CHP üyeleri ‘SaBıKa Holding’ broşürü davasında hakim karşısına çıktı... Atalar: “Bu dava CHP’nin siyasi faaliyetlerinin yargılanmasıdır”
![CHP üyeleri ‘SaBıKa Holding’ broşürü davasında hakim karşısına çıktı... Atalar: “Bu dava CHP’nin siyasi faaliyetlerinin yargılanmasıdır”](https://64k.net/media/anka_img/202502/2e2a28ed-12cd-498f-a2cc-54eac5e4695b.jpg)
Haber: Esra TOKAT
(ANKARA) - CHP Ankara İl Başkan Yardımcısı Burak Kaan Kavşut ve CHP Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı Can Deniz Çıtak’ın da aralarında bulunduğu 5 CHP’li hakkında “SaBıKa Holding” başlıklı broşürü dağıttıkları gerekçesiyle “Cumhurbaşkanına ve kamu görevlisine hakaret” iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması, Ankara 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Mahkeme, esas hakkındaki mütalaanın hazırlanmasına karar vererek duruşmayı 13 Mayıs’a erteledi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülşah Deniz Atalar, “Bu yargılama ana muhalefet partisi olan CHP’nin siyasi faaliyetlerinin yargılanmasıdır" dedi.
CHP Genel Merkezi tarafından hazırlanan ve 'paravan şirketlerle kara para akladığı, nitelikli dolandırıcılık yaptığı, bürokrasi ve yargıya rüşvet verdiği' ileri sürülen Sezgin Baran Korkmaz ve holdingiyle ilgili bilgilerin yer aldığı 'SaBıKa Holding' başlıklı broşürü dağıttıkları gerekçesiyle CHP Ankara İl Başkan Yardımcısı Burak Kaan Kavşut, CHP Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcısı Can Deniz Çıtak ile CHP üyeleri Refik Ata Sevdik, Merve Babahan, Ezgi Çakır hakkında “Cumhurbaşkanına ve kamu görevlisine hakaret”ten açılan davanın ilk duruşması, Ankara 7. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Davanın iddianamesinde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, eski Başbakan Binali Yıldırım, eski Bakan Egemen Bağış, Anayasa Mahkemesi üyesi İrfan Fidan, dönemin Ankara Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Esat Toklu,dönemin Yargıtay üyesi Tekmen Savaş Nemli, dönemin İstanbul Başsavcı Vekili Hasan Yılmaz ise mağdur sıfatıyla yer aldı.
"Emniyet'e çay içmeye’ davet ettiller, gidince gözaltına alındığımızı öğrendik"
Duruşmada, sanıklar ve avukatları CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülşah Deniz Atalar, Çağlar Çağlayan, Mehmet Can Keysan ve Davut Sarp Furkan ile Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatı hazır bulundu.
Duruşmada ilk olarak savunma yapan Ezgi Çakır, "Partimizin tanıtımını yapmak için Cebeci’de stant açmıştık. Polisler poşetin içindeki ürünleri incelemek istedi biz de verdik. Genel Merkez’in çıkarttığı broşürler vardı, parti rozetleri, üye formları, kalemler vardı biz de polisler ile gördük bunları. Ardından kontrol sağlandıktan sonra polisler ‘Emniyet'e çay içmeye’ davet ettiler. Emniyet’e gidince gözaltına alındığımızı öğrendik” dedi.
Çakır’ın ardından Can Deniz Çıtak savunmasını yaptı. Çıtak, “Yaklaşık 3 yıl önce Cebeci Kampüsü önünde partimizin tanıtımını yapmak istedik. Daha standa materyallerimizi dizmeden polis geldi” dedi. Refik Ata Sevdik de “Polisler bizi davet ettiler, hatta kendi aracınız varsa onunla gelebilirsiniz de dediler. Emniyet’in otoparkına gelince biz gözaltına alındığımızı anladık. Hala broşürleri görmedik. İddianamede gördük. Benim bu dava nedeniyle, suçsuz olduğum bir dava nedeniyle Türk vatandışlığım reddedildi” şeklinde savunma yaptı. Merve Babahan da “Ben standa en son giden kişiyim. Ben gittiğimde zaten polis memurları standın oradaydı. Sonrasında Emniyet’e gittik. Gözaltına alındığımızı o sırada öğrendik” ifadelerini kullandı. Burak Kaan Kavşut da benzer şekilde savunma yaptı.
"Broşür hakkında da yasak kararı yoktur ancak Emniyet görevlileri ‘yasaklı broşür’ demiştir"
Sanık avukatlarından CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülşah Deniz Atalar, "Broşür dağıtılmadığı için bir suç unsuru teşkil etmemektedir. Broşürün içeriğini de kendileri hazırlamamıştır. Broşür hakkında da yasak kararı yoktur ancak Emniyet görevlileri ‘yasaklı broşür’ demiştir. Böyle bir durum söz konusu değildir. Ayrıca CHP ve diğer siyasi partiler de siyasi faaliyetlerini bu şekilde gerçekleştirir. Ayrıca broşürde yer alan ve suç olarak isnat edilen ‘tek adam rejimi’ ifadesi ile kastedilen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçiş ile birlikte bir kişinin hem cumhurbaşkanı hem de siyasi parti başkanı olmasıdır. Bu ağır eleştiridir, hakaret değildir. Tüm sanıkların beraatini talep ediyorum” şeklinde beyanda bulundu.
Avukat Çağlar Çağlayan ise “Broşür hakkında farklı illerde yargılanan ve hepsinden de beraat kararı çıkan dosyalar var. Bu kararların da dosyaya kazandırılmasını istiyoruz. Broşür kara para aklayan Sezgin Baran Kormaz hakkındadır. Eğer bu broşür bir suç teşkil ediyorsa Sezgin Baran Korkmaz’ın, dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, Sezgin Baran Korkmaz’ın uçağını kullanan Egemen Bağış, Binali Yıldırım'ın ve Binali Yıldırım’ın tanık olarak dinlenmesini ve delillerimizin toplanmasını istiyoruz” talebinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı: "Onur ve şerefini zedeleyici mahiyette ifadeler"
Erdoğan’ın avukatı, "Sanıkların özellikle Gençlik Kolları’nda üst düzey yönetici olmalarından dolayı broşürden haberdar olmamaları mümkün değildir. Hayatın olağan akışına aykırıdır. Broşür ayrıca bir bütün olarak değerlendirilmeli. ‘Yargı ve hükümetin başı bir araya gelmiş kara para aklayanı koruyor’ ifadesi bile müştekinin onur ve şerefini zedeleyici mahiyettedir. Sanıkların cezalandırılmasını talep ediyoruz” savunmasını yaptı.
Hakim, verdiği ara kararda; broşür hakkında farklı illerde farklı sanıklar hakkında verilen beraat kararlarının dosyaya kazandırılması talebini esasa etki etmeyeceği gerekçesiyle reddetti. Hakim mütalaanın hazırlanması için bir sonraki duruşmayı 13 Mayıs’a erteledi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Atalar: "CHP'nin üzerine gelen yargı baskısını, yargının araçsallaştırılmasını kabul etmiyoruz"
Duruşmanın ardından adliye önünde basın açıklaması yapıldı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülşah Deniz Atalar, şunları söyledi:
“Bu yargılama ana muhalefet partisi olan CHP’nin siyasi faaliyetlerinin yargılanmasıdır. Çünkü siyasi partiler faaliyetlerini bu şekilde gerçekleştirirler. Yapılan yargılama hem gençlerin hem de siyasi partilerin örgütlenme hakkına hem de siyasi partilerin faaliyetlerine karşı yapılmış bir yargılamadır. Yargılama devam edecek ama biz de aynı zamanda Sezgin Baran Korkmaz’ın hem Amerika’da hem Türkiye’de yargılanması ile ilgili evrakları dosyaya kazandırıp bu holding ile ilgili broşürde yazılan her şeyin nasıl doğru olduğunu anlatmak adına dosyaya gerekli bilgileri sunacağız. Daha önce bu dosyadan yargılanan parti üyelerimiz ve arkadaşlarımız oldu. Onların beraat kararları da var, onları da dosyaya kazandıracağız. Ama ben CHP’nin hem yerel iktidarda olması, birinci parti olması hem de ana muhalefet partisi olmasından kaynaklı olarak üzerine gelen bu son zamanlardaki yargı baskısını, yargının araçsallaştırılmasını kabul etmediğimizi, burada hep beraber olduğumuzu, arkadaşlarımızı hep beraber savunduğumuzu tüm kamuoyuna açıklamak istiyoruz."