Murat Emir: "Deprem fonunun üstüne yattınız, bir deprem daha olursa yine IBAN mı yollayacaksınız?"
![Murat Emir: "Deprem fonunun üstüne yattınız, bir deprem daha olursa yine IBAN mı yollayacaksınız?"](https://64k.net/media/anka_img/202502/469ab9a8-2ac4-46d8-95b5-40c6ff96a910.jpg)
(TBMM) - CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, "Depremle ilgili her şey konuşuldu, konuşmaya devam edeceğiz ama Afet İmar Fonu’nu unuttular. Bu fonu yasa gereğince 3 ayda bir açıklamak zorundasınız. Niye susuyorsunuz, neyi kaçırıyorsunuz? Çünkü yine üstüne yattınız. Sayıştay’ın denetiminden zaten kaçırmıştınız ve bu paranın da üstüne yattınız. Bir deprem daha olursa ne yapacaksınız, yine IBAN mı yollayacaksınız? Ciddi yönetilmeyen bir devlet, afet yönetimi ve depremde çuvallayan bir siyasi iktidar var" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Ankara'da 33 yurttaşın sahte alkolden hayatını kaybetmesine ilişkin konuşan Emir, yurttaşların sahte alkole yönelmesinin nedeninin yüksek vergiler ve iktidarın yaşam şekli dayatması olduğunu ifade etti. Merkez Bankası'nın enflasyon hedefini güncellemesini de eleştiren Emir, deprem bölgesine yapılması planlanan konutların gecikmesine de tepki gösterdi.
Emir'i açıklamaları şöyle:
"33 vatandaşımızın sahte alkolden dolayı zehirlenip yaşamını yitirdiğini öğrendik ama doğrusu doyurucu bir açıklama gelmedi. Bu vatandaşlarımız ne zaman hastalandılar, kaç gündür yoğun bakımdalar, daha çok vatandaşımızı mı kaybettik, yoğun bakımdaki hastaların durumu nedir? Bunları bir an evvel öğrenmek hakkımızdır. Her yeri arıyoruz ne durumdalar diye, bilgi yok. Bu ülkeyi yönetenler, İçişleri Bakanı, Ankara Valisi ayak üstü açıklama yapıyor ama doyurucu bir açıklama yapmıyorlar. Bu insanlara yaşam tarzını beğenmediğiniz, alkol aldı diye alttan alta eleştirdiğiniz, hatta ‘bırakın ölsünler’ dediğiniz kişilerin sağlık durumlarını veya ölümlerini dahi ciddi ciddi açıklama gereği duymuyorsunuz. Sayın Bakan Yerlikaya, 33 kişinin öldüğü bir günde konuşacaksınız, ayrıntılarıyla anlatacaksınız. Nelerin yapıldığını, yapılacağını açıklayacaksınız. Türkiye haber bültenlerine bakıyor ama ortada bir şey yok.
"AKP toplum sağlığı sorunudur, halkın sağlığıyla oynamaktadır, yaşam tarzı dayatmaktadır"
İki gün önce vatandaşları uyarıyorlar sahte alkole karşı. Diyorlar ki, ‘Ölümler oluyor, sahte alkole karşı dikkat edin.’ Bugün Vali Şahin, bir polis merkezinin açılışında 33 vatandaşımızın öldüğünü söylüyor, olacak iş mi? Biraz vicdan, biraz devlet aklı. 33 kişi ölecek bir günde Ankara’da, sen polis merkezi açarken ‘33 kişi de ölüvermiş bu arada’ diyeceksin. Bundan daha büyük, önemli, ciddi bir haber ne olabilir? Çünkü siz, bu ülkenin yarısına, yarısından fazlasına bir yaşam tarzı dayatıyorsunuz. Alkol alıyor diye onu dışlıyorsunuz. 86 milyonun bakanı olmak, Ankara’nın hepsinin valisi olmak yerine ‘Bize benzemeyenler bırakın ölsün’ noktasındasınız.
Türkiye’deki vergilendirme bir vergi toplama politikası olmaktan çoktan çıkmıştır. Alkol üzerindeki vergiler aslında ‘Bir şekilde gitsinler, başka türlü içsinler, ölüyorlarsa da ölsünler’ demek anlamına geliyor. Bir litre alkolde bin 275 lira fiyat içerisinde 892 lirası, yani yüzde 70’i vergi. Bunun sadece 614 lirası ÖTV. Bir malın yarısından fazlasının ÖTV olduğu başka bir mal var mıdır? Bu hıncınız nedir alkol alanlara karşı? AKP toplum sağlığı sorunudur, halkın sağlığıyla oynamaktadır, yaşam tarzı dayatmaktadır. Sayın Şahin, Sayın İçişleri Bakanı bu halka böcek muamelesi yapamazsınız. Sizin tabanınız değil diye, alkol alıyorlar diye, sizin dayattığınız yaşam biçimine boyun eğmiyorlar diye böcek muamelesi yapamazsınız.
"Devlet, ekonomi yönetilmiyor, savruluyor"
Merkez Bankası enflasyon hedeflemesini güncelledi, her ay güncelliyor. Geçen yıl çuvallamışlardı, bu yılın başında yüzde 21 hedefliyorlardı, bu sabah yüzde 24 yaptılar. Bir ay bile dayanmadı. Ocak ayı enflasyonuyla bütün hedefleri patladı. Altında kaldılar, daha bu aydan hedeflemeyi artırıyorlar. Biz, size nasıl inanacağız, neyinize inanacağız, hangi rakamı tutturdunuz da inanacağız? Cevdet Akçay, MB Başkan Yardımcısı, ciddi bir ekonomist. Daha 3 ay önce ‘İşçilere, memurlara enflasyon hedeflemesine göre zam verelim’ diyordu. Siz yapın işinizi de verin. Siz, hangi beklentiyi tutturdunuz, hangi hedefi gerçekten yakaladınız da bir de işçiye, memura dönük o oranda zam vereceksiniz. Devlet, ekonomi yönetilmiyor, savruluyor ve bütün ekonomik model dedikleri yükü yoksulların, işsizlerin, emeklilerin sırtına yükleyip kaçma derdindeler.
"Ciddi yönetilmeyen bir devlet, afet yönetimi ve depremde çuvallayan bir siyasi iktidar var"
Depremle ilgili her şey konuşuldu, konuşmaya devam edeceğiz ama Afet İmar Fonu’nu unuttular. Daha önce Van depreminde de Gölcük depreminde de para toplayıp üstüne yatmışlardı. Bu sefer de deprem fonu yarattılar, çekiliş yaptılar, gece programı yaptılar, MB Başkanı bile bağlandı, ‘30 milyar lira bağışlıyorum’ dedi, ‘115 milyar lira topladık’ dediler. Peki bu fon nerede, bu paralar nerede? Bu fonu yasa gereğince 3 ayda bir açıklamak zorundasınız. Niye susuyorsunuz, neyi kaçırıyorsunuz? Çünkü yine üstüne yattınız. Sayıştay’ın denetiminden zaten kaçırmıştınız ve bu paranın da üstüne yattınız. Bir deprem daha olursa ne yapacaksınız, yine IBAN mı yollayacaksınız? Ciddi yönetilmeyen bir devlet, afet yönetimi ve depremde çuvallayan bir siyasi iktidar var.
İktidar, depremde çuvallamakla kalmadı daha rakamlarda anlaşamadılar. Özhaseki 9 Ağustos 2023’te ‘850 bin iş yeri ve konut yıkılmıştır, yapacağız’ dedi. Sonra bir şekilde 650 bin dediler. Dün Murat Kurum, bu rakamı 450 bine düşürdü. Nasıl olabilir bu? 850 bin dediniz, 650 bine indirdiniz, şimdi de 450 bin diyorsunuz. Sayın Bahçeli’nin de açıklamaları var, ‘Biz bunu 650 bin biliyorduk’ diyor. Bir kalem oynatmayla 200 bin vatandaşın konut ihtiyacını bir anda giderdiler. Sonra bize maket yapma üzerinden ders verecek aklı sıra. Sen, maket yapmakla uğraşacağına, muhalefetle uğraşacağına görevini yap. Hala deprem konutlarını teslim edemediniz. Alelacele teslim ettiklerinizle bile yüzde 30’lar seviyesindesiniz. Yüzde 70 hala konteynerde, hala okul, hastane, konut bekleniyor ve bu sorunu çözmek yerine, ‘Eksik yaptık, daha iyisini yapacağız’ demek yerine bir iş başarmak yerine muhalefete laf atıyorsunuz. Benim Murat Kurum’a tavsiyem; İBB Başkanı olamadı, İzmir’e hevesleniyor. Gelip boyunun ölçüsünü alabilir orada ama bence Tayyip Erdoğan’ın aradığı TÜİK Başkanı Murat Kurum’dur. Rakamları durduğu yerde düşürsün, rakamlar üzerinde kalem oynatsın. Tam aranılan TÜİK Başkanı bulunmuştur."
CHP'nin Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesine ilişkin tartışmalar ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun görüşmesine ilişkin soru üzerine Emir, şunları söyledi:
“Parti Meclisimiz partimizin en üst karar organı olarak ön seçim yönergesinin nasıl ayrıntılandırılacağına ve nasıl takvimlendirileceğine karar verecek. Yapılacak tartışma hazırlanacak yönergenin neleri içerdiği, kapsamı ve takvimlendirmesi olacak. Bu da son derece bizim tüzüğümüzün emrettiği ve siyasetin doğal akışında olması gereken bir şey. Sayın Ekrem İmamoğlu ve Sayın Mansur Yavaş bizim iki belediye başkanımız, çok başarılılar. Cumhurbaşkanlığı yarışına girerlerse Tayyip Erdoğan’ı rahatlıkla geçeceği görülen iki adayımız, ikisiyle de iftihar ediyoruz. Dolayısıyla hem belediye başkanlarımızın hem de Genel Başkanımızın sık sık görüşmeleri olağandır.”