Antalya-T ürk Dünyası Yüksek Mahkemeleri Konferansı'nda 'Antalya Statü Belgesi' imzalandı

YARGITAY Başkanlığı ev sahipliğinde Azerbaycan, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yüksek mahkeme başkanları ve heyetlerinin katılımıyla düzenlenen Türk Devletleri Teşkilatı Yüksek Mahkemeleri Konferansı'nda, 'Antalya Statü Belgesi' imzalandı.

Türk Devletleri Teşkilatı Yüksek Mahkemeleri Konferansı, Yargıtay Başkanlığı'nın ev sahihliğinde Antalya'da; Azerbaycan, Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Türkmenistan, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yüksek mahkeme başkanları ve heyetlerinin katılımıyla düzenlendi. Konferansta Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez, Danıştay Başkanı Zeki Yiğit, Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreteri Kubanychbek Ömüraliyev, Azerbaycan Yüksek Mahkemesi Başkanı İnam Karimov, Kazakistan Yüksek Mahkemesi Başkanı Aslambek Mergaliyev, Kırgızistan Yüksek Mahkemesi Başkanı Nurgul Bakirova, Özbekistan Yüksek Mahkemesi Başkanı Bakhtiyar Islamov, KKTC Yüksek Mahkemesi Başkanı Bertan Özerdağ konuşma yaptı.

YÜKSEK MAHKEMELER ARASINDA STATÜ İMZASI

Yargıtay Başkanı Ömer Kerkez, “Bizler aynı yıldızın altında doğmuş, aynı göğe bakarak dua etmiş milletlerin evlatlarıyız. Ortak bir geçmişi, dili, kültürü ve medeniyeti paylaşan, kardeşliği miras kabul eden devletlerin yüksek yargılarını temsil ediyoruz. Bu nedenle Türk devletleri arasındaki iş birliğini yargı alanına da taşımayı tarihi bir görev olarak kabul ediyoruz. Türk devletleri arasındaki iş birliğini ve dayanışmayı Türk dünyasının ortak tarih, dil ve kültür mirası çerçevesinde geliştirme amacıyla bugünkü adıyla Türk Devletleri Teşkilatı kurulmuştur. Türk Devletleri Teşkilatı ekonomi, gümrük, turizm, eğitim ve sağlık gibi birçok alanda iş birliği anlamında faaliyet göstermektedir. Bu yüksek iş birliğinin yargı alanında ve özellikle yüksek mahkemeler arasında da kurulması ve geliştirilmesi amacıyla bizler de bugün Antalya'da bir statü imzalamak için toplanmış bulunuyoruz" dedi.

YÜKSEK MAHKEMELER ARASINDA DÜZENLİ DİYALOG

Yüksek mahkemeler arasındaki düzenli, sürekli ve karşılıklı görüşme ve diyalog ile ortak faaliyetler sayesinde birbirlerine büyük katkılar sağlayacaklarına inandığını belirten Ömer Kerkez, “Türk Devletleri Teşkilatı Üye ve Gözlemci Devletleri Yüksek Mahkemeleri Konferansı'nın kurulmasına dair Şuşa Deklarasyonu, yüksek mahkemelerimiz temsilcileri tarafından 2023 yılında Şuşa'da imzalanmıştı. Duygudaşlığımıza Şuşa Deklarasyonu'nun öncülük ettiği bu süreçte dün yüksek mahkemelerimizin değerli temsilcilerinin uzlaşısı ve çalışması ile konferansa ilişkin statü belgesine nihai hali verilmiştir. Böylece bu statüye Türk Devletleri Teşkilatı'na üye Türkiye, Azerbaycan, Kazakistan, Kırgız Cumhuriyeti ve Özbekistan yüksek mahkemeleri olarak atacağımız imzalarla gönüllerimizdeki iş birliğinin bir kez daha pekişecek olmasından büyük mutluluk duyuyorum. Anadolu'da, Kafkasya'da ve Orta Asya'da farklı hukuk kuralları altında yargı faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Ancak bizler bu geniş coğrafyada aslında birbirimize çok yakınız. Bu nedenle yüksek yargı kurumlarımızın birikim ve uygulamaları bir diğeri için eşsiz bir ilham ve referans kaynağı olacaktır" diye konuştu.

ADALET ANLAYIŞINDA DA ORTAK PAYDA

Yargıtay'ın 157 yıllık geçmişi ve kurumsallığıyla özel hukuk ve ceza hukukunda doktrine esas içtihatlar oluşturduğunu dile getiren Yargıtay Başkanı Kerkez, şöyle devam etti:

“Türkiye'de 2016 yılında bölge adliye mahkemelerinin faaliyete geçmesiyle yargı sistemine istinaf kanun yolu da dahil olmuştur. Bu gelişme ile özel hukuk ve ceza hukuku yargılamasında yüksek mahkeme olarak yargılamayı sonlandıran Yargıtay'ın 'İçtihat Mahkemesi' sıfatı daha da güçlenmiştir. İnanıyorum ki aynı destanlarla büyüyen, aynı türkülere kulak veren ortak hafızamız sadece kalbimizi değil, adalet anlayışımızı da ortak bir paydada buluşturacaktır. Türk Devletleri Teşkilatı'na üye ülkelerin ve gözlemci olarak Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, Macaristan ve Türkmenistan'ın yüksek mahkemeleri arasındaki iş birliğinin tüm dünyada hukukun gelişmesi ve adaletin tesisi açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum. Şuşa Deklarasyonu ile tohumu atılan ve bugün Antalya Statüsü ile toprak üstüne çıkıp filizlenen bu iş birliği ve birlikteliğimizin ulu bir çınar haline geleceğiyle inancım tamdır."

2040 VİZYON BELGESİ

Danıştay Başkanı Zeki Yiğit de Türk Devletleri Teşkilatı'nın orta ve uzun vadeli amaçlarını ve görevlerini ortaya koyan 'Türk Dünyası 2040 Vizyon Belgesi' kapsamında, ülkeler arasında ticari, ekonomik ortaklık, ortak Türk alfabesi oluşturulması gibi birçok alanda mutabakata varıldığını belirterek, devletlerin yargı ve hukuk sisteminin gelişimi için yüksek mahkemeler arasındaki iletişimin artırılması, iş birliği ve dayanışmanın da güçlendirilmesinin önem arz ettiğini söyledi.

KADİM HUKUK VE ADALET ANLAYIŞI

Teşkilat üyesi her devletin, kendi hukuk düzenleri içinde bir yargı sistemi benimsediğini kaydeden Yiğit, “Bu sistemler arasında devletlerin kadim hukuk ve adalet anlayışından gelen ortak paydalar bulunmaktadır. Yargılamanın temel gayesini oluşturan adalet, insan hakları, demokratik hukuk devleti, hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı gibi kavramlar devletlerin hukuk sistemlerinin zeminini ve temelini teşkil etmektedir" dedi.

HUKUK SİSTEMLERİNİN GELİŞMESİNE KATKI

Küreselleşmeyle birlikte yeni hukuki sorunlar ve uyuşmazlıkların gündeme geldiğine dikkati çeken Zeki Yiğit, “Yargıya konu olabilecek davaların çeşitliliği ve sayısı her geçen gün daha da artmaktadır. Adaletin tesisi, hukukun üstünlüğü, insan haklarının korunması ve uluslararası alanda daha etkin bir rol üstlenmek için, devletlerin yargı ve hukuk sistemlerini günümüzün gelişen ve değişen koşullarına göre güçlendirmesi gerekmektedir. Teşkilatımız bünyesindeki yüksek mahkemeler arasında bilgi ve deneyim paylaşımı, ortak hukuki sorunlara yönelik iş birliğinin kuvvetlendirilmesi, her bir devletin kendi hukuk sistemlerindeki gelişimine de büyük katkı sağlayacaktır" diye konuştu.

‘DİYALOĞU ARTIRMALI VE İDARİ YARGIDAKİ İŞ BİRLİĞİ ALANLARINI DA GELİŞTİRMELİYİZ’

Anayasada yer verildiği üzere Türkiye Cumhuriyeti'nin, demokratik bir hukuk devleti olduğunu da aktaran Danıştay Başkanı Yiğit, şöyle devam etti:

“Hukuk devleti; insan haklarına saygılı, bu hakları koruyan adaletli bir hukuk düzeni kurup sürdürmekle kendisini yükümlü sayan, bütün faaliyetlerinde hukuka ve anayasaya uyan, işlem ve eylemleri bağımsız yargının denetimine bağlı olan devlettir. İdari yargı, tüm çağdaş toplumlarda hukuk devletinin ve demokrasinin korunması ve gelişmesi için önemli bir işlev görmüş, idari işleyişin hukuka uygunluğunu denetleyici ve idareye yol gösterici bir rol üstlenmiştir. Türk Devletleri Teşkilatı'na üye ve gözlemci üye ülkelerin idari yargı sistemlerine baktığımızda; genel olarak Azerbaycan, Kazakistan, Kırgız Cumhuriyeti, Özbekistan, Türkmenistan ve Macaristan'da ülkemizdeki gibi üç dereceli bir yargı sisteminin uygulandığını, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde ise iki dereceli bir yargı sisteminin bulunduğunu görüyoruz. Üye ülkelerde yargı birliği rejimi nedeniyle bağımsız bir Danıştay veya Yüksek İdare Mahkemesinin bulunmadığını, ilk derece idari yargının yargısal nihai denetiminin yüksek mahkemeler bünyesinde kurulan idari dava daireleri veya kurullarınca yerine getirildiğini müşahede etmekteyiz. Yargı mensupları olarak bizlerin de hukuk ve yargı alanında iş birliği imkanlarını geliştirmemiz ve bunu kurumsallaştırarak sürdürmemiz önem arz etmektedir. Söz konusu teşkilata üye ülkelerin yüksek yargı başkanları olarak bizler de Türk Devletleri Teşkilatı'nın ruhundan ilham alarak yapacağımız müşterek çalışmalar, ikili ve çok taraflı görüşmeler ile yüksek mahkemeler arasındaki diyaloğu artırmalı ve idari yargıdaki iş birliği alanlarını da geliştirmeliyiz."

Teşkilata üye ülkelerin yüksek mahkeme başkanlarının konuşmalarının ardından 'Antalya Statü Belgesi' imzalandı ve aile fotoğrafı çekimi gerçekleştirildi. (DHA)

Haber: Mehmet ÇINAR- Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA, (DHA)-