İSTON’dan yeni nesil kent mobilyaları: “UrbanİST ile karbon ayak izini azaltan tasarımlar geliştiriyoruz”

İSTON’dan yeni nesil kent mobilyaları: “UrbanİST ile karbon ayak izini azaltan tasarımlar geliştiriyoruz”

Haber: Tuba KARA / Kamera: Vedat Bayraktar

(İSTANBUL) - TÜYAP Yapı Fuarı’nda yer alan İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki İSTON’un standı, kent mobilyalarında sürdürülebilirlik ve inovasyon odaklı yeni yaklaşımıyla dikkat çekti. İSTON Genel Müdürü Fevzi Alp Atar, “UrbanİST” adlı yeni kent mobilyası konseptini tanıtarak, hem tasarım hem de çevresel etki açısından önemli bir dönüşüm başlattıklarını söyledi.

TÜYAP Yapı Fuarı’nda yer alan İstanbul Büyükşehir Belediyesi iştiraki İSTON’un standı, kent mobilyalarında sürdürülebilirlik ve inovasyon odaklı yeni yaklaşımıyla dikkat çekti. İSTON Genel Müdürü Fevzi Alp Atar, “UrbanİST” adlı yeni kent mobilyası konseptini tanıtarak, hem tasarım hem de çevresel etki açısından önemli bir dönüşüm başlattıklarını söyledi. UrbanİST’i “şehir yaşamına yönelik bir manifesto” olarak tanımlayan Atar, yeni nesil mobilyalarda kullanılan ince kesit beton teknolojisi sayesinde ürünlerin hem estetik hem de hafif hale getirildiğini belirtti. Geleneksel betonarme yapıların yaklaşık 4-5 santimetre kalınlığa ulaştığını, bu durumun hem mimariyi hem lojistiği zorlaştırdığını belirten Atar, “Fakat yeni ince kesit betonumuz bizim sadece iki santim. Böylece çok daha estetik, çok daha hafif, yarı beton kullanarak çok daha hafif bir ürün ortaya çıkardık. Bu bizim mimar arkadaşlarımızın çok sevdiği bir konsept oldu. Montaj yapan arkadaşlarımızı çok sevdiğim bir konsept oldu. Çünkü ağırlığı yarım ve lojistik yapan firmaların da çok sevdiği oldu. Çünkü yarı miktarda daha küçük, daha hafif mobilyaları taşıyabiliyoruz, yerinde de çok kolay monte edebiliyoruz. Bu İSTON olarak bizlerin sürdürülebilirlik ve karbon ayak izini azaltma konusundaki hedeflerimiz için de mükemmel bir dizayn oldu” dedi.

“Fuardaki standımız başlı başına geri dönüşüm örneği”

Atar, fuar alanında kurulan İSTON standında kullanılan ahşap malzemelerin daha sonra park ve bahçelerde yeniden kullanılacağını belirterek, geri dönüşüm vurgusu yaptı. Üç boyutlu yazıcılarla özel harç kullanılarak kalıpsız üretilen saksılar da dikkat çekerken, içlerinde yer alan gerçek bitkiler ile fuar sonrasında İSTON Genel Müdürlüğü’nde değerlendirileceği ifade edildi.

“Tasarımda sadece mimar değil, sosyolog ve psikologlar da var”

İSTON bünyesinde kurulan ve Bakanlık onaylı olan tasarım departmanında mimar ve mühendislerin yanı sıra sosyolog ve psikologların da yer aldığını kaydeden Atar, “Şu anda da bakanlık onaylı yirminin üzerinde çalışanımız olan bir tasarım departmanıyla beraber artık kendi ürünlerimizi üretmeye başlıyoruz. Biz bu departman içinde sadece endüstriyel tasarımcılar, mimarlar değil, mühendisler, sosyologlar, insan psikolojisinden anlayan psikolog arkadaşlarımızla beraber bu kent ürünlerini dizayn ediyoruz. Çünkü bizim amacımız kendi kendine duran sabit dayanıklı bir kent mobilyasından ziyade İstanbul halkının, Türkiye halkının, dünya halklarının üzerinde zevkle oturabileceği, kentsel alanlarımıza renk katacak ürünler dizayn etmek ve bunda insan psikolojisini ve kullanımını anlamak çok önemli” ifadelerini kullandı.

“3D yazıcılarla beton ev üretimi yapıyoruz”

İSTON’un inovasyon alanındaki en önemli hamlelerinden birinin 3D beton yazıcılar olduğunu belirten Atar, bu teknolojiyle kent mobilyalarının yanı sıra ev üretimi ve binalar da yapabildiklerini söyledi. “Buradaki en büyük şeyimiz üç boyutlu yazıcımız. Bu üç boyutlu yazıcıyla artık evler, konutlar tasarlama. Bu konutların gerekli izinlerini alıp buraya insanların oturabileceği hale getirmeyi düşünüyoruz önümüzdeki yıllarda. Evimiz var Tuzla'da. Yaptığımız evler var” diyen Atar, Tuzla’daki örnek yapıların yerinde görülebileceğini belirtti.

“Klasik üretimlere devam, altyapıda verimlilik artacak”

Fevzi Alp Atar, parke taşı ve bordür gibi klasik yapı malzemeleri üretimine devam ettiklerini, ayrıca İSKİ ile yürütülen altyapı projelerinde verimliliği yüzde 90’ın üzerine çıkarmayı hedeflediklerini aktardı. İSTON’un sadece üretici değil, aynı zamanda uygulayıcı pozisyonunda olduğunu vurgulayan Atar, kentsel donatı alanlarını yalnızca park ve bahçeler olarak değil, meydanlar ve boğaz hattı gibi kentin tüm kamusal yüzeylerini kapsayan alanlar olarak gördüklerini ifade etti.