Romanya’daki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin tekrarlanan ilk turunu, aşırı sağcı Simion önde bitirdi

(ANKARA) - Romanya'da yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin tekrarlanan ilk turunu, aşırı sağcı ve ABD Başkanı Donald Trump’ın “müttefiki olduğunu” defalarca belirten George Simion, oyların yüzde 40,5'ini alarak açık ara önde tamamladı. Simion, 18 Mayıs'ta yapılacak ikinci turda merkez sağcı Bükreş Belediye Başkanı Nicușor Dan ile yarışacak.
Romanya Anayasa Mahkemesinin Kasım 2024'te yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turunu iptal etmesi üzerine seçmenler, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ilk turu için sandık başına gitti.
5 yıllık cumhurbaşkanlığı dönemi için hiçbir adayın yüzde 50'nin üzerinde oy alamadığı seçimin ikinci turu 18 Mayıs'ta yapılacak.
Oyların yüzde 99’unun sayılmasıyla, pandemi döneminde aşı karşıtı bir hareket olarak başlayan aşırı sağcı Rumenler Birliği İttifakı’nın (AUR) lideri George Simion, oyların yüzde 40,5’ini alarak ilk turu önde tamamladı.
İkinci sırada yüzde 20,89 ile Bükreş Belediye Başkanı Nicusor Dan yer alırken, iktidar koalisyonunun ortak adayı Crin Antonescu yüzde 20,34 oyla üçüncü oldu. Antonescu, gece yarısından sonra yenilgiyi kabul ederek, “sonucun geri döndürülemez olduğunu” söyledi.
Seçimlerin tekrarlanmasına, önceki kazanan Călin Georgescu'nun, “Rusya bağlantılı müdahale” iddiaları nedeniyle diskalifiye edilmesi yol açtı. Simion, Avrupa Birliği (AB) karşıtı ve Ukrayna'ya askeri yardıma karşı tutumlarıyla dikkat çekiyor. Batı medyasında yer alan haberlerde, bu gelişmelerin, Romanya'nın Batı ile ilişkilerinde potansiyel bir yön değişikliğine işaret ettiği belirtildi.
Simion ve Dan, 18 Mayıs’ta yapılacak seçimlerin ikinci turunda karşı karşıya gelecek.
Sandık sonuçlarının yayımlanmaya başlamasının ardından George Simion, “Bu sadece bir seçim zaferi değil, bu Rumen onurunun bir zaferidir. Bu, umudunu yitirmeyenlerin, hâlâ özgür, saygı duyulan ve egemen bir Romanya’ya inananların zaferidir” dedi.
Batı medyasına göre, aşırı sağın olası bir zaferi, Ukrayna ile sınırı olan ve AB ile NATO üyesi olan Romanya’nın, mevcut Batı yanlısı rotasından sapmasına ve bu bloklar içinde rahatsızlık yaratan bir aktöre dönüşmesine neden olabilir.