İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri'nden Selçuk Kozağaçlı için adalet çağrısı

İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri'nden Selçuk Kozağaçlı için adalet çağrısı

(İZMİR)- İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri, Çağdaş Hukukçular Derneği'nin (ÇHD) Onursal Genel Başkanı Avukat Selçuk Kozağaçlı'nın, tahliyesine yapılan itiraz sonrası yeniden cezaevine gönderilmesine tepki gösterdi.

İzmir Barosu önünde toplanan İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri üyeleri, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Devrimci tutsaklar onurumuzdur”, “Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz”, ÇHD susmadı susmayacak” sloganları attı.

Basın açıklamasını okuyan İzmir Barosu Başkan Sefa Yılmaz, “Türkiye uzunca bir süredir hukukun değil keyfiyetin, adaletin değil haksızlığın hüküm sürdüğü bir coğrafya haline gelmiştir. Ülkemizin dört bir yanında başlayan protesto gösterilerinde vatandaşlarımız darp edilmiş, gözaltına alınmış, tutuklanmış; anayasal hak ve özgürlükleri ellerinden alınmaya çalışılmıştır. Yaşanan süreç sadece sokakta, okullarda, işyerlerinde, kısacası ‘dışarıda’ mücadele veren halkımızı değil, haksız ve hukuka aykırı yargılamalar ve kararlarla cezaevlerine atılan, yıllarını cezaevlerinde geçirmek zorunda kalan yurttaşlarımız için de artık son aşamaya gelmiştir” dedi.

“Yaşananlar bu ülkede hiç kimsenin hukuki güvencesinin olmadığının açık bir örneğidir”

Kozağaçlı’nın serbest bırakılarak yeniden tutuklanmasını anlatan Yılmaz, “Çağdaş Hukukçular Derneği Onursal Başkanı Av. Selçuk Kozağaçlı, en temel usul kurallarına ve adil yargılanma ilkelerine aykırı bir yargılama süreci sonucunda haksız ve hukuka aykırı bir kararla mahkum edilerek cezaevine gönderilmiş, 8 yıl boyunca cezaevinde kalmış, dün itibariyle İdari Gözlem Kurulu kararı ile tahliyesi uygun görülmüş, infaz hakimliği tahliyeyi onaylamış ancak savcılık itiraz edince aynı infaz hakimliği kararından dönerek bugün Av. Selçuk Kozağaçlı tekrar gözaltına alınarak cezaevine konulmuştur. Yaşananlar, kişi hak ve özgürlüklerinin nasıl bir keyfiyete tabi olduğunu göstermesi açısından önemlidir. Yaşananlar, bu ülkede hiç kimsenin en temel hakları dahi kullanmaktan alıkonulabileceğinin bir özetidir. Yaşananlar bu ülkede hiç kimsenin hukuki güvencesinin olmadığının açık bir örneğidir. Yaşananlar herkes için eşit ve adil uygulanabilir bir hukuk değil, ‘düşmanlık saiki güden’ bir sözde hukuk mekanizması ile karşı karşıya olduğumuzu göstermektedir” diye konuştu.

“Artık bu ülkede hiç kimse yalnız değildir”

“Selçuk Kozağaçlı nerede hak ihlali varsa, nerede ezilenler ve sömürülenlerle ilgili bir dava varsa, nerede toplumsal bir hak arama mücadelesi varsa orada olan, avukatlık mesleğini de buna adamış bir meslektaşımızdır” diye devam eden Sefa Yılmaz, “Değerli Selçuk Kozağaçlı yalnız değilsiniz artık bu ülkede hiç kimse yalnız değildir. Tutuklu avukatlar, öğrenciler, devrimciler, yoksullar, emekçiler, işçiler, ezilen tüm kesimler, ağaçlar, ormanlar, denizler, kediler, kuşlar; bu ülkede artık hiç kimse yalnız değildir. Yalnız olmadığımızı bir aydır sokaklarda olan insanlarımız dayanışmaları ve direnişleri ile göstermektedir. Bu ülkede artık hiç kimse yalnız değildir" ifadelerini kullandı.