Ankara Barosu Genel Sekreteri Çağlayan: "Barolar olarak insan haklarını, hukukun üstünlüğünü koruma ve sağlama görevine sahibiz"

(ANKARA)- Ankara Barosu Genel Sekreteri Elçin Özge Şimşek Çağlayan, baroların mesleki faaliyetlerin yürütülmesi açısından önemli bir görev üstlendiğini belirterek, ''Biz baro olarak hem toplum açısından önemli bir kamu görevini icra ediyoruz. Çünkü avukatlar sadece kendi müvekkilleriyle ilgili görevlerini icra etmezler, barolar eliyle yaptıkları bir iş daha vardır: İnsan haklarını, hukukun üstünlüğünü koruma ve sağlama görevine sahibiz'' dedi.
Ankara Barosu Genel Sekreteri Elçin Özge Şimşek Çağlayan, TOBB ETÜ Hukuk Topluluğu tarafından bu yıl 10’uncusu düzenlenen ''Hukukta Kariyer Günleri'' buluşmasına katıldı.
''Başarı'' kavramına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Çağlayan, ''başarılı olma halini kendinin en iyi olma hali olarak'' tanımladı. Avukatlık mesleğine ilişkin tavsiyelerde bulunan Çağlayan, uzmanlaşmanın oldukça önemli olduğunu, ancak aceleci davranılmaması gerektiğini söyledi.
Spesifik alanlarda çalışmanın çok gerçekçi olmadığını vurgulayan Çağlayan, hiç beklenmedik alanlarda çalışılabileceğini dile getirdi. Avukatlıkta başarılı olabilmenin çalışılan alanda ''iyi olmaktan'' geçtiğini ve bunun birçok kapıyı açabileceğini ifade eden Çağlayan, baronun mesleki ve toplumsal açıdan önemine değindi. Çağlayan, şöyle devam etti:
''Baro çok önemli bir meslek örgütü. Avukatlık yapmanızın ön koşulu da baroya kayıtlı olmanız. Türkiye’deki en köklü barolardan biri ve en fazla üyeye sahip ikinci baro, Ankara Barosu. Eğer burada olma şansına erişirseniz, Ankara Barosu’nda staj yaparsanız her birinizin mesleki açıdan çok kıymete değer olacaktır. Ankara Barosu, 25 bin aktif avukatıyla önemli bir savunma ayağını oluşturur. Bu yıl itibarıyla 100’üncü yaşını da artırarak devam ettirmekte ve tamamlamakta. Biz baro olarak melektaşların mesleki faaliyetlerini yürütebilmesi açısından önemli bir görevi üstleniyoruz hem de toplum açısından önemli bir kamu görevini icra ediyoruz. Çünkü Avukatlık Kanunu’nda eğer inceleme şansınız olacaksa göreceksiniz, avukatlar sadece kendi müvekkilleriyle ilgili görevlerini icra etmezler, barolar eliyle yaptıkları bir iş daha vardır: İnsan haklarını ve hukukun üstünlüğünü koruma ve sağlama görevine sahibiz. Barolar da bu anlamda önemli figürlerdir. Biz baro yöneticileri de burada bir nevi denge politikası güdüyoruz ve meslek örgütünün seçilen yöneticileri olarak, belli dönemlerde belli görevleri icra ediyoruz.
Meslektaşlar açısından bakıldığı zaman hem baroya duyulan aidiyetin artması hem baroyla kurulan bağın kuvvetlenmesi bu mesleğin güçlenmesine sebebiyet veriyor. Yargıdaki her bir bakış açısı açısından şunu söylemek mümkün: Savunmanın ve avukatlığın gücüne olan inancın toplumdaki artışı aslında bağımsız ve tarafsız yargının da kuvvetli oluşuna vesile olacaktır. Bu anlamda baroların toplumdaki karşılığı önemli.''