İmamoğlu: Bizi doğruluktan alıkoyacak hiç kimse anasının karnından doğmadı

İmamoğlu: Bizi doğruluktan alıkoyacak hiç  kimse anasının karnından doğmadı

(İSTANBUL) - Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) ve İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Fatih’teki Of-Hayrat Kültür ve Yardımlaşma Derneği’nin yenilenen binasında Trabzonlu hemşehrileriyle bir araya geldi. “Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar” tümcesine katılmadığını belirten İmamoğlu, “Bizi doğruluktan ve doğru olmaktan kimse geri tutamayacağı gibi, bizi bırakın bir köyden, herhangi bir noktadan kovabilecek hiç kimse, bu ülkede anasının karnından doğmadı” dedi.

TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun, Fatih’teki Of-Hayrat Kültür ve Yardımlaşma Derneği’nin yenilenen binasında Trabzonlu hemşehrileriyle buluşmasında sırasıyla Of-Hayrat ve Yardımlaşma Derneği Bdaşkanı Emrullah Tellioğlu, Of-Hayrat Vakfı Onursal Başkanı Prof. Dr. Ali Akyüz ve İmamoğlu birer konuşma yaptı. Dünyanın hiçbir yerinde Türkiye’dekine benzer hemşehri derneklerinin bulunmadığına dikkat çeken İmamoğlu, bu durumun Anadolu’dan İstanbul’a yaşanan yoğun göçlerin bir sonucu olduğuna vurgu yaptı. Türkiye’nin başka kentlerinde de benzeri oluşumların bulunduğunun altını çizen İmamoğlu, “Hassas çizgiyi koruyan, kendini farklı bir yerde konumlandıran ve uzun yıllardır İstanbul'da var olan, dengesini kaçırmayan, şirazesini de kaçırmayan bir biçimde asil bir tavırla yönetilen hemşehri dernekleri var mıdır? Vardır. Bunları da takdir ediyorum. Gitmekten de mutlu oluyorum” dedi.

“Sizi aldatan, sonra da ‘aldatıldık’ diye bağırmanıza vesile olan…”

Özellikle ihtiyacı olan öğrencilere katkı sunan oluşumlara bakışının olumlu olduğunu belirten İmamoğlu, “Eğitime önem vermek, öğrencilerinin yoksulluğunu gidermek, bugün belki de en fazla ihtiyaç duyulan konulardan bir tanesi; hatta başında Türkiye gelişecek, daha mutlu, daha güçlü ve daha müreffeh bir toplum olacaksa, ülke olacaksa, bunda en önemli işlev eğitimin olacaktır. Bu manada, sizlerin burs sağladığınız öğrenciler arasında, onlar eğitim alsınlar, başarılı olsunlar, ülkelerine faydalı birer milletin evladı olsunlar çabanızı önemsiyorum. Ben de yöneticilik yaptığım ya da daha önce iş insanı olarak bulunduğum her ortamda, elde ettiği bir imkan, fırsat varsa, bunu öncelikle bir öğrenciye, bir okuma çabası içinde olan bir gence, çocuğu hatta, nasıl imkan sunabilirim, gayreti içerisinde oldum. Ve bunu samimi bir şekilde toplumda arayışta olursanız sizi aldatan, sonra da ‘aldatıldık’ diye bağırmanıza vesile olan, saçma sapan çatıların altına girmezsiniz, böyle güzel, güzide derneklerle, vakıflarla gerçekten ihtiyacı olan çocuklarla, gençlerle buluşursunuz” dedi.

TBB ve İBB Başkanı kimlikleriyle hizmet ürettiğini belirten İmamoğlu şunları söyledi:

“Titiz davranmamız gereken ve hata yapmamamız gereken bir makamdayım”

“Bunlar, çok önemli görevler. On milyonlarca insana hizmet eden, söz üreten, değer katma konusunda çaba ve gayret göstermesi gereken bir makamdayım. Millete ait bir makam burası. Dolayısıyla, titiz davranmamız gereken ve hata yapmamamız gereken bir makamdayım” şeklinde konuştu. Bu görevlerini yaparken; ailesine, doğduğu topraklara ve ülkesine mahcup olmamak için Allah’a dua ettiğini hemşehrileriyle paylaşan İmamoğlu, “Trabzon'da doğmuş ve Türkiye'nin en büyük şehrini, hatta Avrupa'nın en büyük şehrini, hatta ‘dünyanın bir başkenti olmalı’ ruhunu yaşayan bir şehrin, bir Trabzonlu olarak Belediye Başkanlığını yapmak, büyük bir gurur vesilesi. Her zaman ihtiyacı şöyle belirleriz: Bu şehirde belediyeden kim ihtiyaç duyuyor, ne için ihtiyaç duyuyor ve o ihtiyaçları nasıl karşılayabiliriz? İşte herkes aslında bu zihniyetle hareket ettiğinde, vatandaşının ihtiyacını gözeterek meseleye baktığında, hepimiz daha gelişmiş, daha huzurlu, daha mutlu, daha demokratik, daha adil bir ülkede ve şehirde yaşarız.

“Kime yapılırsa yapılsın haksızlık, ona karşı mücadelem de bir milim geri adım atmam”

Az önce ‘temsil ederken dua ederim’ dediğim hemşehrilerimle ilgili de birkaç sıfatı ve duygumu paylaşmak isterim. Trabzonlular merttir, yiğittir; vatanına, milletine hizmet etmekte çok duyarlıdır. Vatanına, milletine çok bağlı insanlardır. Trabzonlular, bildikleri doğruları söylemekten de hiçbir zaman çekinmezler. Haklı oldukları konuların hiçbirisinde, bir milim geri adım atmazlar. Kararlılıkları böyledir. Ve cesaretle, doğru bildikleri yolda tümüyle ileri bakar ve yol yürürler. Açıkçası ben de günlük yaşamımda, siyasi yolculuğumda Trabzonlu olma kimliğimi tam da bu sıfatlarla hayata geçiriyorum. Haksızlığa karşı mücadelemde… Kendime yapılan haksızlıktan bahsetmiyorum. Kime yapılırsa yapılsın haksızlık, ona karşı mücadelemde bir milim geri adım atmam. Doğru yoldan vazgeçmem. Ve doğruluktan da vazgeçmeyeceğimin bilinmesini isterim.

“Doğruluktan vazgeçmeyen insanı da kimse hiçbir yerden kovamaz”

Bazen ülkemizde çokça söylenen bazı sözleri, böyle atasözü diye tariflerler. Bazılarını ben öyle atasözü diye bir sıfata yakıştırmam. Çünkü bu topraklarda öyle atasözü olmaz. İşte ‘Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.’ Bizim topraklarımızda öyle bir söz olmaz. Doğruluktan vazgeçmeyen insanı da kimse hiçbir yerden kovamaz. Açıkçası hemşehrilerimden değil, milletimin tamamının, 86 milyon insanımızın vicdanından, adalet duygusundan ve ferasetinden aldığım cesaretle ifade edeyim ki: Bizi doğruluktan ve doğru olmaktan kimse geri tutamayacağı gibi, bizi bırakın bir köyden, herhangi bir noktadan kovabilecek hiç kimse, bu ülkede anasının karnından doğmadı. Bu noktada dair net ifadelerle konumumuzu belirleyelim. Bizim konumumuz, doğrunun olduğu noktadır. Oradan da satmayacağız. Bunun bedeli ne olursa olsun.

“Bizim o arkası boş işleri her zaman püskürtme konusunda yüreğimiz var”

Bu ülke, çok şeyler gördü, geçirdi. Son zamanlarda da ülkemizde yaşanılan şeyler, ülke tarihimiz açısından ne yazık ki kötü işler, karanlık işler, saçma sapan işler, ahlak dışı işler… Ama bunlarla, bu baskılarla mücadele etmek konusunda, açıkçası benim yani ses tonumu bile milimetre titretemeyecek kadar, böyle kum tanesi gibi gördüğüm meseleler. Umurumda değil. Bizim o arkası boş işleri her zaman püskürtme konusunda yüreğimiz var. Milletimizin de arkamızda olduğunu görüyorum. Açıkçası baskıların ve doğru olmayan birtakım davranışların, hiçbir Trabzonluyu bu yolundan saptıramayacağını ya da yolundan döndüremeyeceğini en iyi buradaki Trabzonlu, Oflu hemşehrilerim bilir. Onu da ifade etmiş olayım. Devlete ve millete hizmet kararlılığımız nettir. Bu bizim karakterimizdir. Ve açıkçası biz, milletimizin var olan desteğini de her zaman mücadelemizin yanında görüyoruz. İBB olarak ve görev yaptığımı her alanda şehrimizin, ülkemizin, milletimizin gelişmesi için de yol yürüyeceğiz. Çalışmalarımıza devam edeceğiz. Topluma nasıl katkı sunabiliriz diye, yürekli bir biçimde yolumuza devam edeceğiz.

“Koltuğundan dolayı birilerini cezalandırmak isteyenlere karşı…”

İyi ki bu cennet vatanın bir evladıyım. İyi ki bu cennet vatanın çok güzel köşesi Trabzon'un bir evladıyım. İyi ki hocamla, o güzel öğrenci yetiştiren yurtta, Trabzon Lisesi'nden mezun oldum, orada yetiştim. Şimdi de ne mutlu bana ki, İstanbul'un Cumhuriyet tarihindeki ilk Trabzonlu belediye başkanı oldum. Bundan sonra da yolumuza devam edeceğiz. Eminim ki her Trabzonlu hemşehrim şunu kalbinden geçirir: ‘Bizim hemşehrimiz. Ama bu delikanlı, bu Başkan, Ekrem İmamoğlu, bu milletin her evladına eşit davranır. Hiç kimseyi birbirinden ayırmaz. 86 milyonu birbirinden ayırmadığı için biz onu severiz’ diyorlardır. ‘Hiçbir insanı siyasi görüşünden dolayı da ayırmaz. Onun için Ekrem İmamoğlu'nu seviyoruz’ demelerini, diyeceklerini biliyorum. Aynı zamanda ‘Hiçbir zaman Ekrem İmamoğlu makamını birini cezalandırmak için kullanmaz. Onu birini cezalandırmak için de alet etmez. ‘Tam aksine, adaletin koruyucusu olur’ dediklerini duyuyorum. Çünkü ben, bunları temsil ediyorum. Koltuğundan dolayı birilerini cezalandırmak isteyenlere karşı, o gücü milletinin ayrışması için kullananlara karşı, siyasi görüşlerinden dolayı insanları birbirinden koparmaya çalışanlara karşı sonsuz mücadele edeceğime, her yerde olduğu gibi, burada, tam da Ofluların huzurunda bir kez daha ant içerim.”