Durmuş Yılmaz'dan Uşak'taki Kışladağı Altın Madenine tepki: "Soyuluyoruz ey halkım"

Durmuş Yılmaz'dan Uşak'taki Kışladağı Altın Madenine tepki: "Soyuluyoruz ey halkım"

(UŞAK) - Eski Milletvekili ve eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Uşak'ta TÜPRAG Metal Madencilik tarafından işletilen Kışladağı Altın Madenine ilişkin, "TÜPRAG bir hayır kurumu değil. Merkez Bankası'na satılan altınların karşılığı olarak alınan Türk lirası ile ne yapıldı? Dövize çevrilerek yurt dışına mı aktarıldı? Yılda 40 hafta çalışıldığı varsayılırsa, toplam yıllık üretim 6 ton altın eder. 2006’dan 2025’e kadar yaklaşık 114 ton altın çıkarılmış olabilir. Devletin toplam payı en iyimser tahminle bu üretimin yalnızca yüzde 10’u. Kalan yüzde 90’luk pay ise şirketin elinde" dedi.

TÜPRAG Metal Madencilik tarafından işletilen Kışladağ Altın Madenine yönelik devam eden hukuki süreç kapsamında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) kararı, geçen hafta Uşak Mahkemesinde görüldü. Davaya müdahil sıfatı ile katılan Durmuş Yılmaz, madencilik faaliyetinden devletin gelirinin oldukça düşük olduğunu belirterek, tarıma elverişli bu arazilerde üretim yapılarak daha yüksek kazanç elde edilebileceğini vurguladı.

Geçen hafta yapılan duruşmada davacı taraf, risklerin daha da arttığını ileri sürerek yeniden keşif yapılmasını talep etti. Davalı taraf ise yeniden keşif talebine itiraz etti. Mahkemenin bu konuda 10 gün içinde karar vermesi bekleniyor.

Konuya ilişkin ANKA Haber Ajansı'na değerlendirmelerde bulunan Durmuş Yılmaz, şunları söyledi:

"TÜPRAG bir hayır kurumu değil. Merkez Bankası'na satılan altınların karşılığı olarak alınan Türk lirası ile ne yapıldı? Dövize çevrilerek yurtdışına mı aktarıldı? 2006 yılında ons başına 600 dolar olan altın bugün 2 bin 900 dolara yükseldi. Bu fiyat artışıyla Kışladağı altın madeninin büyük kâr sağladığı açıktır. Haftalık 150 kg altın üretildiği iddia ediliyor. Yılda 40 hafta çalışıldığı varsayılırsa, toplam yıllık üretim 6 ton altın eder. 2006’dan 2025’e kadar yaklaşık 114 ton altın çıkarılmış olabilir. Devletin toplam payı en iyimser tahminle bu üretimin yalnızca yüzde 10’u. Kalan yüzde 90’lık pay ise şirketin elinde."

Türkiye’de 2 millon 400 bin hektar ekilebilir alanın tarım dışı kaldığını ve bu alanların yeniden üretime kazandırılmasıyla çok daha büyük ekonomik fayda sağlanacağını vurgulayan Yılmaz,"Bir ton buğdayın Dünya borsalarındaki fiyatı 600 dolar. Tarıma verilen destek artırılsa, çevreye zarar vermeden daha büyük bir kazanç elde edilebilir" dedi. Uğur Mumcu'nun "vurulduk ey halkım" sözlerine gönderme yapan Yılmaz, "Soyuluyoruz ey halkım" ifadelerini kullandı.

"Tarıma yönelmek madenden daha kazançlı olacaktır"

Yılmaz, davaya katılmasının şirket yetkililerini rahatsız ettiğini belirterek, şu ifadelere yer verdi:

"Öyle anlaşılıyor ki şirket yetkilileri bu sorular karşısında rahatsızlık duymuş olacak ki Uşak’ta faaliyet gösteren yerel bir haber portalına yaptırılan özel bir haberle kamuoyunu etkilemeye çalışmışlardır. Haberde TÜPRAG’ın bu işlerden büyük kâr elde etmediği ancak yatırım yapmaya devam edeceği belirtilmiş, bu kapsamda 100-150 milyon dolarlık bir yatırım planlandığı ifade edilmiştir. Bu girişim, şirketin kamuoyundaki imajını güçlendirmeye yönelik bir halkla ilişkiler çalışması olarak değerlendirilebilir. Ben buradan haberi yapan Uşaklı hemşehrilerime sesleniyorum; altın madeni işi geleceğimizi ipotek altına alan bir iştir. Bu nedenle bu tür haberlerde lütfen madenciler tarafında olmayın. Kamuoyunu şeffaf bilgilendirin.''

Durmuş Yılmaz, ülkedeki gıda enflasyonunun yüksekliği ve tarımın ulusal güvenlik meselesi haline geldiğini belirterek, tarıma yönelmenin madenden daha kazançlı olacağını vurguladı.