CHP'li Sarıbal: "84 bin 276 mahpus, kapasitenin çok üzerinde, insan onuruna yakışmayan koşullarda tutuluyor"

(ANKARA) - CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, cezaevlerinde yaşanan insan hakları ihlallerini Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a yönelttiği soru önergesiyle gündeme getirdi. Sarıbal, ''Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün 2025 yılı şubat ayı verilerine göre, Türkiye’de toplam 395 ceza infaz kurumu bulunuyor. Ancak bu kurumların toplam kapasitesi 299 bin 940 kişi iken, tutuklu ve hükümlü sayısı 384 bin 216’ya ulaşmış durumda. Yani 84 bin 276 mahpus, kapasitenin çok üzerinde, insan onuruna yakışmayan koşullarda tutuluyor'' dedi.
CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, cezaevlerinde yaşanan insan hakları ihlallerine ilişkin Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’un yanıtlaması istemiyle Meclis Başkanlığına soru önergesi verdi.
Cezaevlerinde mahkumların sırayla uyumak zorunda bırakıldığını, yatak ve ranza eksikliği nedeniyle vardiya sistemiyle yerde yattığını, hijyen malzemelerine erişimin ve sağlık haklarının ihlal edildiğini belirten Sarıbal, ''Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nün 2025 yılı şubat ayı verilerine göre, Türkiye’de toplam 395 ceza infaz kurumu bulunuyor. Ancak bu kurumların toplam kapasitesi 299 bin 940 kişi iken, tutuklu ve hükümlü sayısı 384 bin 216’ya ulaşmış durumda. Yani 84 bin 276 mahpus, kapasitenin çok üzerinde, insan onuruna yakışmayan koşullarda tutuluyor. Tuvalet sıraları saatler sürerken, koğuşlardaki haşereler mahpusların sağlığını tehdit ediyor. Yetersiz duş imkanları, havalandırma ve aydınlatma eksiklikleri, özellikle kadın mahpusların hijyen malzemelerine erişiminde büyük sıkıntılar yaşanıyor. Cezaevlerindeki sağlık hizmetleri de yetersiz. Ağır ve kronik hastalığı olan mahpusların tedavi süreçleri aksamakta, mahkumların dilekçe, haberleşme ve görüş hakları ciddi şekilde ihlal edilmektedir” ifadelerini kullandı.
''Temel insani ihtiyaçlara erişimde yaşanan sorunların giderilmesi için ne gibi önlemler alınacaktır?''
Sarıbal, Bursa Barosu İnsan Hakları Komisyonu ile birlikte Bursa E Tipi Cezaevi’ne yaptığı ziyarette ve bireysel olarak Marmara Ceza ve İnfaz Kurumu ile Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’ndeki gözlemlerinde de benzer ihlallerin yaşandığının belirtildiğini kaydederek, bu ihlallerin Anayasa’nın 17. maddesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 3. maddesi ve 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’a açıkça aykırı olduğunu kaydetti.
Ceza infazının, mahpusların en temel haklarını ihlal eden, kötü muamele ve işkenceye dönüşen bir sürece evrilmesine ilişkin Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a hak ihlallerinin giderilmesi için ne gibi adımlar atılacağını soran Sarıbal, şu ifadelere yer verdi:
''Bakanlığın cezaevlerindeki kapasite fazlası ve fiziki yetersizlikler üzerine bir incelemesi var mıdır? Güncel mahkum sayısı ve kapasite verileri nelerdir? Temel insani ihtiyaçlara (tuvalet, yatak, sıcak su, havalandırma) erişimde yaşanan sorunların giderilmesi için ne gibi önlemler alınacaktır? Kadın mahpusların hijyen malzemelerine erişim sorunu nasıl çözülecektir? Cezaevlerinde sağlık hizmetlerine erişimin iyileştirilmesi için herhangi bir çalışma yapılmakta mıdır? Ağır ve kronik hastaların tedavi süreçleri nasıl insani koşullara uygun hale getirilecektir? Mahpusların içme suyu, temizlik malzemeleri ve ısınma gibi temel ihtiyaçlarını parayla satın almak zorunda bırakılmaları insan haklarına aykırı değil midir? Devlet tarafından bu ihtiyaçların ücretsiz karşılanması yönünde bir düzenleme yapılması düşünülmekte midir?''