Ankara - Özgür Özel: Sorunun çözülmesi için Meclis zemininde çalışma yapılmalı

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İmralı'nın çağrısına ilişkin, "Bu sorunun çözülmesi için Meclis zemininde hiçbir partinin dışlanmadığı, sivil toplumun ve toplumun tüm kesimlerinin temsil edildiği bir çalışmanın mutlaka yapılması gereklidir. Bu çalışmanın başı, sonu demokratikleşmedir" dedi.

CHP Genel Başkanı Özel, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan'ı parti genel merkezinde ziyaret etti. Basına kapalı gerçekleşen görüşme yaklaşık 1 saat sürdü. Özel ve Erbakan, görüşmenin ardından ortak açıklama yaptı. Özel, görüşme kapsamında Fatih Erbakan'a ve heyetine çeşitli konularda bilgi verdiklerini belirterek, "İlk gündem olarak Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan'ın deyimiyle 'silkelenme' sürecine karşı Cumhuriyet Halk Partisi'nin nasıl birlik ve beraberliğini koruyarak, cumhurbaşkanı adayını şimdiden belirleme ve bir erken seçim talebini yükseltme noktasında içinde bulunduğumuz süreç hakkında sayın genel başkanıma ve kıymetli heyetine bilgi verme, düşüncelerimizi paylaşma imkanı buldum. Bunun yanında devlet gücünün yanında siyasetin hoş kaldırmayacağı, nezaketsiz yöntemler kullanılarak milletvekili transferleri, belediye başkanı transferleri gibi siyaseten AK Parti'nin tarihine, 'Buna da tenezzül ettiler' denilebilecek yaklaşımları da karşılıklı olarak değerlendirme imkanı bulduk. Kutuplaşma siyasetiyle Türkiye'yi kendi gündemine çekmeye çalışan iktidara karşı, vatandaşın gerçek gündemi ile ilgilenmek durumundayız. Biz 23 Mart'ta cumhurbaşkanı adayımızı belirledikten sonra, vatandaşın gerçek sorunlarını çözecek tek şeyin seçim sandığı olduğunun bilinciyle büyük bir mücadelenin içine hep birlikte gireceğiz. Bu sürece ilişkin niyetimizi, kararlılığımızı da ifade etme imkanımız oldu" diye konuştu.

'ŞEFFAFLIĞA VURGU YAPIYORUZ'

Özel, İmralı'nın çağrısına ilişkin, "Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak tarihsel tutarlılığımızı sürdürüyoruz. Bizim tarihsel tutarlılığımız ve bu sürece yönelik yaptığımız bütün açıklamalar; bir sorun var mı, bir sorun var. Ülkede Kürtler 'Sorunum var' diyorsa, Erdoğan'ın geçmişte bu konuda söylediklerini terk edip de 'Kürt sorunu yoktur' demesiyle Kürt sorunu çözülmüyor. Bu sorunun çözülmesi için Meclis zemininde hiçbir partinin dışlanmadığı, sivil toplumun ve toplumun tüm kesimlerinin temsil edildiği bir çalışmanın mutlaka yapılması gereklidir. Bu çalışmanın başı, sonu demokratikleşmedir. Bu noktada elbette ki her zaman hassasiyetle söylediğim; şehit ailelerinin, gazilerimizin ve tüm mağdurların mutlaka rızalarının alınması, görüşlerinin alınması, onları üzecek, rahatsız edecek işlerin içine girilmemesi çok önemlidir. Bunun dışında biz şeffaflığa vurgu yapıyoruz. Samimiyete vurgu yapıyoruz" ifadelerini kullandı.

'MİLLETİN AKLIYLA ALAY ETMESİNİ DOĞRU BULMUYORUM'

Vatandaşların neyin ne olduğunu gördüğünü söyleyen Özel, "Ben iktidar partisinin ve ülkenin Cumhurbaşkanının milletin aklıyla alay etmesini de doğru bulmuyorum. Bir yandan 1 yılı aşkın süredir bir müzakereyi yürüteceksiniz, yaptığınız, yapılan görüşmelere devlet adına birisi tam yetkili, 4 kişilik bir heyet eşlik edecek, bu konudan dakika dakika haberiniz olacak; Anayasa Mahkemesi'nin 1 üyesi, Yargıtay'dan üyeler, yüksek hakimlerin bulunduğu 20'nin üzerinde hukukçudan oluşan bir masa, bir yerde çalışma yapıyor olacak sizin bilginizle; sonra millete, 'Bir şeyler oluyor, kendiliğinden oluyor. Sayın Bahçeli de güzel konuştu, ben bir şey demiyorum. Benimle ilgisi yok. Olursa sahiplenirim. İyi sonuçlar olursa bana yarasın, kötü sonuçlar olursa uzak durayım.' Bu millet böyle kandırılabilecek, zekası hafife alınabilecek bir millet değil. Aktörlerin pozisyonları belli, bir kişinin pozisyonu güya belli değil. Her şeyi biliyor da işine gelince duyan, işine gelmeyince kulağı sağır olan büyükbaba numarası yapıyor bize. Artık samimiyete ihtiyaç var. Bu sürecin neresinde olduğunuzu herkes biliyor. Tam göbeğindesiniz" açıklamasında bulundu.

'SAMİMİYETSİZ BULUYORUZ'

AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala'nın dün katıldığı televizyon programında İmralı'nın çağrısına yönelik açıklamasını değerlendiren Özel, "Efkan Ala öyle uçakta, havada gezip durum belli olunca inmekle olmuyor bu iş. 'Ben bekleyeyim, duruma göre pozisyon alayım' olmuyor. Efkan Ala da bu anlamda tarihsel bir tutarlılık içinde görünüyor. Durum netleşene kadar uçakta beklemek olmaz. Dünkü açıklamalarından onu çok net olarak takip ettik. Bizim Cumhuriyet Halk Partisi açısından bu ülkedeki insanların yararına, kan akmayacaksa, şehit gelmeyecekse, bu ülke bütün varını, yoğunu harcadığı bu terör belasından kurtulacaksa, insanların yüzü gülecekse, analar ağlamayacaksa, barış gelecekse, artık Kürtler yaşadıkları bu sorunlardan kurtulacaksa, kendilerini bu ülkenin tam ve eşit vatandaşları hissedecekse biz orada varız. Biz, Recep Tayyip Erdoğan'ın gizli ajanda pazarlıklarının ve kenardan hiçbir şey yokmuş gibi meseleyi edilgen bile değil, korkak bir şekilde izleyip, bütün siyasi riski ortağının sırtına yükleyip, 'Buradan bir avantaj çıkarsa gidip siyaseten nemalanırım' demesini son derece samimiyetsiz buluyoruz. Net olsun, açık olsun, cesur olsun" diye konuştu.

'YAN YANA VE OMUZ OMUZAYIZ'

Özel, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın dün parti genel merkezinde düzenlenen 'Cumhurbaşkanlığı Önseçim Toplantısı'na katılmaması ile ilgili, "Daha ne kadar açıklanması lazım? Dün Mansur Bey bunu kendisi açıkladı. Dünkü toplantı 5-6 kompartımandan oluşan bir toplantıydı. Ve biz ilk toplantıyı gerçekleştirdik, devamında Mansur Bey'in 1 ay önceden ilan edilmiş açılış programı bitti. İl başkanlarıyla toplantı, belediye başkanlarıyla toplantı sürüyor. Bu sırada haberler, 'Mansur Yavaş gelmedi, Ekrem İmamoğlu binayı terk etti.' Biz içeride de konuştuk bunu, güldük. Mansur Yavaş açılışından sonra koşa koşa geldi ve açıklaması şu; 'Bizim toplantımız 14.45'te, ona yetişmeye çalışıyorum.' Mansur Bey, 14 büyükşehir başkanımızla birlikte, Ekrem Bey'in de olduğu toplantıya, kendisinin de davetli olduğu toplantıya katıldı. Son derece verimli bir toplantı gerçekleştirdik. Olmayan bir krizi, varmış gibi birileri dün o yalanı attılar da siz gözünüzle gördünüz Mansur Bey geldi, katıldı, fotoğrafları gördünüz. Bir sorunumuz, bir sıkıntımız yok. Mansur Bey'in açıklaması net; hiçbir sıkıntı, hiçbir sorun yok. Birlik ve beraberlik dışında bir çaremiz yok. Biz hep birlikte durmamız gereken yerdeyiz, iktidarın karşısındayız. Yan yana ve omuz omuzayız" dedi.

'ÖCALAN'I NE ANKARA'DA NE ANA KARADA İSTEMİYORUZ'

Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, İmralı'nın çağrısını değerlendirerek, "Barışın gerçekleşmesi, şehitlerin gelmemesi, kan akmaması hep birlikte Türk, Kürt ve 85 milyonun kardeşliği hepimizin en önemli isteğidir. Bu konuda hiç kimsenin 'hayır' demesi, buna rıza göstermemesi mümkün değildir. Bu noktada barışa yönelik PKK'nın silah bırakmasına yönelik bir çağrının olması makul bir yaklaşımdır. Ancak burada önemli olan husus Abdullah Öcalan'ın herhangi bir şekilde oradan dışarıya çıkartılması, bir ev hapsine geçirilmesi ve birtakım haklardan yararlandırılmasının uygun olmadığını ifade etmek istiyorum. Umut hakkından yararlandırılmasının uygun olmadığını ifade etmek istiyorum. Öcalan'ı ne Ankara'da ne ana karada istemiyoruz. Abdullah Öcalan'a birtakım tavizlerin verilmesi, kendisinin birtakım haklardan istifade ettirilmesi ve bunun karşılığında da DEM Parti'nin Meclis'te desteğinin alınarak iktidarın istediği yönde bir anayasa değişikliğinin yapılmasının hedeflendiğine ilişkin düşüncelerimiz, şüphelerimiz devam ediyor. Samimi olunması ve gerçekten de herhangi bir beklenti, herhangi bir karşılık olmadan barışın ağlanması önemlidir. Burada kapsamın içerisinde PYD'nin, YPG'nin olması son derece önemlidir. Ancak şu aşamada PYD'nin, YPG'nin bu kapsam içerisinde olmadığını da ifade etmek istiyorum" dedi.

'SİYASETTE GERGİNLİK İSTEMİYORUZ'

Erbakan, Devlet Bahçeli'nin telefon görüşmesi talebine dönmediğine yönelik MHP'nin açıklamasına ilişkin, "Biz kendisinin ameliyatı akabinde hemen bir geçmiş olsun telefonu yapmak için kendisini aradık, yaklaşık 10-15 gün kadar önce. Ancak bu süre içerisinde tarafımıza hiçbir dönüş olmadı. Biz de buna maalesef bir mana veremedik. Ancak arkasından dün rahmetli Erbakan hocamızın vefat yıl dönümü münasebetiyle kendisi aramışlar. Bu sırada da biz Merkez Yürütme Kurulu toplantımızı yapıyorduk. Başkanlık Divanımızla birlikte toplantı halindeydik. Bu toplantıdan çıktık. Çıkar çıkmaz da 'Biz de geri arayalım' dedik. Ancak ne olduysa bu 2 saat içerisinde olmuş. Biz Merkez Yürütme Kurulu toplantımızda olduğumuz için dönüş yapamadık. Dönüş yapmak istediğimizde böyle bir tabloyla karşılaştık. Hiç kimse bir diğer kimse aradığında hazır bekleme zorunluluğunda değil. Hepimizin meşguliyetleri var. Böyle bir tavır almalarını gerçekten de yadırgadık ve üzüldük. Biz siyasette gerginlik istemiyoruz. Kimsenin de böyle bir gerginliğe yol açmaması gerektiğini ifade etmek istiyoruz."

Haber: Samet ÖKSÜZ/ANKARA, (DHA)