TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu... Suat Özçağdaş: "Bu bizim açımızdan açık bir hak ihlalilidir, yasama sürecinin de sakatlanmasıdır"
(TBMM) - TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a TSK'da atama yetkisi de veren düzenlemelerin de yer aldığı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi görüşmeleri sürüyor. CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, Milli Eğitim Komisyonunda görüşülmesi gereken maddeler olduğunu belirterek, "Bu bizim açımızdan açık bir hak ihlalilidir, yasama sürecinin de sakatlanmasıdır. Türkiye'de 208 üniversite var, 190 bin akademisyen var, 7 milyondan fazla üniversite öğrencisi var" dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’da belediyelere ilişkin düzenlemeler ile Cumhurbaşkanınca teğmen ve albay rütbeleri arasındaki subaylardan uygun görülenler hakkında disiplinsizlik gerekçesiyle ayırma kararı verilebilmesini öngören Anayasa Mahkemesinin 703 Sayılı KHK'nın bazı hükümlerini iptal etmesi nedeniyle yeniden yapılan düzenlemeleri içeren kanun teklifi görüşmeleri sürüyor.
Yüksek Öğretim Kurumu'na ilişkin maddelerin Milli Eğitim Komisyonunda görüşülmesi gerektiğini belirten CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, YÖK Başkanı'nın komisyona gelmemesine de tepki gösterdi. Kendisine verilen 5 dakikalık sürenin ardından Komisyon Başkanı Mehmet Muş tarafından ek süre verilmemesi ise gerginliğe neden oldu. CHP Komisyon Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türel, Başkan Muş'a tepki göstererek, "Milletvekillerinin cümlelerini tamamlamasına dahi müsade etmiyorsunuz. Böyle bir usul olmaz" dedi. Ek süre verme talebini reddeden Muş, toplantıya 15 dakika ara verdi.
"Böylesi bir hırs, böylesi bir ülke yönetme anlayışı yeryüzünde başka nerede vardır?"
Suat Özçağdaş, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
"Bu kanun teklifinin 6 maddesi Milli Eğitim Komisyonu ile ilgili ve maalesef bu komisyonda bunları tartışma şansı bulamadık. Meclis'in bir ciddiyet içinde çalışması; hukukun, anayasanın gerektirdiği kuralların uygulanması yönünde konuşmalar oldu, bunlara da katılıyorum. Bu konunun Plan ve Bütçe komisyonunda tartışılmaması gerektiği, ihtisas komisyonunda tartışılması gerektiğini düşünüyorum. Bu bizim açımızdan açık bir hak ihlalildir, yasama sürecinin de sakatlanmasıdır. Türkiye'de 208 üniversite var, 190 bin akademisyen var, 7 milyondan fazla üniversite öğrencisi var. Anayasa Mahkemesi 4 Haziran 2024'te bu kararı verdi. Geride kalan bir yıl boyunca maalesef Meclis bunu uzmanlık çerçevesinde tartışamadı. İktidar işine geldiği zaman işine geldiği konularda o süreçten zarar görmüş aileleri çağırmak da dahil olmak üzere her konuyu burada gündem yapabiliyor ama milyonlarca insanın dahil olduğu bir sistemin nasıl devam etmesi gerektiği konusunda bir yıl boyunca buraya getirmiyor.
Bugün YÖK Başkanını burada göremiyorum. Milyonlarca öğrencinin, yüzbinlerce akademisyenin hayatını etkileyecek konular burada tartışılıyorken YÖK Başkanı buraya gelmiyor, Milli Eğitim Bakanı buraya gelmiyor. Hülleyle rektör olmuş birisinin buraya gelmemesi de normal karşılanabilir. Bunlar komisyonlarda tartışılmayacaksa nerede tartışılacak?
Dünya'nın hiçbir yerinde olmayan şekilde 21 YÖK üyesinin tamamını fiilen Cumhurbaşkanı atıyor. Yarısını kendi atıyor, yarısını atadığı bakanlarla beraber atıyor, 7'si de kendisinin atadığı rektörlerden geliyor. Böylesi bir hırs, böylesi bir ülke yönetme anlayışı yeryüzünde başka nerede vardır bilmiyorum. Kuzey Kore'de falan olabilir belki. Benzer bir yaklaşım Milli Eğitim Bakanında da var. 85 bin proje okulunun tamamını kendisi atıyor. Böyle bir devlet yönetim anlayışı olmaz. Rektör atamaları bütün askeri darbelerin olduğu dönemlerde bile böyle gerçekleşmemişti. Bu sizin iktidarınızın başarısıdır."