İYİ Parti'nin belediye kaynaklarının usulsüz kullanımının araştırılmasına ilişkin önerisi TBMM Genel Kurulu'nda reddedildi
(TBMM) - İYİ Parti'nin TBMM'de belediye kaynaklarının siyasi propaganda yapmak için kullanılıp kullanılmadığının araştırılması amacıyla verdiği grup önerisi reddedildi. İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu ile AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank arasında yaşanan tartışmada Türkoğlu, Varank'ın seçim döneminde propaganda afişlerini Bursa Büyükşehir Belediyesi bütçesinden karşılandığını iddia etti. Varank da iddialara ilişkin; "Seçim harcamalarımızı kendi cebimizden yapıyoruz, bu bir iftiradır, ispat etmeyen alçaktır, şerefsizdir" dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda İYİ Parti'nin belediye kaynaklarının siyasi propaganda yapmak için kullanılıp kullanılmadığının araştırılması ve bu konuda gerekli yasal düzenlemelerin yapılarak kamu yararının korunması amacıyla verdiği araştırma önergesi AK Parti ve MHP'li milletvekillerinin oylarıyla reddedildi.
Önergenin gerekçesini açıklamak üzere söz alan İYİ Parti Bursa Milletvekili Selçuk Türkoğlu, geçtiğimiz haftalarda da Genel Kurul kürsüsünden AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank hakkında dile getirdiği iddiaları hatırlatarak şöyle konuştu:
"Bursa Büyükşehir Belediyesi’nden örnekler vererek Alinur Aktaş döneminde AK Parti’nin her türden seçim propaganda malzemelerinin basıldığını söyledim. Adayların lansman harcamalarının dahi belediye bütçesinden yapıldığını, sosyal yardımların parti logoları ile dağıtıldığını, il ve ilçe merkezlerine düzenli olarak hediye paketlerinin gönderildiğini anlattık. Mesela AK Parti il binasında verilen kokteyl var, 100 bin liralık. AK Parti il başkanlığına giden paketler var, Cumhur İttifakı toplantı masrafları var, genel merkez ekibinin Bursa masrafları var, Mustafa Varank’ın seçim ekibine yapılan masraflar var, anlayacağınız var oğlu var. Hepsi faturalı ve belgeli. Geçtiğimiz hafta mevcut Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, hepsini belgeleriyle açıkladı."
"İspat etmeyen alçaktır, şerefsizdir"
AK Partili Varank da Türkoğlu'nun iddialarına ilişkin şunları söyledi:
“İYİ Parti Milletvekili Selçuk Türkoğlu, bir süredir benim ismimi geçirerek benim seçim harcamalarımı Bursa Büyükşehir Belediyesi’ne yaptırdığımla ilgili ithamlarda, iddialarda bulunuyor. Bu iddialarla ilgili dedim ki, ‘Ben seçim masraflarımın hepsini kendim karşılarım. Buna CHP’li belediyeler de şahittir, onların mekanlarına oturduğumda da kendim öderim. Ben hiçbir kamu kuruluşuna faturamı ödetmem. Bu bir iddiadır, bunu ispat etmeyen alçak, namussuzdur’ diye konuştum. Bu iddiayı ortaya atan milletvekili, bu kürsüden ‘Ben bu belgeleri grup başkanvekilinize vereceğim, savcılığa teslim edeceğim’ dedi. Üzerinden iki hafta geçti, ne bir belge ne bir başvuru var. Biz kendi harcamalarımızı helal paralarımızla yaparız, kamunun kaynaklarına asla kendimizi karıştırmayız. Seçim harcamalarımızı kendi cebimizden yapıyoruz, bu bir iftiradır, ispat etmeyen alçaktır, şerefsizdir.”
Dile getirdiği iddiaların araştırılması için savcıları göreve davet eden Türkoğlu da elindeki belgeleri Cuma günü Bursa'da savcılığa vereceğini ifade etti. "Namussuzluk, şerefsizlik, haysiyetsizlik bence beytü’l-mala el uzatmakla olur" diyen Türkoğlu, "Bakın, ben bir belge gösteriyorum, bir daha söylüyorum, BURFAŞ'a ait işte bu biraz önce bahsettiğim 17 milyonluk çekle alakalı belge. Benden sonra Sayın Büyükşehir Belediye Başkanı da çıktı ‘Doğrudur’ dedi ve gösterdi" diye konuştu.
"Bu iddialar yargının önüne gelmek zorunda"
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir de CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in bu haftaki grup toplantısında eski Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş döneminde Bursa Büyükşehir Belediyesi'nde yapılan usulsüz harcamalara ilişkin dile getirdiği iddiaları hatırlattı. İddiaların yargı önünde araştırılması gerektiğini belirten Emir, şöyle konuştu:
"Somut bir iddiada bulundu Sayın Genel Başkanımız, sizin ittifakınızda kim varsa AKP, Alinur Aktaş, MHP, Ülkü Ocakları, Büyük Birlik Partisi, DSP'nin Bursa'daki bütün siyasi faaliyetlerini neredeyse Bursa Büyükşehir Belediyesi karşılamış, hepsi var elimizde. Hepsi elimizde var, bütün belgeleriyle var ve 15 milyon küsur lira buraya harcanmış. Dolayısıyla, şimdi bu iddialar yargının önüne gelmek zorunda; biz bunu iddia ediyoruz, yargının önüne gelmiyor. Niye? Çünkü İçişleri Bakanlığı bugüne kadar Ankara'da da İstanbul'da da diğer büyükşehir belediyelerinde de önüne gelen dosyaları işleme koymadı, bu dosyalar raflarda bekliyor. İstanbul için de Ankara için de hazırlanan hiçbir dosyada mahkeme izni verilmediği için daha bir tek dava açılmış değil ama bu dosyaların içinin boş olduğu anlamına gelmiyor. Diyorsunuz ya 'adalet' diyorsunuz ya 'yargı' diyorsunuz ya 'delil' işte bunların takdir edileceği yer mahkemelerdir.
Şimdi, buna cevap veremeyince, burada çaresiz kalınca dönüyorsunuz 'CHP'de özel temsil giderleri için yeni belediye başkanı para harcamış.' Oraya da bakılsın. Bakın, o rakam gerçekten o rakam mı, başka temsil giderleri var mı, orada beytülmale el uzatılmış mı, orada bir yetimin hakkı yenmiş mi yenmemiş mi, biz bunu vermeye hazırız ama siz niye kaçıyorsunuz? Bunun hesabını vereceksiniz. Biz başka bir şey söylüyoruz."
"Belediyenizin doğru iş yaptığını düşünüyorsanız kaldırın elinizi"
Usulsüzlüklerin Meclis'te araştırılması ve bunun için AK Partili milletvekillerinin İYİ Parti'nin önergesine destek vermesi gerektiğini belirten İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, şöyle konuştu:
"Parlamentonun en temel sorumluluğu yasama ve denetlemedir. Maalesef, son yıllarda Meclisimiz denetleme fonksiyonunu yeterince yerine getiremiyor. Komisyonlar kurulsa bile ki çok nadiren yaşanıyor bu, komisyonlarda sorulan sorulara cevaplar verilmiyor, muhatapları gelip hesap vermiyor, bilgi vermiyor. Parlamentonun saygınlığını korumak ve yasama ve denetleme faaliyetini layığıyla yerine getirmek hepimizin sorumluluğu. Partimiz adına bir araştırma önergesi verildi ve bu önergeyle ilgili konuşan, grubumuz adına konuşan Bursa Milletvekilimiz Sayın Türkoğlu çok önemli belgeler paylaştı. Eliyle kaldırdı belgeyi: 'Buyurun, belge burada' dedi. Şimdi, size bir sorumluluk düşüyor oturduğunuz yerden 'Hayır, o belge değildir' demek yerine 'Bir dakika araştıralım, buyurun bunu kabul edelim' demek etik değil mi?
Siz arkadan bağıracağınıza, siz arkadan sesleneceğinize el kaldırırsınız, bu kadar ahlaksızlığı, bu kadar rezilliği, bu kadar harcamayı belgeleriyle kanıtlamış birisine 'Bir dakika, gelin araştıralım' dersiniz. Kendinize güveniniz varsa, inanıyorsanız, belediyenizin doğru iş yaptığını düşünüyorsanız, siyasetçilerimizin ahlaklı olduğuna inanıyorsanız kaldırın o elinizi."
AK Parti Grup Başkanvekili Bahadır Yenişehirlioğlu da usulsüzlüklere ilişkin iddiaları ortaya atanların iddialarını kanıtlamakla sorumlu olduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:
"Ortada bir iddia söz konusu ise o iddiacının o iddiasını ispat etmesi gerekir. Kaldı ki bunun yolu cumhuriyet savcılığına suç duyurusunda bulunmaktır, en normal yolu budur. 'Cumhuriyet savcıları niye kendiliğinden hareket etmeye, onu bunu araştırıyor da bunu niye araştırıyor' demek yerine eldeki vesikaları, belgeleri cumhuriyet savcılığına teslim etmek yeterli olacaktır. Kaldı ki, Bursa milletvekilimiz bu konuda gerekli açıklamayı kürsüden yapıp suç duyurusunda bulunduğunu ve dava açtığını zikretmişken hâlâ cumhuriyet savcılığına o belgeleri vermiyor olmanız da ayrı bir soru işaretidir. Bunun yolu yargıdır, yargı buna karar verir, bu kadar doğal yani burada birbirimize bağırmamızın bir manası yok."
