ağır hasarlı ev varken, 10 tanesi yıkılmış. Diğer 4 bin 900 küsur neden yıkılmadı? Ya da ne oldu? Hangi çalışmalar yapıldı? Yani bizim burada 2020 Elazığ depreminde sorgulamamız lazım. Ben, sabah yıkımlarda ölen insanların çoğunu, 2020 Elazığ depreminde yapılan ihmallerden dolayı, üstüne gidilmemesinden, binaların doğru kontrol edilmemesinden, hasar tespitlerinin geciktirilmesinden ya da üzerinde oynanmasından kaynaklı olduğunu düşünüyorum. Bundan dolayı da, biz 2020 Elazığ depremini çözmeden, oradaki ihmalleri çözmeden, 6 Şubat’ta ölen yakınlarımızın akıbeti ile ilgili net bir sonuca ulaşamayız. Yani doğru bir karara ulaşamayacağımızı düşünüyorum."
''Birileri suçlu, yani hesabını vermeli''
Depremde yaşamını yitiren milli basketbolcu Nilay Aydoğan’ın annesi Meliha Aydoğan ise şöyle konuştu:
''Nilay Aydoğan’ın annesiyim. Birileri hesap vermeli. Benim kızım bir gecede gitti. Geldi, babaannesini ziyarete geldi. Bir gece de gitti. Deprem 65 saniye sürmüş. Bina 6-7 saniyede yıkıldığına göre, bir yerde bir şey var. Gülen Öner’in ıslak imzalı belgesini aramaya gerek yok. O kayıt numarası verildi mi, iş bitmiştir. Birileri suçlu, yani hesabını vermeli. Benim kızım gitti. Bizi yetiştirdik. Bir sürü canlar gitti. Yanındaki bina sapasağlam. Caddede her yer sağlam. Başka bir şey diyemiyorum. Suçlular cezasını alsın."