Saraçhane eylemlerine katıldıkları gerekçesiyle 7 genç hakkındaki davanın ilk duruşması yapıldı, 6 gencin adli kontrol kararı kaldırıldı

Saraçhane eylemlerine katıldıkları gerekçesiyle 7 genç hakkındaki davanın ilk duruşması yapıldı, 6 gencin adli kontrol kararı kaldırıldı

(İSTANBUL) - Saraçhane eylemlerine katıldıkları gerekçesiyle 7 genç hakkında “kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşe silahsız katılarak ihtara rağmen dağılmama” suçlamasıyla açılan dava, İstanbul 20. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada ifade veren 6 gencin adli kontrolleri kaldırıldı, ifadesi alınmayan bir gencin adli kontrolü devam edecek. Duruşma 2 Ekim'e bırakıldı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasıyla başlayan protestolara katıldıkları gerekçesiyle 7 kişi hakkında "kanuna aykırı toplantı ve yürüyüşlere silahsız katılarak ihtara rağmen kendiliğinden dağılmama" iddiasıyla açılan davanın ilk duruşması, İstanbul 20. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü.

"Tekme tokat dövülerek gözaltına alındım"

Duruşmada, savunmalara geçilmeden önce avukatlar, üniversite öğrencisi gençler hakkında derhal beraat kararı verilmesi talebinde bulundu.

Bir sanık avukatı, "Barışçıl bir gösteri yapılmaktadır. Bu eylemin dışına çıkacak herhangi bir şey olmadığı için İstanbul Valiliği'nin yasaklama kararının yok sayılması gerektiğini düşünüyoruz ve derhal beraat kararı verilmesini talep ediyoruz" dedi. Mahkeme ara kararında, avukatların "derhal beraat" kararı verilmesi yönündeki talepleri reddetti.

Sanıklardan biri, "26 Mart günü iftar yemeği için gittiğim Saraçhane'de çevik kuvvet polisleri tarafından tekme tokat dövülerek gözaltına alındım. Olay sebebiyle ailem ve ben manevi olarak kayıplar yaşadık. Herhangi bir slogan atmadım, döviz ve afiş taşımadım" dedi. Sanık, duruşmada gösterilen fotoğrafın karakolda da gösterildiğini söyleyerek, fotoğraftaki kişinin kendisi olmadığını söyledi.

Avukatı da müvekkilinin uzun süre gözaltında ters kelepçe ile tutulduğunu belirterek "Böyle bir protestoya katılmış olsaydı da bu anayasal hakkını kullandığı anlamına gelir. Beraatini ve hakkında uygulanan adli kontrollerin kaldırılmasını talep ediyoruz" diye konuştu.

"Gözaltına alınırken polise mukavemet göstermedim"

Savunmasını yapan başka bir sanık ise "26 Mart günü Saraçhane'de iftar yemeğine katıldım. Her ne kadar kolluk tutanağında saat 20.00-21.00 gibi Bozdoğan Kemeri'nde gözaltına alındığım yazıyorsa da belediye binasının orada Vezneciler'e yakın bir yerde alındım. İftardan sonra evime dönmek üzereyken kolluk ile orada bulunan kalabalığın itiştiğini gördüm. Dağılma uyarısı olup olmadığını bilmiyorum. Gaz sebebiyle bulduğum Türk bayrağını ağzımı kapatacak şekilde bağladım. Saç ve alın kısmım teşhis için uygundur, bu kısımları kapatmadım. Gözaltına alınırken de polise mukavemet göstermedim. Valilik yasaklama kararının uzatıldığını bilmiyordum" şeklinde savunma yaptı.

Sanık avukatı da süreç boyunca gençlere yapılan muamelenin doğru olmadığını söyleyerek, "Bu davayı sanki hakimlik mülakatında size soruyorlar gibi düşünerek karar verirseniz daha vicdanlı olacağını düşünüyoruz. Müvekkil doktor muayenesine polis eşliğinde ve ters kelepçe ile sokulmuştur. Hekim ise tutanağa muayenenin avukat eşliğinde yapıldığını yazmıştır. Hekim hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz ve müvekkilin 8 saat ters kelepçe ile tutulmasından sorumlu polis hakkında da işkence suçundan suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz" dedi.

"Ters kelepçe ile gözaltına alındım"

Savunmasını yapan başka sanık ise "Herhangi bir ihtarda bulunulmadan ters kelepçe ile gözaltına alındım. Suratım kapalı değildi, slogan atmıyordum, hukuksuz şekilde gözaltına alındım. Kafamdan tutularak duvara vuruldum. Nezarethanede psikolojik işkence gördük" dedi.
Kolluk tutanaklarında ihtarın ne şekilde ve hangi cümlelerle yapıldığının belirtilmediğini söyleyen sanık avukatı, bilirkişi raporu alınması talebini tekrarladı.

Başka bir sanık avukatı da "Kolluk tarafından dosyaya sunulan görüntü kayıtlarının kim tarafından ne şekilde kayıt altına alındığı belli değildir. Kolluk hangi yasal izinle görüntülere ulaşmıştır ve görüntülerin kaynağı nedir? Bu hususta araştırma yapılmasını talep ederiz" diye konuştu.

Savunması alınan 6 sanığın yurt dışına çıkış yasağını kaldırıldı

Savcı, görüntülerin incelenip rapor hazırlanması için dosyanın bilirkişiye gönderilmesine, beyanları alınan sanıkların adli kontrol tedbirlerinin kaldırılmasına ve beyanı alınmayan bir sanık hakkındaki adli kontrolün devamına karar verilmesini talep etti.

Mahkeme, kolluğa müzekkere yazılarak iddianameye konu eyleme ilişkin tüm kamera görüntülerinin gönderilmesinin istenilmesine, temini halinde ihtar yapılıp yapılmadığı, ihtarın şekli ve hangi cümlelerle yapıldığı ile sanıkların bulundukları konum gereği ihtarı duyup duymadıklarının tespiti için dosyanın bilirkişiye gönderilmesine hükmetti.

Savunması alınmayan bir sanık hakkındaki adli kontrolün devamına karar veren Mahkeme, savunması alınan 6 sanığın yurt dışına çıkış yasağını kaldırdı. Duruşmanın 2 Ekim'e bırakılmasına karar verildi.