Şehir hayatının yorduğu mühendis ve öğretmen çift, topraksız tarım üreticisi oldu

Kadir ÖZEN/İZMİR, (DHA)- İSTANBUL’da şehir hayatının yorduğu harita mühendisi Cevahir Kaşkır (42) ile coğrafya öğretmeni eşi Özge Yaman Kaşkır (42), İzmir’in Urla ilçesinde topraksız tarım üreticisi oldu. Katma değeri yüksek kanlı kuzukulağı, pak choi ve kale marulu gibi bitkileri üretip, satmaya başlayan çiftten Cevahir Kaşkır, "Tohumları dikmek, bitkileri yetiştirmek ve büyüdüğünü görmek beni mutlu ediyor, sakinleştiriyor" dedi. Özge Yaman Kaşkır ise "Yorulduğumda kafamı dinlemek istediğimde televizyon, internette ve sosyal medyada dolaşmaktansa burada bitkilerle ilgilenmek güzel. Buradan dinlenmiş bir şekilde çıkıyorsunuz" dedi.
İstanbul'da yaşayan 20 yıllık harita mühendisi Cevahir Kaşkır ile 20 yıllık coğrafya öğretmeni Özge Yaman Kaşkır, yoğun iş temposundan kurtulmak istedi. Uzun süredir farklı bir alanda da iş yapmak isteyen çift, bu kapsamda topraksız tarıma merak sardı. Kağıthane İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü yetkililerinden bilgi desteği alan çift, İzmir'in Urla ilçesindeki 80 metrekare alana taze fesleğen, reyhan, limon aromalı fesleğen, anason aromalı fesleğen, kuzukulağı, kanlı kuzu kulağı, kale marulu, mizuna marulu, kişniş ve pak choi (Çin salatası) gibi ekonomik değeri yüksek ürünleri yetiştirmek için tam otomasyonlu bir sistemin yer aldığı tesis kurdu. Kağıthane İlçe Tarım ve Orman müdürlüğü yetkilileri hem yetiştiriciliğin nasıl olması gerektiği hem de tesisin kurulumunda yardımcı oldu. Çift, tamamını birikimlerinden karşılayarak 6 milyon TL yatırım yaptı. Gastronomi için önemli merkezlerden Urla'da yapılan tesis, 2024 yılında tamamlayarak faaliyetine başladı. Bu yıl da ilk kez ürün alan çift; ürünleri Urla'da doğal ürün satan restoranlara ve şeflere aracısız bir şekilde sipariş üzerine satmaya başladı.
'BİRÇOK ÜRÜNÜ AYNI ANDA YETİŞTİREBİLİYORUZ'
Süreci anlatan Cevahir Kaşkır, "Tarım ve orman müdürlüğünün yetkililerinin bilgi desteğiyle kendi imkanlarımızla tesisimizi kurduk. 30 milyon TL isteniyordu. Biz tesisimizi 5'te 1 fiyatına kurduk. 80 metrekare alandaki tesisimizde 5 katlı raflı sistemle 13 bin köklük bir kapasitemiz var. 80 metrekarelik alanımızı 5 katla çarparsak, 400 metrekarelik alanda üretim yapıyoruz. Burada çok farklı bitkileri aynı anda yetiştirme imkanına sahibiz. Reyhan, fesleğen, kuzukulağı, muzina marulu ve kanlı kuzukulağı gibi birçok ürünü aynı anda yetiştirebiliyoruz. Daha fazlasını da yetiştirebiliriz. Çalıştığımız restoran ve şeflerin talepleriyle üretimimizi yapıyoruz. Topraksız tarım yapıyoruz. Bitkilerin kökleri, altındaki suyun içerisindeki besinlerle gelişiyor. Kapalı, dikey ve tam otomasyonla tarımla üretim yapan Ege Bölgesi'nde ilk tesisiz. Bakanlığın kayıt sisteminde ilk kaydı biz aldık. Tohumdan itibaren yetiştiriciliğe başlıyoruz. Tohum odasında 7-10 gün arası gelişen bitkiyi ana üniteye alıyoruz. Toplam 45 günde bitki gelişmiş oluyor" dedi.
‘MUTLUYUM, BİRŞEYLER ÜRETİYORUM’
Çok stresli bir işte çalıştığından bahseden Cevahir Kaşkır, "Tohumları dikmek, bitkileri yetiştirmek ve büyüdüğünü görmek beni mutlu ediyor. Sakinleştiriyor. Rehabilite ediyor. Verdimiz emeğin karşılığında gün gün büyüdüklerini görebiliyoruz. Burada ben çalışıyor gibi değil rehabilite oluyor gibiyim. Mutluyum, bir şeyler üretiyorum. Herkese tavsiye ediyorum. Sistemde beyaz yakalılar çok çalışıp çok yorulan insanlar. Ben burada çalışıp bu kadar mutlu olabileceğimi düşünmüyordum" dedi.
'KUZULARIM DİYE SEVİYORUM'
Özge Yaman Kaşkır ise, "Aslında benim fikrimdi. Üretime katkımız olabilir mi, diye düşünüyordum. Eşimle paylaştım. Sonrasında başladık. Tarım ve Orman yetkilileri çok destek oldu. Çok mutluyum. Canlı bir şey üretiyorsunuz. Gelişimi mutlu ediyor. İnsanın çocuğuymuş gibi. Bitkinin mis kokusu hoşuma gidiyor. Alıyorum elime kuzularım diye seviyorum" diye konuştu.
Koşarak tesise geldiğinden bahseden Özge Yaman Kaşkır, "İnanılmaz bir mutluluk veriyor. Okul gürültülü bir ortam. Yorulduğumda kafamı dinlemek istediğimde televizyon, internette ve sosyal medyada dolaşmaktansa burada bitkilerle ilgilenmek güzel. Buradan dinlenmiş bir şekilde çıkıyorsunuz. Katma değeri yüksek ve özel ürünler. Urla, bir gastronomi merkezi. Şeflerin talebi üzerine deme yapıp üretimi yapıyoruz. Farklı ürünler yetiştiriyoruz. Üreticiden direk son tüketiciye gitmiş oluyor. Talep geliyor kesip 30 dakikada götürmüş oluyoruz" ifadelerini kullandı. (DHA)