DİSK Emekli- Sen Samsun Şube Başkanı Kutlu: "Bu düzen bizden aldıklarıyla bayram edenlerin düzenidir"
Haber: Mehmet Rebii ÖZDEMİR
(SAMSUN) - DİSK Emekli- Sen Samsun Şube Başkanı Arif Kutlu ve yönetim kurulu üyeleri bayram ikramiyesi ve düşük emekli maaşına ilişkin açıklamada bulundu. Kutlu, "Gerçek; eşimi emeklikten bu yana tatili çıkaramadım diyen emeklinin can sıkıntısındadır. Gerçek sabahın dördünde ucuz et kuyruklarında sıraya giren emeklilerin soğuktan hissetmedikleri ellerindedir. İktidarın emeklilere reva gördüğü bu düzen emekçilerden ve emeklilerden aldıkları sermayeye peşkeş çekmekten ibarettir. Bu düzen bizden aldıklarıyla bayram edenlerin düzenidir" dedi.
DİSK Emekli- Sen Samsun Şube Başkanı Arif Kutlu, Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Erkenet, üye Nevzat Göçkün ve üye Hasan Esener emekli maaşları ile geçinilemediğini ve bayram ikramiyesinin arttırılması gerektiğini ifade etti. Emekli- Sen Samsun Şube Başkanı Arif Kutlu, şunları söyledi:
"Emeklilere bayramlaşmayı çok görenler görenlerle bayramlaşmıyoruz. Asgari ücret yılın ilk ayından açlık sınırı altına düştü. Emekli aylıkları ise açlık sınırının altındaki asgari ücretten dahi düşük emekliler yıllardır asgari düzeyin altında yaşamaya mahkûm ediliyor. Bizlerden aldığımız aylıklarla karnımızı doyurmamız faturalarımızı ve kiramızı ödememiz doktor masraflarımızı karşılamamız bekleniyor. Oysa gerçek bambaşka. Gerçek; Ankara'da yaşamak için sabah akşam taksiye çıkmak zorunda olan bir emeklinin '17 bin lira kiram var, 16 bin lira emekli aylığım' sözlerindedir. Gerçek; pazardan çürük meyve toplayan yetmiş yaşındaki bir emeklinin gözlerindedir. Gerçek; eşimi emeklikten bu yana tatili çıkaramadım diyen emeklinin can sıkıntısındadır. Gerçek sabahın dördünde ucuz et kuyruklarında sıraya giren emeklilerin soğuktan hissetmedikleri ellerindedir.
"Emekliler her bayrama daha da yoksullaşarak giriyor"
Gıda enflasyonu tırmanmaya devam ederken emeklilerin bu yılda boş iftar sofraları buruk bayram sabahları bekliyor. Yıllarca sendikamızın emekli aylıklarının düşürülmesine ve asgari ücretin çok daha gerisinde bırakılmasına karşı yükselttiği mücadele ve ısrarcı taleplerimiz sonucu 2018 yılında yılda iki kez verilmeye başlanan ve geçtiğimiz yıl 3 bin lira olarak verilmeye devam edilen emekli ikramiyeleri mevcut ekonomik koşullarda çoktandır anlamını yitirmiş bulunuyor. Oysa bayram ikramiyesi, emeklilerin çocukları ve torunlarıyla güle oynaya geçirecekleri bayram günlerine işaret ediyor. Hiç değil ise bir bayram sabahında emeklilerin yüzlerinin gülmesine, ertesi günü düşünmeden torunlarına bayram harçlığı vermelerine olanak tanınması anlamına geliyor. Ne var ki emeklilerin aylıkları ceplerine girmeden eriyip gidiyor. Müjdeler eşliğinde duyurdukları bayram ikramiyeleri ise borç batağındaki emeklilere bir gün olsun rahat nefes aldırmaya yetmiyor. Emekliler her bayrama daha da yoksullaşarak giriyor. Emeklilere bayramlaşmak çok görülüyor. Bugün bu tablonun yaratıcılarına buzdolaplarımızı boşaltanlara bizleri kuru ekmeğe mahkûm edenlere karşı buradayız. İktidarın emeklilere reva gördüğü bu düzen emekçilerden ve emeklilerden aldıkları sermayeye peşkeş çekmekten ibarettir. Bu düzen bizden aldıklarıyla bayram edenlerin düzenidir. Bu düzeni değiştirmediğimiz gün bayram günümüz değiştirdiğimiz gün bayram günümüz olacaktır."
"Kent lokantaları olmasa millet hep aç sokaklarda kalıyor"
DİSK Emekli-Sen üyesi Nevzat Göçkün, "Yine bir bayramla karşı karşıyayız. Bayrama yetiştik ama maaşlarımız yetişmiyor bayramda. Maalesef bayramı bayram gibi karşılayamıyoruz. Eriyen emekli maaşlarımızda enflasyon karşısında çok düşük seviyede kaldı. Biz maalesef çocuklara artık bayram harçlığı vermek lüksünde değiliz. Yani geçinemiyoruz zaten. Bayramları da sefalet içerisine geçiriyoruz. Gelecek çocuklara pek harçlık vermeyi de bir kenara bıraktık. Artık yüzümüz gülmüyor" diye konuştu.
DİSK Emekli-Sen üyesi Hasan Esener ise, "Bu sene 4 bin lira olacağı söyleniyor. Her sene bin lira mı artıyor? Bu açlık, yoksulluk, sefalet... Zaten bizi yük görüyorlar. Bu zamana kadar bizi çalıştırdılar. Kesilen şeylerle beraber promosyonumuzdan dünyaları kazandılar. Kent lokantaları olmasa millet hep aç sokaklarda kalıyor. Kendileri yiyorlar, 190 bin lira maaş alıyorlar. Biz ne yapacağız yani" ifadelerini kullandı.
