Nureddin Yıldız'ı protesto eylemleri nedeniyle gözaltına alınan Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerine adliye önünde destek açıklaması

(İSTANBUL) - Çeşitli üniversitelerden öğrenciler, 6 yaşındaki çocuğun evlenebileceğine ilişkin sözleri nedeniyle tepki çeken ilahiyatçı Nureddin Yıldız'ın üniversitelerindeki bir etkinliğe katılmasına karşı eylem yaptıkları için gözaltına alınan Boğaziçili öğrencilere destek olmak için İstanbul Adalet Sarayı önünde bir araya geldi. Öğrenciler adına yapılan açıklamada, “Ana akım medya yine sırtını ezilenlere dönerek yaşanan polis şiddetini haberleştirmek yerine, öğrencilere hedef göstermeyi tercih etti. Ancak biz susmayacağız.” denildi.
"Dayak yiyen kadın sabaha kadar şükretsin”, "6 yaşında çocukla evlenilebilir" şeklinde sözleri nedeniyle tepki çeken ilahiyatçı Nureddin Yıldız, dün Boğaziçi Üniversitesi’ndeki bir etkinliğe konuşmacı olarak katıldı. Konuşmasına karşı çıkan öğrencilerden biri Yıldız'ı yumurta atarak protesto etti. İlahiyatçı Yıldız’ın üniversitelerine konuşmacı olarak davet edilmesini protesto eden öğrenciler bir süre sonra polis tarafından ablukaya alındı.
“Çevik Kuvvet, öğrencileri değil; kadın düşmanlarını, çocuk istismarını aklayanları koruduklarını gösterdi”
Boğaziçi Üniversitesi (BOUN), İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ), Koç Üniversitesi ve Galatasaray Üniversitesi gibi birçok üniversiteden öğrenciler, Nureddin Yıldız'ı protesto eylemleri nedeniyle gözaltına alınan arkadaşları için İstanbul Adalet Sarayı önünde toplandı.
Öğrenciler adına açıklama yapan Boğaziçi Üniversitesi Psikoloji Bölümü öğrencisi Boran Deniz Kuş, şunları söyledi:
“Dün Boğaziçi Üniversitesinde, İslam Araştırmaları Kulübü tarafından kadına yönelik şiddeti ve çocuk istismarını meşrulaştıran söylemleriyle tanınan Nureddin Yıldız’ın konuşmacı olacağı bir etkinlik düzenlenmek istendi.
Boğaziçi'ndeki 40’tan fazla kulüp ve topluluk etkinliğe karşı ortak bir tutum aldı. Öğrenciler, bu şahsın kampüste yer almasını istemediklerini açıkça ifade etti. Buna rağmen, etkinlik öncesinde kampüse servis araçlarıyla çevik kuvvet ekipleri sokuldu; etkinliğin yapılacağı bina, özel güvenlik ve polisler tarafından barikatlarla çevrelendi.
Kadınları ve LGBTİ+ bireyleri açıkça hedef alan bu zihniyete karşı basın açıklamamızı okuduğumuz sırada, çevik kuvvet ekipleri kampüs içerisinde ilerlemeye başladı. Öğrencilerin etrafını sararak abluka oluşturan ekipler, fiziksel şiddet uygulayarak, açıkça öğrencileri değil; kadın düşmanlarını, çocuk istismarını aklayanları koruduklarını gösterdi.
“Vücutlarından kan aka aka alandan çıkmaya çalışan öğrencilere tanıklık ettik”
Polisin saldırısı sırasında pek çok arkadaşımız yaralandı. Vücutlarından kan aka aka alandan çıkmaya çalışan öğrencilere tanıklık ettik. En güvenli alanlarımız olması gereken kampüsümüzde bir yandan gerici gruplar tarafından hedef gösterilirken, diğer yandan onları koruyan polis şiddetine maruz bırakıldık. Yaklaşık 100 arkadaşımız abluka altına alınarak işkenceyle gözaltına alındı. Şu anda yalnızca Boğaziçi öğrencileri değil; onlarca üniversiteden sıra arkadaşlarımızla birlikte Çağlayan Adliyesi önünde, gözaltındaki arkadaşlarımız için nöbetteyiz.
“Maçka’da Cumhurbaşkanına hakaret gerekçesiyle gözaltına arkadaşlarımız için de buradayız”
İki gün önce Maçka’da Cumhurbaşkanına hakaret gerekçesiyle arkadaşlarımız gözaltına alındı. Bugün onlar için de buradayız. Bu gözaltılar iktidarın tahammülsüzlüğünün ve gençliğe yönelik baskı politikalarının bir göstergesidir. Bu gözaltılar da bizlere, üniversitelerden meydanlara kadar her alanda ifade özgürlüğümüzün gasbedilmeye çalışıldığını bir kez daha göstermiştir. Arkadaşlarımızın yanındayız; susturulmaya çalışılan her söz, bizim sözümüzdür.”
Ana akım medyanın kendilerine sırtını döndüklerini, polis şiddetini değil, öğrencileri hedef gösterdiklerini vurgulayan öğrenciler, gözaltındaki tüm arkadaşlarının ve "tüm siyasi tutsakların" derhal serbest bırakılmasını, polislerin üniversitelerden çıkarılmasını, öğrencilere "işkence eden" polislerin yargılanmasını talep ettiler.