Eğitim-Sen Van Şubesi: "Sendikamıza açılan soruşturma hukuki dayanaktan yoksundur"

Eğitim-Sen Van Şubesi: "Sendikamıza açılan soruşturma hukuki dayanaktan yoksundur"

(VAN)- Eğitim Sen Van Şubesi, üniversite öğrencilerinin başlattığı akademik boykota destek verdiği için Eğitim Sen yöneticileri hakkında başlatılan soruşturmaya tepki gösterdi. Şube Eş Başkanı Murat Atabay, "İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yetkisiz olmasına rağmen sendikamızı ve sendikal faaliyetlerimizi hedef alarak açmış olduğu soruşturma hukuki dayanaktan yoksun ve sendikamızı hedef gösteren bir tutumdur ve kabul edilemez" dedi.

Eğitim Sen’e soruşturma açılmasına yönelik tepkiler devam ediyor. Eğitim-Sen Van Şubesi, sendika üyesi akademisyenlerin üniversite öğrencilerinin boykot eylemlerine destek açıklamasının ardından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca sendikaya soruşturma açılması ve sendikanın MYK üyelerine ev hapsi cezası verilmesine basın açıklama yaparak tepki gösterdi.

Cumhuriyet Caddesi’nde toplanan sendika üyeleri, “Baskılar bizi yıldıramaz", "Yaşasın örgütlü mücadelemiz", "Karanlığa teslim olmayacağız" sloganları attı. Eğitim Sen Van Şubesi Eş Başkanı Murat Atabay, şöyle konuştu:

“Yaşanan hukuksuzluğa karşı, üniversite öğrencileri boykot kararı almış, son yıllarda tamamen siyasallaşan yargıya ve ülkede yaşanan otoriterleşmeye karşı ülke çapında meşru ve kitlesel eylemler yapılmaya başlanmıştır. Üniversiteler sadece ders görülen mekânlar değil; aynı zamanda geleceğin ve özgürlüğün inşa edildiği mücadele alanlarıdır. Üniversite öğrencilerinin almış olduğu boykot kararı sadece gençliğin adalet talebiyle sınırlı değildir. Aynı zamanda iktidarın tahakküm kurduğu bütün alanlara, barınmadan geçim sorunlarına, ifade özgürlüğünden bilimsel özerkliğe kadar geniş bir alanda biriken öfkenin yansımasıdır.

Eğitim Sen Merkez Yürütme Kurulu 24 Mart 2025 tarihinde toplanarak 'İnsan, toplum, doğa yararına üniversite' savunumuz çerçevesinde, öğrencilerin anayasal, demokratik haklarını kullanma iradeleri doğrultusunda öğrencilerin güvenli bir kampüs ortamında eğitim öğretim haklarını kullanmalarını sağlanması amacıyla öğretim elemanı üyelerimiz açısından 25 Mart 2025 tarihinde bir günlük 'hizmet üretmeme' kararı almıştır. Eğitim ve bilim emekçilerinin mücadeleci sesi olan Eğitim Sen’in ülkede giderek derinleşen antidemokratik uygulamalara, ifade özgürlüğünün baskı altına alınmasına, kayyum rektör atamalarına, düşünce ve örgütlenme özgürlüğüne yönelik saldırılara karşı 25 Mart’ta aldığı hizmet üretmeme kararı nedeniyle Eğitim Sen Genel Merkez Yürütme Kurulu'na İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatılmıştır. Gerekçe olarak ise grev şartının oluşmadığı ifade edilmiştir.

"Grev şartları ne zamandan beri savcılıklar belirlemeye başladı?"

Grev şartlarını ne zamandan beri savcılıklar belirlemeye başladığını merak ediyoruz. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yetkisiz olmasına rağmen sendikamızı ve sendikal faaliyetlerimizi hedef alan 'suç işlemeye alenen tahrik etme' gerekçesiyle açmış olduğu soruşturma hukuki dayanaktan yoksun, gerçekleri çarpıtan ve sendikamızı hedef gösteren bir tutumdur ve kabul edilemez. Sendikal haklarımız, uluslararası sözleşmeler ve anayasa ile güvence altındadır. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi (AİHS), ILO’nun 87 ve 98 sayılı sözleşmeleri, Birleşmiş Milletler Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi, Gözden Geçirilmiş Avrupa Sosyal Şartı ve Anayasamızın 90. maddesi sendikal haklarımızı açıkça tanımaktadır. Türkiye’nin taraf olduğu bu sözleşmelere göre kamu emekçilerinin iş bırakma hakkı vardır. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın sendikal hakları kullanan Eğitim Sen’e yönelik “suç işlemeye alenen tahrik etme” gibi maddi temelden yoksun şekilde soruşturma açması suçtur. Yargı organlarının görevleri arasında yasal ve anayasal haklarını koruyanları tehdit etmek yoktur."