CHP heyeti Şakran Cezaevinde tutuklu gençlerle görüştü... Parti Sözcüsü Yücel: Gençlere yargı terörü ve yargı zorbalığı uygulanıyor

(İZMİR) - CHP Gölge Adalet Bakanı ve Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Gölge İçişleri Bakanı ve Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel, CHP’nin cumhurbaşkanı adayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasına yönelik İzmir’de başlayan eylemlerde gözaltına alınarak tutuklanan gençleri cezaevinde ziyaret etti. Ziyaret sonrası Parti Sözcüsü Yücel, “Görüştüğüm kadın arkadaşlara neden tutuklandıklarını sordum. Birinin çok çarpıcı bir tanımlaması oldu. ‘Biz, polisin dağılın ihtarına uymadığımız için tutuklandık dedi. ‘Dağılın ihtarına uymamak’ gibi bir suç olamaz. Bu insanlar, Anayasal haklarını, demokratik haklarını kullandıkları için tutuklular” dedi.
CHP’nin cumhurbaşkanı adayı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınarak tutuklanmasının ardından İzmir’de başlayan protestolar devam ediyor. Protestolarda yüzlerce genç gözaltına alınırken, gözaltına alınan 19 genç, Ramazan Bayramı arifesinde tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Tutuklu gençlerle ilgili süreç devam ederken CHP Gölge Adalet Bakanı ve Genel Başkan Yardımcısı Gökçe Gökçen, Gölge İçişleri Bakanı ve Genel Başkan Yardımcısı Murat Bakan ve Parti Sözcüsü Deniz Yücel, protestolarda tutuklanarak gençleri cezaevlerinde ziyaret ettiler. Heyet, sabah saatlerinde Menemen Cezaevi’ne gönderilen 17 genci ziyaretlerinin ardından Aliağa Şakran Cezaevinde tutuklu bulunan iki genci ziyaret etti. CHP heyeti, cezaevi çıkışında basın açıklaması yaparak son duruma ilişkin bilgi verdi.
Gökçen: “Uğradıkları haksızlıkların gündeme getirilmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz”
Soruşturmaların her aşamasında tutuklanan gençlerin yanında olacaklarını ifade eden Gökçen şunları söyledi:
“Tutuklanmış, hakkı da kullandığı için cezaevine gönderilmiş olan gençlerin bir an önce serbest bırakılmasını bekliyoruz. Çünkü kendileri hiçbir yanlış şey yapmadılar, hiçbir suç işlemediler. Tam tersine anayasal haklarını kullandılar. Hatta bir yurttaşlık görevini yerine getirdiler. Aliağa Kadın Kapalı İnfaz Kurumu'nda iki tutuklu genç arkadaşımızı ziyaret ettik. Kendilerinden aldığımız mesaj, buradaki bir ihtiyaca ya da bir şikayete yönelik değil. Her ikisi de dışarıda neler olduğunu, Türkiye’de adaletin geleceğinin nasıl şekilleneceğini merak ediyor. Biz de dışarıdan kendilerine haberler verdik. İzmir'de ve tüm Türkiye'de tutuklu bütün gençlerin ziyaret edilmesi, uğradıkları haksızlıkların gündeme getirilmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Eğer kötü muamele, darp gibi hukuka aykırı uygulamalar varsa, ters kelepçe, sağlık muayenelerinde yaşanan sorunlar gibi konular tespit edilmesi gereken noktalar ise, bunları not ediyor, kaydediyor ve raporluyoruz. Suç duyurusunda bulunulması gereken bir durum varsa, gereken her şeyi yapıyoruz. Milletvekillerimiz, Türkiye'nin dört bir yanında ziyaretler yaparak, barışçıl gösteri hakkını kullanan bütün öğrencilerin yanında oldular ve olmaya devam ediyorlar. Biz de bu işin koordinasyonunu doğru yapmaya, hiçbir gencin yalnız kalmamasını sağlamaya, hukuki destekten mahrum bırakılmamasına yönelik çalışmaya devam edeceğiz.”
“Gençler aslında kendi geleceklerine sahip çıkmak için sokağa çıktılar”
Meydana gelen eylemlerin sadece İmamoğlu ile ilgili değil, ülkedeki mevcut yönetime karşı olduğunu belirten Gökçen şu ifadeleri kullandı:
“Az önce, ‘köpeklerimize ve çiçeklerimize ve kendisine çok iyi baksın’ diye eşine selam gönderen bir kadın arkadaşımızla görüştük. Açıkçası bu görüşmeleri yaptıktan sonra moralimiz yükseliyor. Çünkü yapılan iş, yükseltilen ses yalnızca İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız, Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu'na yapılan haksızlıkla ilgili değildi sadece. Gençler aslında kendi geleceklerine sahip çıkmak için sokağa çıktılar. Kendi ifade özgürlüklerini savundular, kendi gelecekleri için haklarını kullandılar. Bu bir demokrasi mücadelesidir ve büyüyerek devam etmektedir. O yüzden hiç kimse, ‘Bir suç işlersem, bir şiddete başvurursam, hukuka aykırı iş yaparsam yanıma kalır’ diye düşünmesin. Bizler elbette devleti savunuruz ama devlet ile millet karşı karşıya getirilirse, herkes şunu bilsin ki kazanan millet olur. Her zaman böyle olmuştur. Halkımız, demokrasiye sahip çıkmak için sokaklardadır, sesini yükseltmektedir ve 86 milyon insan, bu gençlerin serbest bırakılmasını beklemektedir.”
“Bizler bir adım bile geri atmayacağız, sesimizi kısmayacağız”
Mücadelenin devam edeceği mesajını veren Gökçen, “Bayram boyunca, ‘Cumhurbaşkanı adayımı yanımda istiyorum, sandığımı önümde istiyorum’ diyen milyonlarca vatandaşımız, imzalarıyla bu süreci büyütecek, demokrasi mücadelesine destek olacak ve yepyeni bir sayfa açacaktır. ‘Gel, seç, tarihe geç!’ dediğimizde, 23 Martta nasıl 15,5 milyon vatandaşımız sorumluluk sahibi olarak dayanışma sandıklarına gittiyse, şimdi de imzalarıyla demokrasi için bir adım daha atmış olacaklar. Bizler bir adım bile geri atmayacağız, sesimizi kısmayacağız. Çünkü biliyoruz ki haklıyız. İstedikleri kadar yalan söylesinler, çantasından bir gaz maskesi çıktı diye genç bir kadını tutuklasınlar. Bu yalanlara karşı, bu hukuka aykırı işlere karşı hakikat çok güçlüdür. O hakikat, milyonlar olmuş, meydanları ve sandıkları doldurmuştur. O hakikat, milyonlarca insanın imzasıyla, bu Ramazan Bayramı'nda hep birlikte bir demokrasi mücadelesine katkı sağlayacaktır. Bundan sonra da, bayram gibi yaşayacağımız bayramlar olması için mücadelemiz sürecek” ifadelerini kullandı.
“Hiç kimse, ‘Ben küfür ederim, ben kötü davranırım’ diye düşünmesin”
Gözaltına alınan kadınların tacize maruz kaldığı iddialarına ilişkin soruyu da yanıtlayan Gökçen, “Burada böyle bir şikayet almadık, ancak bu tür şikayetler çoğunlukla İstanbul’da yoğunlaşmış durumda. Arkadaşlarımız, tutanağa geçirilmesi gereken tüm bu şikayetleri ziyaretlerinde, hatta gözaltı aşamasında tespit etti. Milletvekilimiz Sezgin Tanrıkulu, Çağlayan Adliyesi'nde bir gözaltı sürecini bizzat takip etti ve bu konuları kayıt altına aldı. Tüm bu iddiaları, baro avukatlarıyla birlikte takip ediyoruz ve etmeye devam edeceğiz. Aynı şekilde Bursa’da da benzer bir şikayet vardı. Bir kişinin cinsel yöneliminden dolayı ayrımcılığa uğradığı ve hakaretlere maruz kaldığı bir durum yaşandı. Kişilerin sadece görünüşleri nedeniyle hakarete uğradığı vakalar oldu. Bu iddiaların tamamı tutanaklara geçti, geçmeyenler de geçecek. O yüzden buradan tekrar vurgulamak istiyorum: Hiç kimse, ‘Ben küfür ederim, ben kötü davranırım, ben hukuka aykırı işler yaparım’ diye düşünmesin. Bunun yanına kalacağını sanmasın. Adalet herkes için lazım diyorsak, adalete tam olarak erişebilmek için biz bu işin takipçisiyiz ve olmaya devam edeceğiz” dedi.
Yücel: “‘Dağılın ihtarına uymamak’ gibi bir suç olamaz”
Yapılan tutuklamaların ‘dayanaksız’ olduğunu kaydeden Parti Sözcüsü Yücel, şu ifadeleri kullandı:
“Gerek Menemen’de gördüğümüz arkadaşlar gerekse buradaki kadın arkadaşlarımız, aslanlar gibi dimdik ayaktalar. Demokrasiye sahip çıkmaya, haksızlıklara ve hukuksuzluklara itiraz etmeye, bu ülkenin daha adil, özgür, eşit ve demokratik bir şekilde yönelmesi için mücadele etmeye devam edeceklerdir. Görüştüğüm kadın arkadaşlara neden tutuklandıklarını sordum. 2911 sayılı yasaya muhalefet etmekten ama birinin çok çarpıcı bir tanımlaması oldu. ‘Biz, polisin dağılın ihtarına uymadığımız için tutuklandık dedi. ‘Dağılın ihtarına uymamak’ gibi bir suç olamaz. Bu insanlar, Anayasal haklarını, demokratik haklarını kullandıkları için tutuklular. Nasıl ki Ekrem Başkan ve çalışma arkadaşlarına karşı bir yargı terörü uygulanıyorsa bu arkadaşlarımıza da aynı şekilde yargı terörü ve yargı zorbalığı uygulanıyor. Ben inanıyorum ki en kısa sürede serbest kalacaklar ve özgürlüklerine kavuşacaklar: Bu mücadele; bu hukuksuz ve antidemokratik iktidar gönderene kadar cumhurbaşkanı adayımız Sayın Ekrem İmamoğlu’nu yanımızda, sandığı önümüzde görene kadar devam edecek.”
Bakan: “Neye ihtiyaç duyuyorlarsa maddi manevi destek veriyoruz”
Tutuklu gençlerin ailelerine seslenen Gölge İçişleri Bakanı Bakan ise şunları söyledi:
“İzmir’de toplam 19 tutuklu arkadaşlığımız var. Bunların tamamıyla görüştük. Önümüzdeki günlerde milletvekili arkadaşlarımız da ziyarete devam edecek. Buradan tüm milletimize sesleniyoruz. 19 arkadaşımız bizim hem hukuki hem politik desteğimiz altında. Neye ihtiyaç duyuyorlarsa maddi manevi destek veriyoruz. Hepsinin aileleriyle tek tek görüşüyoruz ve hukuki süreçleri takip ediyoruz. Halkımız bunu bilsin, ailelerin de içi ferah olsun. CHP olarak sonuna kadar yanlarında olmaya devam edeceğiz.”