Hastalığına ''teşhis konulamayan'' vatandaş: "Yemek yiyemiyorum, günde en fazla iki bardak su içebiliyorum"

Haber: Burhan DEMİRCİOĞLU

(OSMANİYE) - Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde iki yıldır yutma güçlüğü çeken Tuncay Özkul, ''hastalığına teşhis konulamadığını, kaymakamlıktan verilen yol yardımın azaltılması sebebiyle de Ankara'daki tedavisine gidemediğini'' ifade etti. Özkul, "Durumum ağırlaşıyor, kilitleniyorum. Yemek yiyemiyorum günde en fazla iki bardak su içebiliyorum, yudum yudum içebiliyorum. Çok kötü durumdayım. Boğulma riskiyle karşı karşıyayım" dedi.

Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde yaklaşık iki yıl önce yutma güçlüğü çeken, teşhis ve tedavisi için Ankara'ya gidip gelmek zorunda kalan Tuncay Özkul, maddi durumu kötü olduğu için kaymakamlıktan 3 ile 6 bin lira arasında 4- 5 kez yardım aldığını ancak en son Mart ayında yaptığı başvuru sonucu bu paranın iki bin liraya düştüğünü ifade etti. İki bin lirayla Ankara'ya gidemeyeceğini belirten Özkul, duruma tepki gösterdi.

"İstanbul veya Ankara gibi hastanelere yönlendirdiler"

Tuncay Özkul, şöyle konuştu:

"2023 yılı Mayıs ayında aniden birden boğazımda yutma güçlüğü ve yutma zorluğu başladı. Bundan dolayı Kadirli Devlet Hastanesi'ne giderek sorunumu anlattım acil servis doktoruna. Acil servis doktoru da bana grip ilacı yazarak beni gönderdi. Ben de bu ilaçları kullandım baktım durumum daha kötüye gidince Adana Şehir Hastanesine randevu alarak gastroentoloji bölümüne endoskopi çektirdim. Endoskopiden sonra parça alındı yemek borusundan bu sonuçlar çıktıktan sonra ilaçlı yemek borusundan film çekildi. Daha sonra nöroloji bölümüne sevk etti. Nöroloji bölümü de EMG ve MR filmi çekerek toplu bir değerlendirme yaptılar. Doktorlar 'kendilerinin yapacağı bir şey olmadığını söyleyerek bu durumun ciddi bir durum olduğunu, araştırılması gereken bir durum olduğunu, daha sonra kötüye gidebileceğini' belirttiler. Benim ileri basamak hastaneleri olan İstanbul veya Ankara gibi hastanelere yönlendirdiler.

"Hastalığım ilerledi ben de hastaneye tekrar giderek sevk aldım"

Benim de hiçbir gelirim olmadığı için hiçbir yardım edenim olmadığı için gidemedim hastanelere. En sonunda hastalığım ilerledi ben de hastaneye tekrar giderek sevk aldım, ilgili birimden. Bununla birlikte kaymakamlığa başvurarak durumumu anlattım bizzat. Kaymakamlık bana 4-5 defa bana yardım çıkardı. Ben de Ankara Bilkent Şehir Hastanesine başvurdum. Bana birkaç tane tahlil ve test yaptılar ancak herhangi bir teşhis koyamadığı için ilgili doktor, beni başka bölümlere yönlendirdi. Ben de bundan dolayı Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne ait Şefkat Evlerinde çünkü hiçbir gelirim olmadığı için başvurarak orada benim konaklamamı sağladılar.

"Boğulma riski ile karşı karşıyayım''

Orada işlemlerim devam edeceği için ben tekrardan kaymakamlığa 24 Mart 2025 tarihinde başvurdum gerekli hastane evrakları ile birlikte. Bugün de tekrar kaymakamlığa gittim bana iki bin lira yardım çıktığını öğrendim. Ben dedim 'bu iki bin lira ile ne yapacağım? 'Ben her gün ölümle burun buruna yaşıyorum' dedim. Hastalığım ilerledi iki yıl boyunca bana 'Adana'ya gitmemi' tekrar söylediler. Ben iki yıl önce zaten Adana Şehir Hastanesi'ne gittim bir sonuç alamadım. Benim hastalığım her geçen gün ilerledi. Yiyip içemiyorum, boğazım kilitleniyor, boğulma riski ile karşı karşıyayım. Durumum ağırlaşıyor, kilitleniyorum.Yemek yiyemiyorum günde en fazla iki bardak su içebiliyorum, yudum yudum içebiliyorum. Çok kötü durumdayım. Boğulma riskiyle karşı karşıyayım. Ben ne yapacağımı şaşırdım. Devlet büyüklerimizden bu konuyla ilgili yardım istiyorum."