Yargıtay'dan, FETÖ çatı davasına ilişkin bozma kararı

Eda KOÇ/ANKARA, (DHA)- YARGITAY Ceza Genel Kurulu, FETÖ çatı davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan örgütün tepe yöneticisi 4 kişi hakkındaki mahkumiyet kararını, savcının esas hakkındaki görüşü usulüne uygun alınmadan karar verildiği gerekçesi ile usulden bozdu.

Ankara 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, 8 Haziran 2018 tarihinde görülen FETÖ çatı davası karar duruşmasında eski milletvekili İlhan İşbilen, eski Samanyolu TV Yönetim Kurulu Başkanı Hidayet Karaca, eski Zaman gazetesi imtiyaz sahibi Alaeddin Kaya ve Fetullah Gülen'in kuzeni Kazim Avcı'yı 'Anayasayı ihlal' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, 'Nitelikli dolandırıcılık' suçundan 6 yıl 8'er ay hapis ve 32 biner TL adli para cezası, 'Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama' suçundan ise 10 yıl 8'er ay hapis ve 48 biner TL adli para cezasıyla cezalandırdı.

'EYLEMLER ÖRGÜT YÖNETİCİLİĞİ KAPSAMINDA'

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 20'nci Ceza Dairesi, sanıkların istinaf başvurularını 22 Ekim 2020 tarihinde esastan reddetti. Yargıtay 3'üncü Ceza Dairesi ise temyiz incelemesinin ardından 28 Haziran 2022 tarihinde 4 sanığa 'Anayasayı ihlal' suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezalarını bozdu. Kararda, "Sanıkların FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün anayasal düzeni ortadan kaldırmaya yönelik planlama, hazırlık ve icra organizasyonunda yer aldıkları kanıtlanamamıştır" denildi. Yargıtay, sanıkların FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'e doğrudan bağlı olarak örgütsel faaliyet yürüttüklerini belirterek, eylemlerinin 'Silahlı terör örgütü yöneticiliği' suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı. Kararda, sanıkların darbe girişimi sırasında cezaevinde oldukları ve bu sürece dair herhangi bir icrai davranışlarının tespit edilemediği belirtildi. Bu nedenle, 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçundan sorumlu tutulamayacakları ifade edildi.

Ankara 4'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, 16 Kasım 2022 tarihinde görülen duruşmada bozma kararına direnerek, 2018'de verdiği kararı aynen tekrar etti. Sanıkların itirazı üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, 'bozma' görüşlü tebliğname hazırlayarak, dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kurulu'na gönderdi. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 9 Nisan 2025 tarihinde oy birliğiyle bozma kararı verdi. Kararda, "Direnme kararına konu hükmün, Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki görüşü usulüne uygun olarak alınmadan verilmesi, sanıkların savunma haklarının kısıtlanması sonucunu doğurmuştur" denildi.

Bozma kararının gerekçesinde, 16 Kasım 2022 tarihli celsede savcının 'Bozma ilamına uyulması' yönündeki genel ifadesinin, esas hakkında mütalaa olarak kabul edilemeyeceği ve bu nedenle yapılan işlemin usule aykırı olduğu belirtildi. Bu nedenle, yerel mahkemenin verdiği hüküm, savunma hakkının kısıtlanması gerekçesiyle diğer yönleri incelenmeden bozuldu. (DHA)