ATA Parti Genel Başkanı Zeybek: "Halka, ağaca ve doğaya karşı yapılan bir katliamdır ve mutlaka önüne geçilmeli"

Haber: Tenzile AŞÇI - Kamera: Özgür ŞENGÜL
(İZMİR) – ATA Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, Tire-Belevi yolunun Çayırlı mevkisinde yapılan güzergah değişikliği sonrası ağaç kesiminin yapıldığı bölgede incelemelerde bulundu. Köy halkıyla bir araya gelerek taleplerini dinleyen Zeybek, “Çok anlamsız bir şey. Düz yol bırakılıyor. Ormanda ağaçları, çam ağaçlarını, zeytin ağaçlarını kıra kıra dolambaçlı bir yol yapılıyor. Bunun hiçbir anlamı yok. Bu, mutlaka durdurulmalı. Halka karşı, ağaca ve doğaya karşı yapılan bir katliamdır ve mutlaka önüne geçilmeli” dedi.
İzmir’in Tire ilçesinde Tire-Belevi yolunun Çayırlı mevkisinde yapılan güzergâh değişikliği sonrası ağaç kesimi ve halkın tepkisi devam ediyor.
Bölge halkının bir ayı aşkın süredir mücadelesi devam ederken ATA Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, bugün köy halkıyla bir araya gelerek sorunlarını dinledi.
Köy kahvehanesinde köylülerle görüşen Zeybek, önce mağduriyet yaşayan köylülerle konuştu, ardından yol çalışmalarının yapıldığı, ağaçların kesildiği ve yol güzergahında kaldığı için kesilmek üzere işaretlenen zeytinlikleri yerinde gördü. İnceleme sonrası açıklama yapan Zeybek, karardan dönülmesi çağrısında bulundu.
Fethiye Yıldırım: “Biz köylüyüz, cahiliz ama aptal değiliz”
Yol güzergahında tapulu arazileri bulunan Fethiye Yıldırım, sadece ağaçların kesilmediğini, halkın geçiminin ve temiz havasının yok edildiğini belirterek, "Benim babamdan bana kalan zeytinliğim, ekmeğim gidecek. Benim nefesim gidecek. Yol üstten değil, dibimizden geçiyor. En uzak evle 1-2 metre arası. Dibimizde. Biz, iki yolun ortasında sıkıştık. Bizim nefesimiz de, ekmeğimiz de elimizden gidiyor. Biz yola karşı değiliz, biz yolun güzergahına karşıyız. 1,5 kilometrelik yol. Köyün girişinden girip çıkışından çıkacak. Tire’ye uzanan bir yol değil. Gidecek olan zeytinlikler, engebeli dereler var. Çok mantıksız. Nefesimizi elimizden alıyorlar. Üst tarafımızda çam ağaçları, zeytin ağaçları, fıstık çamı var. Yeşillik… En ufak bir kıvılcıma bakar. Bir duble yolla, buradaki yolun arasına sıkıştırdılar bizi. Benim fikrimce biz Alevi köyüyüz diye yapıyorlar bunu. Bizi yok etmek için yapıyorlar. Çünkü çok mantıksız. Bizim hem ekmeğimizi elimizden alıyorlar hem de nefesimiz gidiyor. Mesele sadece bir zeytin ağacı değil. Herkes geleceğin ne getireceğini görüyor. Ama bizim yanımızda kimse yok. Neden? Çünkü bizim zeytin ağaçlarımız gidiyor. Sanıyorlar ki sadece zeytin ağacı. Değil. Bir de duble yol. Bu yol Tire’ye ya da sanayiye bağlanmayacak. Ya bizim çözemediğimiz çok büyük bir rant var. Biz köylüyüz, cahiliz ama aptal değiliz. Çam ağaçlarını köylüler olarak biz diktik nefesimiz olsun diye. Şehirden köye geliyorlar. Biz nereye gidelim şimdi. Tapulu yerlere geleceği anda bütün jandarmayı önümüze yığdılar. Ben ant içiyorum. Benim tapulu malıma girmesine kim izin verecek. Beni oradan kim kaldıracak. O benim ekmeğim. Çocuklarımın geleceği” ifadelerini kullandı.
Zehra Yıldırım: “Karayolları Genel Müdürlüğü bu zeytinliğin üzerinden şerhi neden kaldırdı?”
Yol güzergahında zeytinlikleri bulunan Zehra Yıldırım, bölgedeki yol şerhinin 2021 yılında Karayolları tarafından kaldırıldığını kaydederek şunları söyledi:
“Annem 2020 senesinde son aldığımız zeytinliği alırken Ziraat Bankasından kredi çekmek istedi. Bankadan ‘Buraya kredi vermeyiz, buraya Karayolları şerh konulmuş’ denildi. Bizi Karayolları Ödemiş Müdürlüğü’ne yönlendirdiler. ‘Burasıyla görüşün yol geçmeyecekse size o şekilde kredi verebiliriz’ denildi. Biz Ödemiş Karayolları’na gittik ve bize ‘Biz bu şerhi kaldırıyoruz. Buradan yol geçmeyecek. Yolun projesini aşağıya çevirdiler.’ Dediler. Benim buna ilişkin belgelerim, kanıtlarım var. Biz bunun üzerine Ziraat Bankası’ndan kredi çektik. Son aldığımız zeytin bahçesini öyle aldık. Madem ki yol güzergahı hala buradan devam ediyordu Karayolları Genel Müdürlüğü bu zeytinliğin üzerinden şerhi neden kaldırdı? Kimse istemiyor bu yolu. Çünkü bu yolun ne Tire’ye ne de Çayırlı Köyü’ne bir faydası yok. Neden buradaki yol denenmeden 1,5 kilometrelik yol için ağaç katliamı yapılıyor. Biz ‘Ağaç katliamı demeyin’ deniliyor. Bu katliam değil de nedir? Orada kolluk kuvvetlerimizi karşımıza dikerek bize o katliamı izlettirdiler. Biz izlemek zorunda kaldık. Şu anda üç tane dava açtık. Dava sürecimiz devam ediyor. Dava sürecimiz devam ederken tapulu arazilerimize kimseyi sokmak istemiyoruz. Sokmayacağız da”
Zeybek: “Çok anlamsız bir şey”
Bölgede incelemeler yapan ATA Parti Genel Başkanı Zeybek, yapılan planın kamu yararı taşımadığının altını çizerek şöyle konuştu:
“Burada yaşayan yurttaşlarımızı dinlemek için geldim. Şimdi iyice anladım. Ben 10 yıl kaymakamlık yaptım Türkiye’nin yedi ilçesinde. Birçok yeri de biliyorum. Kamu görevlisiyim. Ben hayatımda böyle bir proje değişikliği görmedim. Çok anlamsız bir şey. Düz yol bırakılıyor. Ormanda ağaçları, çam ağaçlarını, zeytin ağaçlarını kıra kıra dolambaçlı bir yol yapılıyor. Bunun hiçbir anlamı yok. Bu, mutlaka durdurulmalı. Halka karşı, ağaca ve doğaya karşı yapılan bir katliamdır ve mutlaka önüne geçilmeli.
“Bu önemi anlamayanlar, saçma sapan doğaya karşı iş yaparlar”
Bir zihniyet var… ‘Biz 100 ağaç kesiyoruz, bin ağaç dikiyoruz’ diye. 100 çocuğu öldürüyoruz, bin çocuk doğurtuyoruz gibi bir şey bu. Ağacın ne olduğunu bilmeyenler, anlamayanlar, felsefeleri buna uygun olmayanlar bu sözleri söylerler. Ağaç da bir bireydir. Doğar, yaşar ve ölür. Doğal ömrü vardır. Ağacın da canı acır. Bilim bunu ispat ediyor. Atatürk bir doğacıdır. Ağacı kesmemek için Yalova’da evi kaydırmıştır. Bundan ders alınmalıdır. Ağaç çok önemli. Ama bu önemi anlamayanlar, saçma sapan doğaya karşı iş yaparlar.”