Bakan Tunç: "Yargı mensuplarımızı zan altında bırakan ifadelerin kamuoyuna sunulmasını ne vicdan, ne hukuk kabul eder"

Bakan Tunç: "Yargı mensuplarımızı zan altında bırakan ifadelerin kamuoyuna sunulmasını ne vicdan, ne hukuk kabul eder"

(ANKARA) - Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Yargı kararları elbette eleştirilebilir, yargı kararlarına itiraz edilebilir. Yargı kararlarının, hukuk sistemimiz içerisinde denetim mekanizması vardır. Hatalı kararlar olduğu takdirde itiraz, istinaf, temyiz yoluyla her zaman düzeltilme imkanı vardır. Dosyanın içeriğine bilmeden, soruşturmadaki delillere vakıf olmadan peşin hüküm ile bir kişinin suçsuz veya suçlu olduğunu söylemek hukuk devleti ile bağdaşmaz. Soruşturma ve davalar üzerinden yargı mensuplarımızı hedef alan, onları zan altında bırakan ifadelerin kamuoyuna sunulmasını ne vicdan ne hukuk kabul eder" dedi.

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ankara'da düzenlenen Adli Yargı Değerlendirme Toplantısı'nın açılışında konuştu. Tunç şunları kaydetti:

"Uygulamada karşılaşılan sorunları konuşacağız, çözüm önerilerini istişare edeceğiz. Toplantıdan çıkacak her bir fikir, her bir önerinin gerek mevzuat çalışmalarımıza gerekse uygulama stratejilerimize katkılar sunacağına yürekten inanıyoruz. Sizlerle yapılan her istişare çok değerlidir çünkü sizler adaletin tecellisi yolunda fedakarca çalışan yargı mensuplarısınız. Yargı mensuplarımız adaletin yaşayan vicdanlarıdır, milletin adalet beklentisine açılan güven kapısıdır, toplumsal huzur ve barışın temel harcıdır. Yargı mensuplarının görevi salt yasa hükümlerine yorumlamak ve uygulamakla sınırlı değildir. Hakim, savcılarımız maddi gerçeği bulanık perdelerin ardından çekip çıkartan, hakkın, hukukun ve adaletin tarafsız bir vicdan ile ete kemiğe bürününmesini sağlayan kararların mimarlarıdır. Yargı milletin adalet ile kurduğu bağın en güçlü halkasıdır.

"Adil olmak kadar adil görünmek de çok önemli"

Adalet Bakanlığı bünyesinde, adalet teşkilatının kamuoyu ve medya iletişimini güçlendirecek ve doğru bilgileri zamanında kamuoyu ile paylaşamasını sağlayacak kurumsal bir yapıyı kuracak ve güçlendireceğiz. Özellikle adil olmak kadar adil görünmek çok önemli. Yargının gerçekleştirdiği uygulamalarla ilgili çoğu zaman dezenformasyona maruz kalıyoruz. Yargı teşkilatımız haksız bir şekilde özellikle sosyal medya çağında, asılsız haberler ile yıpratılmayaya çalışılıyor. Dosyanın içeriğini bilmeden, içindeki delilleri bilmeden işin aslını gerçeğini bilmeden maalesef sosyal medyada ülkemizin bir noktasında meydana gelen bir olayın aslını astarını bilmeden bir yalan haber bir anda dolaşıma sokuluyor. Adalet ve yargı mensuplarımız yıpratılmaya çalışılıyor. Belki birkaç saat sonra bunun doğruluğunu Bakanlığımız veya Cumhuriyet Başsavcılığımız açıklıyorlar ama yalan bütün dünyayı dolaşıyor. Milyonlarca paylaşım adaletin yıpranmasını neden oluyor. Doğru bilgi ise daha dar çerçevede paylaşılmış oluyor. O nedenle özellikle doğru bilgilendirme gerek Cumhuriyet Başsavcılıklarımızın illerinde meydana gelen olaylarla ilgili, yargılama süreci ile ilgili, ülke genelini ilgilendiriyorsa Ceza İşleri Genel Müdürlüğümüz veya Bakanlığımız, gerekirse Hakimler Savcılar Kurulumuz bu tür açıklamalarla süratli bilgilendirmeyi yapmak durumundayız. Bu konuda da basının bizden talepleri var. Basın mensuplarımız, 'doğru bilgilendirmeye ihtiyacımız var' diyorlar. İnternetin dezenformasyonundan adalet teşkilatımız korumak durumundayız.

Yargının bağımsızlığı, tarafsızlığı ve etkinliği toplumumuzun adalete olan güveninin inşa eden en temel unsur. Toplumun vicdanını temsil eden bağımsız Türk yargısı karanlıkta ışık arayan herkesin umudu. Ancak zaman zaman bu umudu zedelemeye, vicdanları bulandırmaya yönelik söylemlere üzülerek şahitlik ediyoruz. Yargı kararları elbette eleştirilebilir, yargı kararlarına itiraz edilebilir. Yargı kararlarının, hukuk sistemimiz içerisinde denetim mekanizması vardır. Hatalı kararlar olduğu taktirde itiraz, istinaf, temmiz yoluyla her zaman düzeltilme imkanı vardır. Dosyanın içeriğine bilmeden, soruşturmadaki delillere vakıf olmadan peşin hüküm ile bir kişinin suçsuz veya suçlu olduğunu söylemek hukuk devleti ile bağdaşmaz. Soruşturma ve davalar üzerinden yargı mensuplarımızı hedef alan, onları zan altında bırakan ifadelerin kamuoyuna sunulmasını ne vicdan ne hukuk kabul eder. Bu tür mesnetsiz yaklaşımlara sessiz kalmamız beklenemez. Yargı bağımsızdır, yargı görevini yapar."