Pir Sultan Abdal Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe: "Hizbullahçılar serbest bırakılıyor ama Alevilere barikat kuruyorlar"
(ANKARA) - Pir Sultan Abdal Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe, "Çocuklarımızı, gençlerimizi sabahlara karşı evlerinden alıyorlar. Siyasetçileri, seçilmişleri evlerinden alıp cezaevlerine yolluyorlar. Aydınlarımızı, gazetecilerimizi tutukluyorlar. Belediye başkanlarının, muhtarların yerlerine kayyumlar atıyorlar. Sivas Madımak katillerini serbest bırakıyorlar. Hizbullahçıları serbest bırakıyorlar. IŞİD'çileri serbest bırakıyorlar ama Alevilerin önüne barikat kurmaya devam ediyorlar" dedi.
Pir Sultan Abdal Derneği ve Alevi Bektaşi Federasyonu, Adalet Bakanlığı’nın önünde ‘Sivas için adalet, herkes için adalet’ konulu basın açıklaması yapmak istedi. Ziya Gökalp Caddesinde bulunan Pir Sultan Abdal Derneği Genel Merkezi’nin önünde kolluk kuvvetleriyle yapılan müzakere sonunda dernek merkezinin önünde basın açıklaması yapıldı. Açıklama öncesinde ve açıklama sırasında kolluk kuvvetleriyle gerginlik yaşandı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz, CHP Bursa Milletvekilli Orhan Sarıbal’ın yanısıra birçok sivil toplum kuruluşunun da destek verdiği basın açıklamasında Pir Sultan Abdal Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe özetle şunları söyledi:
"Hizbullahçılar serbest bırakılıyor ama Alevilere barikat kuruyorlar"
"Biz çok barikat gördük, çok barikat aştık. Yine aşarız ama bu ayıp bunlara yetmiyor daha büyükleriyle geliyorlar. Çocuklarımızı, gençlerimizi sabahlara karşı evlerinden alıyorlar. Siyasetçileri, seçilmişleri evlerinden alıp cezaevlerine yolluyorlar. Aydınlarımızı, gazetecilerimizi tutukluyorlar. Belediye başkanlarının, muhtarların yerlerine kayyumlar atıyorlar. Sivas Madımak katillerini serbest bırakıyorlar. Hizbullahçıları serbest bırakıyorlar. IŞİD'çileri serbest bırakıyorlar ama Alevilerin önüne barikat kurmaya devam ediyorlar. Biz bugün nöbet eylemimizin sonlanacağını söylemiştik. Bugün nöbet eylemimizi Adalet Bakanlığı önünde sonlandıracaktık ancak sonlandırmıyoruz, nöbetteyiz devam ediyor. Adalet Bakanlığı’nın önüne gitmemizi sağlayıncaya kadar nöbet eylemimiz devam edecek.
"Sivas Madımak katliamının gerçek sorumluları, planlayıcıları ve asıl aktörleri yargı önüne çıkarılmadı"
2 Temmuz 1993 tarihinde gerçekleştirilen Sivas Madımak katliamının gerçek sorumluları, planlayıcıları ve asıl aktörleri yargı önüne çıkarılmadı. Aileler ve örgütlü gücümüzün 32 yıldır sürdürdüğü mücadele sayesinde bugünlere kadar sürdürülen dava önce zaman aşımına uğratıldı sonra da her biri ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan katiller serbest bırakıldı. Bu kararın ardından Pir Sultan Abdal Kültür Derneği örgütlülüğü olarak başlattığımız ‘33 Can 33 gün’ nöbetimizin bugün son günüydü az önce söylediğim gibi son gün olmayacak. 33 gündür dernek binalarımızda, meydanlarda sokaklarda, parklarda bu nöbetimizi tuttuk. Bu nöbetimizin tutulması sırasında bizi yalnız bırakmayan dostlarımıza, Avrupa'ya, Avustralya taşıyan canlarımıza bize destek olan Alevi kurumlarımıza, siyasilerimize ayrı ayrı teşekkür ediyoruz.
"Suriye'deki Selefi çeteler ile Türkiye'de gerçekleştirilen katliamların zihniyeti aynı"
Bugün Suriye'de Alevi soykırımı yapan Selefi cihatçı çetelerin sahip olduğu zihniyet ile Türkiye'de gerçekleştirilen onlarca yüzlerce katliamın sorumlularının sahip olduğu zihniyet bire bir aynı zihniyettir. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Ekrem İmamoğlu'nu, seçilmişleri, gazetecileri, öğrencileri yarınlarına sahip çıkan gençleri tutuklayan, gözaltına alan, iktidarının devamı için her türlü antidemokratik uygulamayı ortaya koyanlar ile Madımak’ın katillerini aklayan akıl aynı akıldır.
"Selefi anlayış ülkemizde kendisine taban oluşturmaya çalışıyor"
Dün Sivas’ta, Çorum'da, Gazi'de, Ümraniye'de, Suruç'ta, Ankara Gar Meydanı’nda, Roboski'de, Dersim'de, Koçgiri’de, Reyhanlı'da ve daha çok daha birçok yerde vahşi katliamları gerçekleştiren cihatçı anlayış bugün ülkemizi teslim almaya çalışıyor, bunun farkındayız. Suriye'de başta Aleviler olmak üzere çeşitli halklara zulmeden soykırım uygulayan, Selefi anlayış ülkemizde kendisine taban oluşturmaya çalışıyor. Bu anlayış tarikat de cemaatlerle siyasi iktidarı kontrol altına almaya ve ülkeyi hızla şeriata götürmeye çalışıyor. Bunun da farkındayız ancak buna izin vermeyeceğiz karanlığa teslim olmayacağız."
"Hepimiz için adalet istiyoruz"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeliha Aksaz Şahbaz ise kısaca şunları kaydetti:
"Kahramanmaraş’ta yapılan katliamlara doymadılar. Sivas’ta canlarımızı yaktılar. Gazi’de katlettiler. Suruç’ta, Ankara Gar Katliamında, Beşiktaş’ta bu ülkenin her bir noktasında bizleri katlettiler. Çünkü iktidarları bu katliamlardan besleniyor. İktidarları bu ülkedeki faşizmden besleniyor. Bugün milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, seçilmişler, ülkenin parti genel başkanları, bu ülkenin aydınları, gazetecileri, gençleri hapiste. Biz buna teslim olmuyoruz. Bugün bu ülkenin milyonlarca insanı bu faşizme teslim olmuyor. Bugün buradayız adalet istiyoruz, yarın yine burada olacağız yine adalet isteyeceğiz. Hiçbir canımızı, çocuğumuzu, aydınımızı size teslim etmeyeceğiz. Biz buradayız burada olmaya devam edeceğiz. Faşizme karşı bu ülkede adaleti, kardeşliği, eşitliği ve özgürlüğü hep birlikte savunacağız. Bu ülke sevginin ve kardeşliğin ülkesi oluncaya kadar mücadelemiz devam edecek. Hepimiz için adalet istiyoruz."
"Sizin baskılarınıza, zulümlerinize boyun eğmeyeceğiz"
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal ise, "İktidar toplumun taleplerini yok saymaktadır. Düşünceden, düşünceyi ifade etmekten bile korkmaktadır. Kentin valisi Türkiye Cumhuriyeti yasalarının, kanunlarının valisi değildir. Çünkü bugün burada çok haklı bir eylemi gerçekleştirmek için geldik. Ama Saray’daki neyse Vali de onun izinden hareket ederek; hukuk, adalet, yasa, kanun tanımamaktadır. Bunun farkındayız bu açık bir faşizimdir. Biliyoruz, biz de onlara şunu söylüyoruz: bu ülkeye demokrasi gelene kadar mücadeleye devam edeceğiz. Sizin baskılarınıza, zulümlerinize boyun eğmeyeceğiz. Bu ülkenin onurlu yurttaşları olan Aleviler, solcular, sosyalistler, demokratlar, aydınlar sizin bütün karanlığınıza karşı aydınlık olmaya devam edeceklerdir" dedi.
