TBMM Başkanı Kurtulmuş, Rus mevkidaşı Matviyenko ile TBMM'de bir araya geldi

(TBMM) -
Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, Rusya Federasyon Konseyi Başkanı Valentina Matviyenko ile TBMM’de bir araya geldi. İkili ve heyetler arası görüşmenin ardından Kurtulmuş ve Matviyenko, ortak basın toplantısı düzenledi. Matviyenko, öğleden sonra da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından kabul edilecek.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Türkiye’ye resmi ziyarette bulunan Rusya parlamentosunun üst kanadı Federasyon Konseyi Başkanı Valentina Matviyenko ile TBMM’de bir araya geldi.
TBMM Başkanı Kurtulmuş, Matviyenko’yu TBMM gelişinde karşılamasının ardından Türkiye ve Rusya bayrakları önünde el sıkışarak basın mensuplarına poz verdi. Daha sonra Kurtulmuş, Matviyenko arasındaki ikili görüşme saat 11:00’de, Rusya ve Türkiye heyetleri arasındaki toplantı ise 11:20’de başladı.
Görüşmede, TBMM Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, İYİ Parti Grup Başkanvekili Mehmet Satuk Buğra Kavuncu, Türkiye-Rusya Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti Manisa Milletvekili Murat Baybatur, Türkiye-Rusya Parlamentolar Arası Dostluk Grubu üyeleri AK Parti İstanbul Milletvekili Yahya Çelik, AK Parti Kocaeli Milletvekili Sadettin Hülagü, MHP Yozgat Milletvekili İbrahim Ethem Sedef, TBMM Genel Sekreteri Talip Uzun, TBMM Dış İlişkiler ve Protokol Başkanı Ali Murat Nas da yer aldı.
Küresel ve bölgesel konuların ele alındığı görüşmelerin tamamlanmasının ardından Kurtulmuş ve Rus Mevkidaşı, ortak basın toplantısı düzenledi.
"Ortak hedefimiz 100 milyar dolar ticaret hacmini gerçekleştirmek"
Toplantıda konuşan Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Türkiye ile Rusya arasında fevkalade önemli, yakın stratejik bir iş birliği uzunca bir süredir devam etmektedir. Tarihi köklere sahip olan ikili ilişkilerimiz her geçen gün daha da gelişerek devam etmekte ve olumlu bir seyir takip etmektedir. Bu çerçevede her iki ülkenin devlet başkanları Sayın Putin ve Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın iradeleriyle iki ülke arasında birçok konuda ortak iş birlikleri için alan açıldığını ve bu iş birliklerinin giderek artırılmakta olduğunu görmek de memnuniyet vericidir. Ekonomik ve ticari ilişkiler başta olmak üzere eğitim, kültür, turizm, enerji alanlarındaki iş birliklerimiz kayda değer bir noktaya gelmiştir. Türkiye ile Rusya arasındaki ikili ticaret hacminin 54 milyar doları aşması önemlidir ama henüz yeterli değildir. Ortak hedefimiz 100 milyar dolar ticaret hacmini gerçekleştirmek olacaktır. Bunun da en kısa zamanda gerçekleşeceğini ümit ediyor ve bu çerçevede çalışmayı sürdürüyoruz. Akkuyu Nükleer Santrali’ndeki çalışmalar ne yazık ki Rusya’nın karşılaştığı ambargolar dolayısıyla bir miktar gecikmiş olmakla birlikte ilk reaktörün bu yıl sonunda faaliyete başlaması tahmin ediliyor.
"Arabuluculuk dahil her türlü müzakerede kolaylaştırıcı olmaya hazırız"
Türkiye olarak Rusya-Ukrayna savaşının başlangıcından itibaren tavrımız son derece açık ve nettir. Artık 4. yılına girmiş olan bu savaş, geride on binlerce masum insanın ölmesine neden olmuş, şehirlerin yıkılmasına vesile olmuş ve savaş boyunca sadece iki ülke arasında bir savaş olmanın ötesinde Rusya’yla topyekun batı arasında savaş olma potansiyelini taşımıştır. Bunun için Türkiye olarak bu bölgede bir an evvel bu savaşın sonlanması, her iki halkın da yararına olacak ortak bir sonucun temin edilmesi için başlangıcından itibaren diyalog yolunun açık olması, diplomasi masasının mutlaka sürdürülmesi için olağanüstü bir çaba sarf ediyoruz. Arabuluculuk dahil her türlü müzakerede kolaylaştırıcı olmaya hazırız.
Suriye’de 13 yıllık iç savaşın ve 61 yıllık Baas rejiminin ardından yeni bir yönetim iş başına gelmiştir. Yeni Suriye yönetiminden beklentilerimiz; Suriye’nin toprak bütünlüğünün temin edilmesi, bütün grupların temsil edildiği kapsayıcı bir sistemin kurulması ve başta DEAŞ ve YPG/PYD olmak üzere Suriye’de faaliyet gösteren bütün terör gruplarının ortadan kaldırılması ve Suriye’nin bir tek egemen milli orduya sahip olması.
Görüşmemizde ele aldığımız bir diğer konu ise İsrail’in bölgedeki tavrı ve özellikle Filistin halkına karşı 1.5 yıldır sürdürmüş olduğu soykırım boyutlarına varan bu agresif tavırları ve saldırgan tutumlarıdır. Asla ve asla Netanyahu hükümetinin sürdürmüş olduğu soykırım politikaları kabul edilemez. Batı Şeria’da da Filistin halkına karşı gösterilen bu barbarca tavır asla kabul edilemez. Gelinen şu seviyede ayan beyan olmuştur ki bölgede iki devletli çözümden başka bir yol yoktur. Rusya Federasyonu’nun da iki devletli bir çözüme destek vermesi, Filistin halkının haklı davasının yanında yer aldığını duymak bizim için memnuniyet vericidir."
"Akkuyu Nükleer Santrali bizim ticari ve ekonomik alandaki iş birliğimizin bariz bir örneği"
Rusya Federasyon Konseyi Başkanı Matviyenko ise heyetler arası görüşmeler ve bölgesele konulara ilişkin şu açıklamayı yaptı:
“Hem ikili hem de bölgesel konuları ele alma fırsatı bulduk bugün. Ortaya çıkan tüm meseleler diyalog yoluyla çözülebilir, buna inanıyoruz. Uluslararası alanda çok hızlı türbülanslar yaşanıyor. Parlamentolar arası diyaloğun önemi artmış oldu. İkili iş birliğimizi engelleyen birtakım sorunlar ortadan kaldırılmalı. Türkiye, Rusya’ya karşı uygulanan tek taraflı ve gayrimeşru yaptırımlara karşı. Ülkelerimize yapılan baskılar ticaretimizin daha fazla yeşermesini engellemekte. Bazı alanlarda iş birliğimizde stratejik seviyeye ulaşmış olduk. Akkuyu Nükleer Santrali’nin dört blokunu aynı anda inşa etmekteyiz. Bu da bizim ticari ve ekonomik alandaki iş birliğimizin bariz bir örneği olacak. Bizim inşaat için havale ettiğimiz bir miktar para bir başka bankanın hesabında donduruldu. Böylece dış güçler bizim ilişkilerimizi zedelemeye çalışıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ve Türkiye yönetimine de ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Onlar Ukrayna krizinin barışçıl yollarla çözümünden yanalar, bunun için ciddi adımlar atılıyor. İstanbul’da Rusya ve Ukrayna arasında görüşmeler yapıldı. Hemen hemen anlaşma sağlandı, daha sonra Türkiye Cumhurbaşkanı Devlet Başkanımıza birkaç teklifte bulundu yine barış sürecinin başarıyla sonuçlanması adına. Biz de olumlu gördük tekliflerini fakat daha sonra Cumhurbaşkanı Zelenski geri adım attı. Barışı istemeyen kim ortada. Ukrayna’ya ilişkin son alınan BMGK kararı da barışa doğru atılan bir adımdır.”